İç Hastalıkları Uzmanı Dr. N. Vedat Erten, kanserle mücadeledeki gelişmeleri, temel kararları ve geleceğe dair umut verici tedavi seçeneklerini değerlendirdi. Dr. Erten, kanserle mücadelenin toplumsal bir sorumluluk olduğunu belirterek, modern tıbbın ve bilimsel incelemelerin kanser tedavisinde sağladığı ilerlemelere dikkat çekti.
DÜNYA GENELİNDE
Dünya genelinde kanser sıklığı, gelişmişlik düzeyi, yaşam tarzı, çevresel faktörler ve sağlık hizmetlerine erişimle doğrudan ilişkilidir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) verilerine göre, dünyada en sık görülen kanser türleri ve genel eğilimler şu şekilde sıralanabilir:
1. MEME KANSERİ: En sık teşhis edilen kanser türüdür. Hormonal faktörler, aile öyküsü, obezite, fiziksel aktivite eksikliği, geç doğum veya hiç doğum yapmamış olmak, başlıca risk faktörlerindendir.
2. AKCİĞER KANSERİ: Erkeklerde en sık görülen kanser türüdür, kadınlarda ise ikinci sıradadır. Sigara kullanımı (en büyük neden), hava kirliliği, mesleki maruziyetler (örneğin asbest) akciğer kanserinin risk faktörleridir.
3. KOLOREKTAL KANSER (KALIN BAĞIRSAK VE REKTUM KANSERİ): Hem erkeklerde hem de kadınlarda sık görülen üçüncü kanser türüdür. Düşük lifli diyet, obezite, alkol tüketimi ve genetik yatkınlık, başlıca risk faktörleridir.
4. PROSTAT KANSERİ: Erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türüdür. Yaşlanma, aile öyküsü ve hormon faktörleri prostat kanserine yol açabilir.
5. MİDE KANSERİ: Özellikle Asya ülkelerinde yaygındır. Tuzlu ve işlenmiş gıdaların tüketimi, Helicobacter pylori enfeksiyonu ve sigara kullanımı mide kanseri riskini artırmaktadır.
Akciğer Kanseri: Kanserden ölümlerin %18'ini
Kolorektal Kanser: %9.4
Karaciğer Kanseri: %8.3
Mide Kanseri: %7.7
Meme Kanseri: %6.9 oluştuyor.
Türkiye'de kanser sıklığı, dünya genelindeki eğilimlere benzer şekilde yaşam tarzı, çevresel faktörler, genetik yatkınlık ve sağlık hizmetlerine erişim gibi birçok faktörden etkilenmektedir. Türk Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ve Türk Kanser Derneği verilerine göre, Türkiye'de en sık görülen kanser türleri erkekler ve kadınlar arasında farklılıklar göstermektedir.
ERKEKLER VE KADINLARDA EN SIK GÖRÜLEN TÜRLER
Türkiye'de yıllık kanser insidansı yaklaşık 100.000 kişi başına 250-300 vaka olarak bildirilmektedir. Kanser sıklığı yaşam süresinin uzaması, erken teşhis olanaklarının artması ve yaşam tarzındaki değişiklikler ile artmaktadır. Kanser vakalarındaki artışın temel nedenleri arasında yaşam süresinin uzaması, çevresel faktörler, yaşam tarzı değişiklikleri, genetik yatkınlık ve enfeksiyonlar yer almaktadır. Çevresel kirlilik, modern yaşamda daha fazla maruz kalınan toksinler, genetik yatkınlık, beslenme alışkanlıkları ve obezite kanser riskini artıran başlıca faktörlerdir. Ayrıca, bilimsel ilerlemeler sayesinde daha fazla kanser vakası erken teşhis edilebilmektedir, bu da vaka sayısındaki artışı açıklayabilmektedir.
ERKEKLERDE EN SIK GÖRÜLEN KANSER TÜRLERİ:
AKCİĞER KANSERİ: Türkiye'de erkeklerde en sık görülen kanser türüdür. Sigara kullanımı ve hava kirliliği başlıca risk faktörleridir.
PROSTAT KANSERİ: Genellikle ileri yaşlarda görülür ve erkeklerde ikinci sırada yer alır.
KOLOREKTAL KANSER: Beslenme alışkanlıkları, düşük lifli diyet ve genetik faktörlerle ilişkilidir.
MİDE KANSERİ: Tuzlu ve işlenmiş gıda tüketimi ile ilişkilidir.
MESANE KANSERİ: Tütün kullanımı ve kimyasal maruziyet risk faktörleridir.
KADINLARDA EN SIK GÖRÜLEN KANSER TÜRLERİ:
MEME KANSERİ: Kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Erken teşhis için mamografi ve düzenli kontroller büyük önem taşır.
TİROİT KANSERİ: Türkiye'de kadınlar arasında oldukça yaygın olup, genellikle iyi seyirli bir hastalıktır.
KOLOREKTAL KANSER: Erkeklerde olduğu gibi kadınlarda da sık görülür.
RAHİM AĞZI KANSERİ: Düzenli pap smear testleri ile erken teşhis mümkündür.
AKCİĞER KANSERİ: Kadınlarda da sigara kullanımı ve hava kirliliği ile ilişkilidir.
ERKEN TANI TESTLERİ
Erken teşhis, kanserin tedavi edilebilirliğini ve hayatta kalma oranlarını artırmaktadır. Kanser tarama testleri, belirli bir kanser türünü erken evrede tespit etmek amacıyla yapılan testlerdir. Yaygın olarak kullanılan kanser tarama testleri şu şekildedir:
Kanserin erken evrede teşhis edilmesi, tedavi şansını artırmaktadır. Dünyada ve Türkiye'de yaygın olarak yapılan kanser tarama testleri şunlardır:
MEME KANSERİ: 40 yaş ve üzeri kadınlarda mamografi ile tarama yapılır.
RAHİM AĞZI (SERVİKS) KANSERİ: Pap smear ve HPV testleriyle erken teşhis sağlanır.
KOLOREKTAL KANSER: Kolonoskopi, dışkıda gizli kan testi ve DNA testleri gibi yöntemlerle tarama yapılır.
PROSTAT KANSERİ: PSA testi ve rektal muayene ile tarama yapılır.
AKCİĞER KANSERİ: Sigara içen veya sigarayı bırakmış 50-80 yaş arası bireyler için düşük doz bilgisayarlı tomografi taraması önerilmektedir.
MİDE KANSERİ: Endoskopi ve H. pylori testi gibi yöntemlerle tarama yapılır.
ALINACAK ÖNLEMLER
Kanserle mücadelede önleme kadar erken teşhis de kritik öneme sahiptir. Sigara içmenin bırakılması, düzenli sağlık kontrolleri, dengeli beslenme ve fiziksel aktivite kanser riskini azaltır. Ayrıca, HPV aşısı gibi aşılama yöntemleri rahim ağzı kanseri riskini önemli ölçüde azaltabilir. Erken teşhis ve doğru tedavi, kanserin etkilerini en aza indirgemek ve hayatta kalma oranlarını artırmak için en önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Sonuç olarak, kanserle mücadelede hem bireysel hem de toplumsal düzeyde alınacak önlemler, doğru bilgi ve erken teşhisle daha etkili sonuçlar alınmasını sağlamaktadır. Modern tıp, teknolojiler ve multidisipliner tedavi yaklaşımları, kanser tedavisinde umut verici gelişmeleri beraberinde getirirken, erken teşhisle hayatta kalma oranları önemli ölçüde artmaktadır.