Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
Çeşme, sadece yaz aylarında değil, 4 mevsim misafirlerini ağırlamaya hazır. Çeşme'de hayat sanılanın aksine plaj ve eğlence hayatından ibaret değil. Çeşme, kaplıca turizmine ve su sporlarına kadar uzanan geniş bir etkinlik yelpazesiyle misafirlerini bekliyor. İşte İzmir'in incisinde mutlaka görülmesi gereken duraklar
REİSDERE: Tarihi dokusunu korumaya çalışan, balık lokantalarıyla dolu şirin bir köy. Reisdere Köyü'nün güneyinde Reisdere Antik Yerleşim Alanı bulunuyor. Ayrıca romatizma, mide, bağırsak ve egzama gibi hastalıklara yararlı olduğuna inanılan Reisdere Kaplıcası ve çamuruyla da şifa arayanlara sesleniyor.
OVACIK: Yumuşak tepeleri, rüzgarı ve üzüm bağlarıyla ünlüdür. Zeytinyağı, lavanta, üzüm çekirdeği ticareti yapılıyor. Ovacık; enginarı, kavunu ve koruma altındaki koyunuyla gastronomi meraklılarını bekliyor.
ILICA: Beyaz kumlu plajı ve termalleriyle Çeşme'nin gözde duraklarından. Denizin içinde kaynayan sıcak termal sular, Ilıca Plajı'nı termal havuza dönüştürüyor. Buranın en önemli özelliklerinden biri, kıyıdan denize doğru yaklaşık 100 metrede insan boyunu geçmeyecek derinlikte olması. Termal kaynaklarla beslenen sığ sularda, güneş ışınlarının da etkisiyle sağlığa daha yararlı olduğu düşünülen Ilıca, özelikle çocuklu aileler ve ileri yaş grubu gezginler için keyifli bir tatil imkanı sunuyor.
ILDIRI: Küçük adacıkları olan güzel bir koyun üzerinde kurulu olan Ildırı, Çeşme Yarımadası'nın ilk antik yerleşim yeri. Erythrai adıyla kurulan Ildırı, Çeşme'nin tarihi zenginliklerinden. Ildırı, antik tiyatrosu ve Athena Tapınağı'yla arkeoloji meraklıları için özellikle eşsiz günbatımı manzarasıyla görülmeye değer. Ayrıca enginarı, balık lokantaları ve kahvaltı mekanıyla da lezzetli bir durak.
GERMİYAN: Germiyan, hurma zeytini ve ekşi mayalı ekmeğiyle ünlüdür. Ayrıca köy meydanındaki otantik kahvesi de dillere destandır. Burada leziz adaçayı içme imkanı da var.
DALYANKÖY: Balık lokantalarıyla lezzet meraklıları için vazgeçilmez duraklardan. Eski Camii olarak da anılan Dalyanköy tarih meraklıları için 11. yüzyıl Türk yerleşmelerine ait örnekler barındırıyor.
ÇİFTLİKKÖY: Rüzgarıyla ünlü Çeşme'de rüzgarsız, sakin köşeler de yok değil. Yarımadanın bir yanı eserken bir yanı sakin kalabiliyor. Pırlanta Plajı'yla ünlü Çiftliköy, pırıl pırıl denizi ve sakinliğiyle sevenlerini bekliyor. Ayrıca yörenin en güzel deniz ürünleri ve böcek lokantaları da Çiftlikköy'de yer alıyor. Çiftlikköy plajlarında kitesurf de yapılıyor.
ALAÇATI: Alaçatı'yı bilmeyen yoktur. Rüzgar sörfü, dalından reçineler damlayan sakız ağaçları, cumartesi günleri kurulan antika pazarı, cumbalı konakları ve gastronomi geleneği haline gelen "Ot Festivali'yle ünlü. Antik Çağ'da adı "Agrilia" olan Alaçatı, 2000'lerin başında rüzgar sörfü ve taş ev meraklıları tarafından keşfedildi. Alaçatı, şimdilerde birçok sörf okuluna ev sahipliği yapıyor.
DERİN MAVİYE YOLCULUK
Çeşme, sportif faaliyetleriyle de ön plana çıkıyor. Beldede yapılabilecek alternatif sporlar, özellikle adrenalin tutkunlarının tatillerine renk katıyor.
