QUENTİN TARANTİNO- SAMUEL L. JACKSON
BİRBİRLERİNİ yücelten ve deyim yerindeyse ele ele verip zirveye doğru emin adımlarla çıkan bir başka ikilide sıra. Orta sınıf bir aktör olarak hatırlanan ve bir üst seviyeye çıkmasına imkânsız gözüyle bakılan Samuel L. Jackson'ı şaha kaldıran Tarantino, aynı zamanda ona verdiği el sayesinde de yücelmeyi başarmıştır. İlk olarak 1994 yapımı Pulp Fiction filminde beraber çalışma şansı yakalayan bu ikili, daha sonrasında ise Jackie Brown (1997), Kill Bill: 2 (2004), Django Unchained (2012), The Hateful Eight (2015) filmlerinde omuz omuza vererek adeta başarılarını perçinlemişlerdir. En iyi Quentin Tarantino filmleri, Samuel L. Jackson ile şahlanmıştır.
TİM BURTON- JOHNNY DEPP
İKİLİ tanımını sonuna kadar hak eden ve birbirini tamamlayan detaylarla beliren iki fantastik isim var sırada. İlk olarak Tim Burton'ın efsanevi filmi Edward Scissorhands (1990-Makas Eller) için bir araya gelen bu ikili, orada izleyenlerine öylesine masalsı öylesine naif bir hikâye armağan etmişti ki, bir daha ayrılmaları da neredeyse imkânsız bir hale bürünmüştü. Bu ikili, bir yandan güldürüp diğer yandan ise fantastik bir atmosfer altından izleyenlerine sağlam bir melodram servis etmeyi hiç ihmal etmedi. Ed Wood (1994), Sleepy Hollow (1999), Charlie and the Chocolate Factory (2005), Sweeney Todd: The Demon Barber of Fleet Street (2007) gibi hepsi ayrı ayrı kült olmuş birçok başarılı filmin altına imzalarını atan bu ikili, yakın dostluklarıyla da filmlerine samimiyet katmayı her zaman başarmışlardır.
WOODY ALLEN- DİANE KEATON
BERABER kült olmuş birçok filmin altına imza atan ikilinin şüphesiz en kusursuz filmleri ise hala tarihin en iyi romantik komedilerinden olarak anılan Annie Hall'dur. Ayrıca Woody Allen filmleri arasında en çok beğeni toplayandır. Yaşadıkları aşkın samimiyetini filmlerine aktaran ve bu yüzden sinema dünyasının en iyi ikililerinden biri olarak lanse edilen Woody Allen ve Diane Keaton ilk olarak usta sinemacının yönetmen koltuğunda oturmadığı Play It Again, Sam (1972) filminde biraya gelmiştir. Daha sonrasında ise Sleeper (1973), Love and Death (1975), Annie Hall (1977), Interiors (1978), Manhattan (1979), Radio Days( 1987), Manhattan Murder Mystery (1993) filmlerinde birlikte çalışan ikili, aşklarını sonlandırsalar dahi, birbirlerine saygılarını asla yitirmeyerek her daim görüşmeye ve çalışmaya devam etmişlerdir.
MARTİN SCORSESE- LEONARDO DİCAPRİO
ŞÖYLE arkamıza yaslanıp, tarihin en iyi Amerikalı yönetmenlerini saymaya başlasak, o listede yer alacak isimlerden biri de kuşkusuz Martin Scorsese'dir. İlk olarak 2002 yılında çekilen Gangs Of New York filminde birlikte çalışan Scorsese ve DiCaprio ikilisi bu dakikadan itibaren, sinema tarihinin ayrılmaz ikililerinden biri olmayı da başarmıştır. Göklerin Hakimi (2004), Köstebek (2006), Zindan Adası (2010), Para Avcısı (2013), The Audition (2015 Kısa Film) filmlerinde birlikte çalışmışlardır.
CHRİSTOPHER NOLAN- MİCHAEL CANE
EĞER ki izlediğimiz bir Christopher Nolan filmiyse, oralarda bir yerlerde muhakkak ki Michael Cane de arz-ı endam ediyor demektir. İlk defa 2005 yılında çekilen Batman Begins filminde birlikte çalışan bu iki usta isim, daha sonrasında ise adeta ayrılmaz bir ikili oluvermiştir. İkili Batman Başlıyor (2005) Prestij (2006)Kara Şövalye (2008) Başlangıç (2010)Kara Şövalye Yükseliyor (2012)Yıldızlararası (2014) filmlerinde birlikte çalışmışlardır.
RİDLEY SCOTT- RUSSELL CROWE
TARİH boyunca birçok öncü olacak işin altına imzasını atan ve her defasında çektiği filmlerle sinemaseverlerin takdirini kazanan usta yönetmen Ridley Scott, 2000'lerin başına gelindiğinde ise şöhretine şöhret katacak bir başka filmin altına imzasını atmaktaydı. Russell Crowe'nin başrolü oynadığı Gladiator kuşkusuz çekildiği yılların en fazla sükse yaratan filmlerinin başında gelmekteydi. Gerek anlattığı konu, gerekse Russell Crowe'nin performansı hasebiyle uzun yıllar adından söz ettiren film, aynı zamanda bu iki ismin de başlayacak dostluğunun habercisi niteliği taşımaktaydı. Gladiator'ün elde ettiği başarıdan sonra Russell Crowe'nin peşini bırakmayan usta yönetmen Ridley Scott; A Good Year (2006), American Gangster (2007), Body Of Lies (2008) ve Robin Hood (2010) filmlerinde başrolü Crowe'ye emanet ederek, bir nevi ona olan güvenini de ortaya koymaktaydı.
LUC BESSON - JEAN RENO
AKSİYON sinemasının usta yönetmenlerinden Luc Besson'ın henüz gençlik yıllarında çektiği Le Dernier Combat (1983) filminde ilk defa birlikte çalıştığı Jean Reno ile dostluğu uzun yıllar boyu devam etmiştir. Bu ikiliyi asıl üne kavuşturan film ise, tarihe adını altın harflerle yazdıran ve şimdilerde kült olarak andığımız Leon: The Professional (Sevginin Gücü)'dır. Le Dernier Combat (1983), Subway (1985), Le Grand Bleu (1988) ve Nikita (1990) filmlerini yine birlikte çeken iki isim, adeta bu projelerde ısınma turlarını atıp, öldürücü yumruğu vurmak için Leon: The Professional'ı beklemişlerdir.
STEVEN SPİELBERG- TOM HANKS
NİTEKİM Tom Hanks oyunculuğu ve beyefendi duruşu ile Steven Speilberg ise üstün zekâsı ile her daim takip ettiğimiz ve adlarını tarihe altın harflerle yazdırmış iki isimdir. Gelgelelim ki bu ikilinin birlikte çektiği filmler ise adeta iki üstün dehanın kesişim noktasını temsil etmektedir. İlk defa 1998 yapımı olan Saving Private Ryan (Er Ryan'ı Kurtarmak) filminde birlikte çalışan ve tüm sinemaseverlerin övgüsüne nail olan bu ikili, daha sonrasında Catch Me If You Can (2002), Terminal (2004) ve son olarak da Bridge Of Spies (2015) filmlerinde birlikte çalışmışlardır.