ÇEŞME'DE Ilıca ve Şifne Kaplıcaları, Çeşme deniz olanaklarını bütünleyen ve turizm değerleri bakımından zenginleştiren eşsiz doğal kaynaklar arasında yer alıyor. Son yıllarda bazı modern turistik tesislerin bünyesine taşınan kaplıca suyunun, uzman doktorlar tarafından denetlenerek bir sağlık aracı olarak değerlendirilmesi, Çeşme'yi kış turizmi için de aranan bir merkez haline getiriyor. Ilıca ve Şifne kaplıcaları, çok eski devirlerden beri bilinen ve kullanılan kaplıca merkezleridir.
MİNERAL ZENGİNİ
SULARIN çoğunluğu sıcak ve sodyum klorürlü 42 ile 55 derece arasında bulunan sular sınıfına giriyor. Bu iki yörede pekçok kaynak bulunuyor. Otel ve pansiyonların çoğuna ve yanındaki hamama sıcak su bu kaynaktan gidiyor. Şifne'de sıcaklıkları nisbeten az olan (19 - 25 derece) aynı bileşime sahip iki ayrı kaynak da bulunuyor. Ilıca ve Şifne suları, karadaki kaynaklardan başka, deniz içinde çeşitli yerlerden de çıkarak yörenin plajlarını besleyor ve mineral bakımından zenginleştiriyor. Bu doğal oluşum, Çeşme plajlarına sağlık açısından eşsiz bir değer kazandırıyor. Bu kaplıca suları tuzlu sular sınıfında yer alıyor.
TEDAVİ AMAÇLI KULLANILIYOR
KAPLICA sularıyla yapılan tedavilerde, özellikle bazı iltihabi ve kronik sendromlarda ve kadın hastalıklarında, bazı üst solunum yolları kronik hastalıklarında, suların özelliklerinden yararlanılıyor. Şifne'deki içme suları ise mide rahatsızlıkları için öneriliyor. Ilıca ve Şifne kaplıcaları, eski ve yeni bütün romatizma, siyatik sıraca, oynak, emik aralıklarının romatizmal şişliklerine, kemik iltihaplarına, kemik veremlerine, burun iltihaplarına, sinir hastalıklarına, böbrek, mesane ve kadın hastalıklarına yararlı olduğu doktorlarca tespit edilmiş.