Dünyanın çeşitli ülkelerinden yükseköğrenim için İzmir'e gelen yabancı öğrenciler, yaşadıkları kısa süre içinde kente uyum sağlayarak birer gönüllü kültür elçisi haline geldi. Öğrencilerin hemen hepsi, Türk insanının misafirperverliği ve yardımseverliğinin yabancı öğrencilerin bu kültüre alışmasında çok etkili olduğuna dikkat çekiyor.
Giriş Tarihi: 7 Aralık 2018 13:51Güncelleme Tarihi: 7 Aralık 2018 14:33
ABONE OL
BU GALERİYİ PAYLAŞ
Slovakya'dan gelerek radyo, televizyon ve sinema eğitimi alan Terezka Vlček ise Avrupa'da bir ülkede eğitimini sürdürme şansı olmasına rağmen farklı bir kültürü tanımak ve yeni insanlar tanımak için Türkiye'de karar kıldığını belirterek, "Türkiye'nin hem doğuya hem batıya yakın olması, birçok medeniyete ve kültüre ev sahipliği yapması tercihimde etkili oldu. Daha yeni geldim ancak İzmir ile ilgili en sevdiğim şey misafirperver insanları oldu. İzmir hem okumak hem de yaşamak için çok ideal bir şehir. Yemek kültürünü de çok sevdim. En sevdiğim ise kahvaltı sofrası oldu." diye konuştu.
Türkiye'yi doğu-batı sentezi bir kültüre sahip olduğu için tercih ettiğini belirten Nijeryalı Lawal Oyewale, İzmir'i ise batıya en yakın konumda olması nedeniyle seçtiğini aktardı. Bölgenin doğal güzellikleri ve insanlarının yardımseverliğiyle farklı bir yer olduğunu bildiren Oyewale, endüstri ve bilgi sistemleri konusunda doktora yaptığını ayrıca staj programı kapsamında çalıştığını anlattı.
Türkiye'ye kendini daha rahat ve özgür hissedebilmek için geldiğini belirten Türkmenistanlı Dovrangeldi Ovlyagulyyev, iki ülkenin ortak tarihi, dili, dini ve kültürü paylaşan kardeş ülkeler olmasının tercih nedeni olduğunu söyledi. Uluslararası ticaret ve finansman alanında eğitim gören Ovlyagulyyev, "Ülkemde çok sayıda Türk kardeşimle birlikte büyüdüm. Türk insanını çok seviyorum. Tüm yurttaşlarımı Türkiye'de eğitim almaya davet ediyorum." diye konuştu.
Portekiz'den enerji sistemleri ve endüstri mühendisliği alanında lisans yapmak için İzmir'e gelen Cristiana Pessoa da farklı bir kültürde yaşamayı istediği için Avrupa'daki üniversiteler yerine Türkiye'yi tercih ettiğini dile getirdi. Türkiye'de yaşam ve eğitim almanın Avrupa'nın pek çok ülkesine göre çok daha elverişli olduğunu ifade eden Pessoa, Türklerin çok kibar ve iyi niyetli olduklarını söyledi.
Venezuelalı Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencisi Humberto Jose Cabeza Barreto ise bu yıl başladığı eğitiminde çok fazla zorlukla karşılaşmadığını ifade ederek, "İzmir insanı çok yardımcı ve güler yüzlü. Yeni Türkçe öğrenmeme rağmen sokakta hiç zorluk yaşamıyorum. Herkes bana yardımcı oluyor." dedi.