Göz Göz’ün süper babaları

İsveç Enstitüsü'nün geliştirip tasarladığı ve İsveçli fotoğraf sanatçısı Johan Bavman'ın dünya çapında beğeni toplayan, babaların çocukların bakımı ve eğitiminde üstlendikleri role ilişkin farkındalık yaratmayı amaçlayan "İsveçli Babalar" sergisi İzmir'de İsveç Konsolosluğu ve Göztepe Spor Kulübü işbirliğiyle düzenlendi. Farklı kültürden babaları çocuklarıyla görüntüleyen sergi, Göztepe Spor Kulübü futbolcularından Yasin Öztekin, Andre Castro ve Kadu ile Göztepe Spor Kulübü Başkanı Mehmet Sepil'in çocuklarıyla çektirdikleri fotoğraflarla renklendi. Bu etkinliğin açılışına katıldım ve ailesiyle birlikte orada olan futbolcularla konuştum.

'ÇOCUKLARIM DOĞAR DOĞMAZ TOPLA TANIŞTI'
19 Mart 1987 doğumlu, Türk milli futbolcu Yasin Öztekin aslen Kırşehirli bir ailenin Almanya'nın Dortmund şehrinde dünyaya gelen beş çocuğundan üçüncüsü. Futbolla 4-5 yaşlarında tanışan Yasin, Göztepe'ye Galatasaray'dan geldi ve adeta yıldızlaştı.
Mücella Öztekin ile 2010 yılında evlenen Yasin'in biri erkek, biri kız iki çocuğu var. Oğlunun ve hatta kızının da kendisi gibi futbola meraklı olduğunu söyleyen Öztekin ile aile hayatını konuştuk...
Çocuklarınız sizi izlemeye geliyor mu?
Tabi ki. Oğlum Miraç Kaan 6 yaşında. Kızım 3.5 yaşında, her maça geliyorlar. Bu zamana kadar hep geldiler, bundan sonra da gelirler.
Maça geldiklerinde özel bir işaret kullanıyor musunuz?
Tabi ki ilk geldiklerinde el sallıyorum.
Onlar gelince mutlu oluyorum.
Sanki güç katıyorlar bana, o yüzden de sağ olsunlar her maça geliyorlar.
Var mı onların futbola ilgisi?
Evet oğlumun var. Hem de çok.
Zaten ilk doğduğunda ona bir top verdim hemen "bak dedim oğlum bu top. Bununla uzun zaman oynayacaksın" O günden beri oynuyor her gün.
İstiyorsunuz yani futbolcu olmasını?
Çok.
Eşiniz nasıl? Aranızda kıskançlık yaşanıyor mu?
10 senedir evli olduğumuz için tabi ki bazen oluyordur ama sonuçta bir futbolcu olduğumdan, ünlü takımlarda oynadığımdan hayranlarım oluyor. O yüzden yaşamış olabilir ama şu an gayet rahat.
Eşiniz İzmirli mi?
Hayır Ankaralı.
Peki evde çocuklarınızla nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Futbol oynayarak.
Evde de futbol yani?
Tabii ki her yerde.
Eşiniz artık yeter demiyor mu?
Yok. Sevdiğimiz iş futbol olduğu için evin bir odasını futbol salonu yaptık orada oynuyoruz.
Kızınız ne yapıyor peki?
O da oynuyor. Bir köpeğimiz var, o da oynuyor.
İzmir'de nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Çocuklar okulda. Hafta sonu jimnastiğe ve futbola gidiyorlar. Urla'da oturduğumuz için haftada bir kez İzmir'e geliyoruz.

