'Füze rampasında domates kuruttuk'

ABD'nin 49 yıl önce İzmir ve Manisa'ye yerleştirdiği nükleer başlıklı füzeleri önce "minare" zannettiklerini belirten yöre halkı, rampaların üzerine meyve sebze serdiklerini söyledi
ERDAL ÇARBOĞA (ALİAĞA)
ABD'nin 49 yıl önce Ege Bölgesi'ne yerleştirdiği 15 nükleer başlıklı jüpiter füzesiyle ilgili ilginç sırlar dünyayı sarsan Wikileaks belgeleriyle ortaya çıkmıştı. Füzelerin canlı tanığı olan İzmir ve Manisa'daki bölge sakinlerinin başından geçen olaylar herkesi hayretler içinde bıraktı. ABD'nin Küba krizini aşmada Rusya'ya karşı koz olarak kullandığı füzelerle ilgili Aliağa halkına söylenenlerin çoğunun "kandırmaca"dan ibaret olduğunun ortaya çıkması, vatandaşların kimini güldürdü kimini de öfkelendirdi.
Yeni Asır'ın dün sürmanşetten duyurduğu olayla ilgili bölge sakinleri
oldukça ilginç bilgiler verdi. İşte o günleri yaşayanların yaşadıkları:
Hacı Ömerli köyü Muhtarı Hüseyin Öztürk: Ben o zaman küçüktüm. Amerikalılar Çaltıdere'de büyük bir çalışma başlattı. Kocaman demirlerle binalar yapılıyordu. Biz cami minaresi sandık. Ardından beton döküldü ve oranın domates kurutma yeri olduğu söylendi. Meğerse füze fırlatma rampasıymış. Askerlerin kaldığı yerleri gördük sonra. Uzun demirli yerler de minare değil, verici imiş. Betonların üzerlerine füzeleri yerleştirdiler, yanına siper yaptılar, altlarını da sığınak olarak kullandılar. 3 ayrı verici dikildi. 5 bina yapıldı, 4'ü Amerikalı askerlerin koğuşu oldu. Çevresini de tel çitlerle ördüler. Askerler kimseyi yaklaştırmıyorlardı. Daha sonra herşeyi bırakıp gittiler, biz bir süre oralarda oyun oynadık. Rampalar kaldırıldıktan sonra köylüler beton zemin üzerinde ürünlerini kuruttu.
'İYİ KORUNUYORDU'
Çoraklar köyünden İsmet Şen: Çoraklar, Karaköy, Çaltıdere, Kalabak köylerindeki kahvelere gelen ABD'li yetkililer gençlere Grever şirketinde iş teklif etti. Ben o zaman 17 yaşındaydım.
15 arkadaş işi kabul ettik. Diğer köylerden de gelenler vardı. Türkiye'nin savunması için bu tesisin çok önemli olduğu söyleniyordu. Bize yolları ve köprüleri yaptırdılar. Tel örgüler çektik. Sonra helikopterlerin iniş yapması için 3 yere beton döktük. Binalar, nöbet kuleleri yapıldı. 6 ay sonra işten ayrıldık. Rampaların üzerine 3 füze koydular. Füzeler birbirlerine çapraz bakıyordu. Tel çitlerin çevresinde kurt köpekli Türk ve Amerikan askerleri nöbet tutuyordu. Çiğli havaalanı gibi korunuyordu.
ABD'li araştırmacı Philip Nash'in, Other Missiles of October (Ekim Füzeleri) başlıklı araştırmasına göre, ABD Başkanı Eisenhower, 1957'de NATO üyelerine orta menzilli balistik nükleer füze olan Jüpiter'i yerleştirmeyi teklif etti. Türkiye aynı yıl füzelerin kendi topraklarına yerleştirilmesi için başvurdu. 19 Eylül 1959'da iki ülke arasında füze anlaşması imzalandı.