Hiçbir yer İzmir gibi olmasın

İzmir’de toplu taşıma sistemindeki aktarma kabusu, yepyeni bir boyut kazandı. Vatandaşlar artık Alsancak Garı’nın önünden tramvaya binmek zorunda. İsyan eden İzmirliler, Büyükşehir Belediyesi’nin “Her yer İzmir gibi olsun” sloganına atıfta bulunarak, “Sakın olmasın” diye konuştu

İzmirliler bir kaç yıl önce başlayan 'aktarma' çilesinin bu seviyeye geleceğini hiç düşünmüyordu belki de. Önce belli başlı semtlerden şehir merkezine gelen otobüsler kaldırıldı, aktarma dayatması geldi. Ardından olur olmadık yerlerden geçen tramvay ile şehir merkezindeki trafik çilesi ikiye katlandı.
İzmirliler daha bunlara alışamamışken, Büyükşehir Belediyesi'nden yeni bir hamle daha geldi. İzmir'in toplu ulaşımındaki sıradan bir gününü sizler için tecrübe ettik.

08:55 - EVDEN ÇIKIŞ

Bir şehrin günlük yaşamında toplu ulaşım adeta kentin damarlarıdır. Eğer rahat akmazsa ve tıkanırsa, sorunlar baş gösterir. Biz İzmirliler ise bunu her gün yaşamaya alıştık. Eskiden Evden çıktığımda yaklaşık 40-45 dakika içerisinde iş yerime varıyordum. Ama 'aktarma' belasından sonra bu artık mümkün değil. Ortalama 70-75 dakikaya çıkan yolculuk süremin yakında 90 dakika sınırını aşmasından korkuyorum. 10.30'da iş yerinde olmak için evden 08.55'te çıkıyorum. 5-10 dakika bekledikten sonra ilk otobüse biniyorum ve uzuuun yolculuk başlıyor.

09:30 - İLK AKTARMA

Çiğli-Egekent-Menemen tarafından Anadolu Caddesi'ne gelen otobüslerden aktarma duraklarında inmek zorundayız. Orada bineceğimiz otobüs ise 912 nolu aktarma. İşte ilk çile burada başlıyor. İndiğimizde bazen durakta 50-60 kişiyi beklerken görüyoruz. Gelen otobüse de zar zor sığabiliyoruz.
Şemikler'deki duraklardan sonra zaten iş iyice içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Yer kalmayan otobüse, dışarıda sıcakta yarım saattir bekleyen vatandaşlar binmek istiyor ve tartışmalar başlıyor.

10:00 - İZMİR'e benzeme sin Vatandaşların çoğu, özellikle de yaşlılar yeni sistemden habersiz. Aktarma duraklarındaki bilgilendirme notları yetersiz. Hal böyle olunca, vatandaşlar da duraklarda 802 bekliyor. Ben mümkün olduğunca anlatmaya çalıştım. Çocuğuna "Konak'a gideceğiz" diyen bir hanımefendiyi duyunca, "Artık 09:00'dan sonra 802 yok" dedim. Bunu duyan 8-10 kişi şok oldu. Durumu anlattım ve Alsancak Gar'dan aktarma yapmaları gerektiğini söyledim. Herkes Büyükşehir Belediyesi'ne tepki göstererek, "Ne gerek var? Her yer İzmir gibi olsun diyorlar ama bu rezillikle neden olsun?" diye sordu. Turan ve Bayraklı duraklarını da tıka basa geçtikten sonra, artık limana ve yeni son durak olan Alsancak Gar'a doğru yaklaşıyoruz. Vatandaşlar birbiriyle konuşuyor, bilenler bilmeyenlere aktarıyor. Duraklarda hala 802 bekleyenler var. Şoförler bile, "Bilgi afişlerine bakarsanız aklınız daha çok karışır" diyor.

10:15 - YENİ SON DURAK

Alsancak Gar'a geldiğimizde otobüs kapılarını açıyor ve şoför "Son durak" diye bağırıyor. Herkes Konak'a, Çankaya'ya, Kıbrıs Şehitleri'ne, Kemeraltı'na ya da Talatpaşa'ya nasıl gideceğini soruyor. Şoför de bildiği kadarını anlatıyor ve karşıdaki tramvayı gösteriyor. Karşıyaka, Çiğli ve Bornova taraflarından gelen otobüsler 5 dakika içerisinde 10'u buluyor. Bu otobüslerden inen yolcu sayısı ise en az 200! Bu insanlar tramvay durağını hınca hınç dolduruyor. Gelen 2 vagonlu tramvay ise, elbette yolcuların hepsini alamıyor. Eğer ikinci tramvaya kalırsanız, bir 8 dakika da burada kaybediyorsunuz.

10:25 - TRAMVAYA BİNİŞ

90 dakika limitimin dolmasına dakikalar kala tramvay durağında kartımı basıyorum ve ekstra para ödemekten kurtuluyorum.
Ancak herkes benim kadar şanslı değil. Çünkü Çiğli'den daha uzak Egekent, Evka-5 gibi yerlerden gelen vatandaşların 90 dakikası doluyor. Gişede ekstra para ödediğini gören vatandaşlar ise bir kez daha çıldırıyor. İkinci tramvaya zar zor kendimizi atıyoruz. "Allah'tan iş yerine çok fazla mesafe yok" diye düşünürken, çok yavaş ilerleyen tramvay ile üçüncü aktarmamız da kabusa dönüşüyor.

10:35 - YOLCULUK BİTİYOR

Burada da yaklaşık 10 dakika kaybettikten sonra, Atatürk Lisesi önündeki durakta nihayet tramvaydan iniyorum. Artık başka aktarma yok. İş yerine doğru yaya olarak gidiyorum. Toplamda ilk otobüse bindikten, son tramvayda inene kadar geçirdiğim süre 1 buçuk saati buluyor. Bu çileyi her gün yaşayan İzmirliler, "Her yer İzmir gibi olmasın" diyor...

VATANDAŞ İSYANDA!

Yolculuk esnasında konuştuğum vatandaşlar, Büyükşehir Belediyesi'nden hiç memnun olmadıklarını söylüyor. Aktarma seferlerini yetersiz bulan İzmirliler, "Sürekli bir değişiklik yapıyorlar ama olan hep bize oluyor. En azından sefer sayıları artırılsa bu kadar çile çekmeyiz. Bizi hiç düşünmüyorlar. Böyle belediyecilik olmaz" diye konuşuyorlar. Ayrıca Gar'ın önünde inip tramvaya binmek mecburiyetinde bırakılanlar da, "Bari tramvay 5 dakikada bir olsun. Zaten zor biniyoruz ve yetmiyor. 10 otobüse 1 tramvay mı yetecek" sizleriyle tepkilerini dile getiriyor.

ERMAN AZAR

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.