GÖZDE MERKEZLER
Öte yandan Çeşme'nin masmavi sularının güzelliği tatilciler kadar su altı tutkunlarının da gözdesi. Amatöründen profesyoneline pekçok su altı tutkununu ağırlayan ilçe, sualtı dünyasına dair unutulmaz görüntüler sunuyor.
ÇEŞME'NİN EN MEŞHUR DALIŞ NOKTALARI
EŞEK ADASI: Eşek Adası yarık kaya alanı dalış için en popüler yerler arasında. Derinliği 50-60 metrelere kadar iner. Özellikle 20 metrelerden başlayıp 40 metrelere kadar inen duvarı her dalıcının görmek isteyeceği bir yerdir.
ILDIRI KÖRFEZİ: Bu bölgedeki mağara resifi en güzel dalış yeridir. Sığlığın batıya bakan tarafında güneyden kuzeye doğru yaklaşık 70 metre uzunlugunda bir duvar uzanır.
FENER ADASI: En fazla 15-18 metreye kadar derinleşen bu ada akıntı dalışından hoşlananlar için ideal bir bölgedir. Adada foklarla karşılaşmak mümkün. Adanın iki dalış noktası mevcut.
YATAK ADASI: Derinliğin 40 metreye kadar gittiği bu ada yaklaşık 8-10 metre derinlikte yer alan mağarası ile ünlüdür. Adanın batısında yer alan iki mağara girişi ve içinde süngerlerin kapladığı alan ile oluşan renkli görüntü fotoğraf tutkunlarını da büyülüyor.
MONEM BATIĞI: Almanya'nın Nürnberg kentinde 75 metre uzunluğunda ve 13,5 metre genişliğinde bir yük gemisi olarak inşa edilen Monem, Dalyanköy açıklarında batmış. 2004 yılında tekneyi parçalamak için Aliağa limanına çekmek isterlerken çekme halatı kopmuş. O zamandan beri yapay resif. Dalgıçlar için de muhteşem bir batık.
AYRIK TAŞ: 3 parkura sahip olan dalış noktası, adını karadan bir metre kadar ayrılmış olan büyük bir kaya parçasından alıyor. 42 metre yüksekliğindeki bu kaya parçası, dalgıçlar için çok güzel bir alan sunuyor.
88 TAŞLAR: Dip derinliği 43 metre olan bölgenin görüş mesafesi çok iyi. Sazlıklardan çıkan ahtapotlar, pinalar, renkli balıklar, sübyeler, Roma Dönemine ait kalıntılar arasında görülüyor.
İzmir'e sahil yolundan 77 km, otoyoldan 80 km. uzaklıktaki Çeşme, şifalı sıcak suları, altın kumu, güneşi, denizi, renkli yaşamı ve eğlenceli gece hayatıyla ünlü bir tatil beldemiz. İzmir'in en batı ucunda, kendi adını taşıyan yarımadada kurulmuş Çeşme, gemiciler arasında "Küçük Liman" olarak adlandırılmış. İlk çağda Cyssus ismiyle anılmış ve Erythrai kentinin iskelesi olmuş.
ARKEOLOJİ MÜZESİ
Erythrai MÖ. 1000 yıllarında, 12 İyon kentinden birisi olarak, Çeşme'ye 27 km. uzaklıkta, bugünkü Ildırı'da kurulmuş. MÖ.6. yüzyılda geniş ve önemli bir yerleşim merkezi olmuş. Son derece koruyucu bir limana sahip olan kent, Mısır, Kıbrıs ve Akdeniz ülkeleriyle ticari ilişkiler kurmuş. Çeşme, Lidyalılar, Perslerden sonra, Roma, Bizans, Selçuklu, Aydınoğulları ve Osmanlı egemenliğinde kalmış. 1508 yılında II. Bayezid tarafından yaptırılmış olan Çeşme Kalesi'nin içinde Arkeoloji Müzesi bulunuyor. Müzede Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserler sergileniyor. Müzede ayrıca, 1770 Osmanlı-Rus Deniz Savaşı'ndan kalan çeşitli malzemelerin sergilendiği iki ayrı galeri bulunuyor. Kalenin önünde, Rusların Çeşme baskını sırasında kaptanı Derya olan ve Çeşme'yi bu baskından kurtaran Cezayirli Hasan Paşa'nın aslanlı bir heykeli bulunuyor. Kale dışında ayrıca, 1528 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan iki katlı bir kervansaray da mevcut. Restore edilmiş olan kervansaray otel olarak kullanılıyor. Kentin adını aldığı tarihi çeşmelerden beş tanesi de restore edilmiş. Tarihi Çeşme Hamamı da önemli yapılar arasında yerini alıyor.