'OĞLUM FUTBOLCU DEĞİL OLSA OLSA AMİGO OLUR!'
Profesyonel kariyerine 2007 yılında Portekiz'in FC Porto takımında başlayan Andre Castro Pereira'nın Türkiye'ye gelişi Kasımpaşa ile oldu. Şimdi ise Göztepe Spor Kulübü'nde forma giyen Castro, takımın en sempatik oyuncularından. 5 yaşındaki oğlunun ise futbolla hiç arası yok. Onun tek derdi müzik. Maçlara geldiğinde bile maçtan çok tezahüratlar ve şarkılarla ilgileniyor.
Oğlunuzla nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Müziği çok seviyor onun müziğine eşlik etmeye çalışıyorum ve aslında onun yapmak istediği keyif aldığı her şeyi yapmaya çalışıyorum.
Futbol ile arası nasıl?
Çok fazla sevmiyor. Müziği ve bisiklete binmeyi seviyor. Futbol ile pek arası yok.
İzmir'i seviyor musunuz?
Çok mutluyuz ailem de çok mutlu.
Oğlum okulunu çok seviyor. Ailem de mutlu olunca ben de de tabii ki burada olmaktan çok mutlu oluyorum.
İzmir'de en çok nasıl vakit geçirmeyi seviyorsunuz?
Şehir ve şehirdeki insanları çok seviyorum.
O yüzden özellikle kışın şehri ve şehirdeki insanları tanımaya zaman ayırıyorum.
Yazın daha çok Çeşme tarafına gidiyoruz. İzmir'i çok seviyorum, umarım uzun yıllar burada olurum.
Oğlunuz maçlara geliyor mu?
Evet her maça geliyor. Daha çok futbol izlemek için değil, stad içerisinde şarkı söyleyen veya tezahürat yapan insanları dinlemeyi seviyor.
Amigo olmasın?
Olabilir. Neden olmasın?

"KIZIM GÖZTEPE'NİN EN KOYU TARAFTARI"
Genel olarak Kadu ismiyle bilinen ancak gerçek ismi Ricardo Martins de Araujo olan Brezilyalı futbolcu 1986 doğumlu. Deneyimli savunmacı daha önce Corinthians, Figueirense, Vitoria, Atletico Paranaense, Sporting Braga ve Gremio takımlarında forma giydi.
Göztepe'den önce ise Ponte Preta'da oynuyordu. İsveçli Babalar sergisinde kızının tırnaklarına oje sürerken verdiği poz ile gönüllerde taht kuran ünlü oyuncu ile kızı arasındaki ilişkiye tanık oldum. Fotoğraftaki karenin gerçekliğine onları yakından görünce daha çok inandım.
İstanbul mu İzmir mi sorusuna Kadu, tereddütsüz İzmir cevabını verdi ve Göztepe'yi çok sevdiğini söyledi.
Kızınızla en çok nasıl vakit geçirmeyi seviyorsunuz?
Aslında her şeyi yapmayı severim. Her şeyi beraber yapmaya, sürekli de beraber yapacak yeni şeyler bulmaya çalışıyoruz.
Tabii keyfi ve enerjisi yerinde olduğu sürece. Bütün hayatı beraber paylaşıyoruz.
Çocuğunuzla beraber olmaya ne kadar vakit ayırabiliyorsunuz?
Aslında bütün zamanımı ona ayırmaya çalışıyorum. Tabii bu ona da bağlı. Eğer ki yorgun ve keyifsiz olursa kendi haline bırakıyoruz.
Mesela antrenmanlar fazlalaştığında kızınızın sitem ettiği oluyor mu?
Aslında antrenmana değil de antrenmandan gelince onunla oyun oynamak için yeterli enerjim olmamasına kızıyor. Ama benim için antrenmanlardan döndüğümde kollarını açmış babasını karşılıyor olması çok büyük mutluluk.
Futbol ile arası nasıl? İzlemeye geliyor mu?
Göztepe'nin bir numaralı taraftarlarından biri diyebilirim.
Onun için her maça geliyor. Formalarıyla, atkılarıyla, şapkalarıyla her maça farklı şekillerde geliyor.
Takımımızı çok seviyor. aranızda da birbirinize özel bir hareket var mı?
Sadece birbirimizi görüyoruz öyle söyleyebilirim. Kızımı, eşimi görebiliyorum. Bu şekilde bir iletişim sağlıyoruz. Bu da bana ekstra bir güç sağlıyor.
İzmir'de en çok ne yapmayı, nereye gitmeyi seviyorsunuz ailece?
Tabii İzmir'de çok alternatifiniz var. Yazın özellikle deniz kenarı olan restoranlar, kafeler, plajlar en sevdiğimiz yerler. Onun haricinde İzmir zaten çok büyük bir şehir. Genel anlamıyla öğrenip hoşumuza giden birçok yeri gezmeye gidiyoruz.
İstanbul mu? İzmir mi?
Gelip de ülkenizi aratmayacak yer. O yüzden bence İzmir. Kulübüm de burda olduğu ve kulübümde çok mutlu olduğum için İzmir diyorum.