Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
Amerikan üniversitesi tarafından yürütülen yakın tarihli bir çalışma, Atkins diyeti ile daha popüler hale gelen ketojenik diyetin, fiziksel egzersizlerden daha fazla kilo kaybetmenize yardımcı olabileceğini gösterdi. Kilo vermeye çalışan birçok kişi spor yapmayı sevmediğinden, ketojenik diyet ve bunun ne kadar etkili olduğu hakkında bazı bilgiler derledik. Bu diyetin size uygun olup olmadığını anlamak için ketojenik diyet prensiplerini bilmeniz gerekiyor.
Genellikle vücudumuz, karbonhidrattan enerji alarak glikoza dönüşür. Ancak, karbonhidrat eksikliği varsa, vücut gerekli enerjiyi elde etmek için yağları kullanmaya başlar. Ketojenik diyet çok düşük karbonhidrat, orta miktarda protein ve yüksek yağ alınan bir diyet sistemidir. Böylece vücut, enerji sağlamak için yağ yakmak zorunda kalıyor. Amacı vücudun enerji sistemini değiştirmektir.
YASAK GIDALAR
Herhangi bir un ürünü, işlenmiş et ürünleri (örneğin sosis çünkü bunlar şeker içerir), mısır ve patates gibi yüksek oranda şeker ve karbonhidrat içeren sebzeler, taze meyveler ve kuru meyveler (sadece bazı meyvelere izin verilir), şeker içeren herhangi bir alkol ve tahıl. İnternette birçok Ketojenik Diyet tarifi bulabilirsiniz.
Ketojenik diyet, farklı yiyecekleri ayrı ayrı yemenizi istemez. İster mantar isterse yumurta olsun, izin verilen yiyeceklerin herhangi biriyle et yiyebilirsiniz.
Yiyeceklere tat veren ve elektrolit dengesini yeniden kazanmaya yardımcı olan tuzdan vazgeçmeniz gerekmeyecek.
Kalori miktarı ile ilgili herhangi bir öneri olmamasına rağmen, bir günde 5000'den fazla kalori almamalısınız
Diyet, gıda alım süresini saat 18:00'a sınırlamaz. Her zaman yiyebilirsiniz, ama makul miktarlarda.
Kurtulmanın en zor yanı karbonhidrattır. Hayatınızı patates, makarna veya meyve olmadan hayal edemiyorsanız, bu diyet size pek uymayabilir.
Diyet yaparken, vücudunuzdaki keton üretiminin bir yan etkisi olan ağzınızdan asetona benzer bir koku alabilirsiniz. Bu yüzden su içmeye daha fazla özen gösterin.
KETOJENİK DİYET KULLANAN ÜNLÜLER
Bu diyet, doğumdan sonra 27 kilo kaybeden Kim Kardashian sayesinde popüler oldu. Muhteşem bir vücuda sahip olan ünlü aktris Halle Berry de, sırrını ketojenik diyete bağlı olduğunu geçtiğimiz günlerde itiraf etmişti. Gezegendeki en güzel kadınlar arasında olduğuna inanılan Adriana Lima ve Megan Fox da ketojenik diyet sayesinde formunu koruyan ünlüler arasında.
Ketojenik diyet, epilepsi hastalarında uygulanan, yüksek yağ, düşük karbonhidrat ve orta düzeyde protein içeren diyet modelidir. Vücuda karbonhidrat kaynaklarının alınmaması, enerji üretimi için yağların kullanımına neden olur. Bunun sonucu vücutta beta hidroksi bütirik asit ve aseton gibi beynin enerji kaynağı olan keton cisimcikleri oluşur. Bu keton cisimcikleri nöronlar arasında iletişimi sağlayan maddeler olan nörotransmitter salınımını azaltarak epilepsi hastalarında nöbetlerin oluşumunu engeller. Ayrıca nöbetler sonucunda oluşan, vücuda zarar veren reaktif oksidanları azaltarak inflamasyonu önler.
Ketojenik diyet mutlaka bir beslenme uzmanının içerisinde yer aldığı sağlık ekibi tarafından uygulanmalı, hastanın sürekli gözetimi sağlanmalıdır.
DÖRT ÇEŞİDİ VAR
Klasik, Modifiye Atkins, MCT diyeti ve LGIT diyeti olmak üzere dört çeşit ketojenik diyet tipi bulunmakta. Klasik ketojenik diyet, bunlardan en kısıtlayıcı ve uygulaması en zor olanı. Ancak diyet tipleri arasında en yüksek ketojenik etkiyi oluşturma özelliğine sahip. Klasik ketojenik diyette her yiyecek ve içeceğin mutfak tartısında gramlarının ölçülerek hesaplanan miktarlarda tüketilmesi gerekiyor.
Orta zincirli yağ asitlerini içeren MCT diyeti, klasik ketojenik diyete kıyasla daha fazla karbonhidrat içerirken yağ miktarı daha azdır. Ancak MCT diyetinin ketojenik potansiyelinin yüksek olması bu diyetin etkinliğini artırıyor. Bu diyette toplam enerjinin yüzde 60'ını oluşturan orta zincirli yağ asitleri sindirim için safra tuzlarına gereksinim duymaz, direkt bağırsak hücrelerinde emilir ve hızla dolaşıma taşınarak karaciğer tarafından ketonlara dönüştürülür.
2000'li yılların başında daha kolay olan Modifiye Atkins ve LGIT diyetleri kullanılmaya başlamıştır. Her iki diyette de günlük enerjinin yüzde 60-70'i yağlardan sağlanır ve protein kısıtlanmaz. Bu diyetler klasik tipte olduğu gibi tüketilen her besinin gramlarının hesaplanmasını gerektirmez; porsiyonlar su bardağı, çay kaşığı gibi standart ölçülerle belirlenir.
DİYETİN ETKİNLİĞİ
427 çocuk üzerinde yapılan bir çalışmada 4:1 klasik diyet uygulanmasından üç ay sonra, çocukların yüzda 55'inde epileptik nöbetlerin kesildiği, yüzde 85'inde nöbet sayısının azaldığı gözlenmiştir.
Modifiye Atkins Diyeti'ni uygulayan çocukların yüzde 10'unda tamamen nöbet kontrolü sağlanırken yüzde 60'ında nöbet sayısında azalma gözlenmiştir.
270 yetişkin üzerinde yapılan çalışmada ise klasik ketojenik diyet uygulayanların yüzde 52, Modifiye Atkins Diyeti uygulayanların yüzde 34'ünde nöbet sıklığı azalmıştır.