Çeşme'de Ilıca ve Şifne Kaplıcaları, Çeşme deniz olanaklarını bütünleyen ve turizm değerleri bakımından zenginleştiren eşsiz doğal kaynaklar arasında yer alıyor. Son yıllarda bazı modern turistik tesislerin bünyesine taşınan kaplıca suyunun, uzman doktorlar tarafından denetlenerek. bir sağlık aracı olarak değerlendirilmesi, Çeşme'yi kış turizmi için de aranan bir merkez haline getiriyor.
MİNERAL AÇISINDAN ÇOK ZENGİN
Ilıca ve Şifne kaplıcaları, çok eski devirlerden beri bilinen ve kullanılan kaplıca merkezleridir. Suların çoğunluğu sıcak ve sodyum klorürlü 42 ile 55 derece arasında bulunan sular sınıfına giriyor. Bu iki yörede pekçok kaynak bulunuyor. Otel ve pansiyonların çoğuna ve yanındaki hamama sıcak su bu kaynaktan gidiyor. Şifne'de sıcaklıkları nispeten az olan (19 - 25 derece) aynı bileşime sahip iki ayrı kaynak da bulunuyor. Ilıca ve Şifne suları, karadaki kaynaklardan başka, deniz içinde çeşitli yerlerden de çıkarak yörenin plajlarını besleyor ve mineral bakımından zenginleştiriyor. Bu doğal oluşum, Çeşme plajlarına sağlık açısından eşsiz bir değer kazandırıyor. Bu kaplıca suları tuzlu sular sınıfında yer alıyor.
TEDAVİ EDİLİYOR
Kaplıca sularıyla yapılan tedavilerde, özellikle bazı iltihabi ve kronik sendromlarda ve kadın hastalıklarında, bazı üst solunum yolları kronik hastalıklarında, suların özelliklerinden yararlanılıyor. Şifne'deki içme suları ise mide rahatsızlıkları için öneriliyor. Ilıca ve Şifne kaplıcalarının ise, eski ve yeni bütün romatizma, siyatiğe, romatizmal şişliklere, kemik iltihaplarına, kemik veremlerine, burun iltihaplarına, sinir hastalıklarına, böbrek, mesane ve kadın hastalıklarına yararlı olduğu doktorlarca tespit edilmiş.
RÜZGAR SÖRFÜNÜN ADRESİ
Rüzgarıyla ünlü Çeşme, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı sörf tutkununu ağırlıyor. Beldede yapılabilecek alternatif sporlar, özellikle adrenalin tutkunlarının tatillerine renk katıyor. Çeşme'de rüzgar sörfü ve uçurtma sörfü olarak bilinen kitesurf ön planda.
DÜNYA'DAKİ EN İYİ ADRES
Çeşme, rüzgar sörfü yapmak isteyenler için ideal adreslerden biri. Rüzgarları ile son derece meşhur olan bu ilçe, bütün dünyadaki sörf meraklıları tarafından rüzgar sörfü için en iyi yerlerden biri olarak gösteriliyor. Adrenalin tutkunlarının yeni gözdesi olan kitesurf için de oldukça ideal mekanlara sahip olan Çeşme, bu alanlarda düzenlenen ulusal ve uluslararası şampiyonalarda yerli ve yabancı binlerce turisti ağırlıyor. Çeşme'de rüzgar sörfü ve kitesurf yapmak için en ideal yerlerden biri Çeşme merkeze yaklaşık 10 dakika uzaklıkta olan Alaçatı plajıdır. Alaçatı, yalnızca Türkiye'nin değil dünyanın da en iyi rüzgar sörfü alanlarından biri. Sörf için elverişli rüzgarı, plajın uzun bir mesafe boyunca derinleşmemesi, yüzme bilmeyenlerin bile sörf yapabilmesine olanak sağlıyor. Yeni başlayanlar plajdaki tesislerden malzeme de temin edebiliyor.
