FATİH ŞENDİL
Millet İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, demokrasinin her zaman 'kazanım' yoluyla elde edilemeyeceğini belirterek, "145 yıldır biz demokrasi için mücadele ediyoruz" dedi. İmamoğlu'nun bu sözleri büyük tepki çekerken akıllara "acaba İmamoğlu, Osmanlı'da 145 yıl önce başlayan kanlı olayları ima ederek mazbatası verilmediği takdirde yeni kanlı olaylar yaşanacağını mı ima etti?" sorusunu gündeme getirdi.
AÇIKLAMA TESADÜF DEĞİL
Konuyla ilgili Yeni Asır'a açıklamalarda bulunan Güvenlik ve Terör Uzmanı, Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ, İmamoğlu'nun bu açıklamasının maksadını aştığını ve kesinlikle tesadüfen söylenmiş sözler olmadığını vurguladı. Başbuğ, "İmamoğlu, Osmanlı ve Atatürk'ü bir anda silip atan bir zihniyeti ortaya koydu" dedi.
İKİSİNİN SÖZLERI ÖRTÜŞÜYOR
Gezi kalkışması sırasında kullanılan "Zulüm 1453'te başladı" sloganını hatırlatan Başbuğ, "Gezi'deki zihniyetle İmamoğlu'nun bu sözü aynı amaca hizmet ediyor.
Ayrıca, bugünlerde HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli skandal bir konuşma yaptı. Türkiye topraklarını İsrail'e vermeyi ima eden Temelli, 'Bugün en bereketli toprakları burası. Buralar vadedilmiş topraklar. Musa bütün ömrünü bu toprakları arayarak geçirdi.
Geldiler bu toprakları da kuruttular' ifadelerini kullandı. Yani Temelli siyonist olduğunu açık etti.
Sözde vaat edilmiş toprakları İsrail'e vermeyi ima etti. Şimdi bakıyorsunuz Ekrem İmamoğlu da 145 yıldır demokrasi için mücadele ediyoruz' diyor. Bu iki ismin söyledikleri örtüşüyor. Maskeler düşüyor. Gerçek yüzler ortaya çıkıyor" dedi. İmamoğlu'nun sözleri Osmanlı'da 145 yıl önce yaşanan olayları akıllara getirdi. O tarihte Osmanlı Padişahı Abdülaziz, Mithat Paşa'nın başını çektiği bir grup tarafından tahttan indirildi, yerine V. Murat geçirildi. Darbe sonrası Feriye Sarayı'na götürülen Sultan Abdülaziz'e onur kırıcı davranışlarda bulunuldu. Çok kısa sürede iki bileği de kesilmiş olarak ölü bulundu. Sultan'ın vefatı "intihar" olarak duyuruldu. V. Murat ise, sağlık sorunları nedeniyle 6 ay sonra tahttan indirildi. Yerine 1876'da Sultan Abdülhamid geçti. İngiltere, Fransa gibi devletlere boyun eğmeyen Abdülhamid Han, bu devletler, Jön Türkler ve İttihatçılarla 1909'a kadar 33 yıl mücadele etti. İttihat ve Terakki'nin darbesi neticesi Abdülhamid tahttan indirildi.
KAN DÖKÜLÜR İMASI MI?
Kısa süre sonra İttihat ve Terakki yönetimindeki Osmanlı, Balkan Savaşı'nda küçük devletler karşısında ağır yenilgi aldı. 1914'te başlayan I. Dünya Savaşı'na da İttihat ve Terakki marifetiyle giren Osmanlı İmparatorluğu, bir avuç sözde "hürriyetperver"in eliyle parçalandı. Savaştan sonra İttihat ve Terakki üyeleri bir Alman torpidosuna binerek yurt dışına kaçtı. İşte İmamoğlu'nun altını çize çize 145 yıl öncesini dile getirmesi, mazbatası verilmediği takdirde yeni kanlı olaylar yaşanacağını mı ima ettiği sorusunu gündeme getirdi.
KAZANIMLARI BİR ÇIRPIDA SİLDİ
İmamoğlu'nun bu talihsiz açıklamayla derin bir yapılanmayı kastediyor olabileceğini kaydeden Başbuğ, "Yoksa 1876'da tahta çıkan 2. Adülhamit'ten mi bahsediyor. Vatandaşlar Atatürk dönemini adeta silerek 145 yıl öncesini gündeme getiren İmamoğlu'ndan cevap bekliyor. Bu sözler İmamoğlu'nun gerçek yüzü ortaya çıkarmıştır, 145 yıldır demokrasi arıyoruz, demekle Osmanlı ve Atatürk dönemindeki kazanımları bir çırpıda silip atmıştır" dedi.

