Başbakan Tayyip Erdoğan, Meclis Milli Eğitim Bakanlığı komisyonunda hafta sonu yaşanan olaylara ilişkin CHP'ye sert çıktı, yeni eğitim sistemine ilişkin düzenlemenin Meclis'ten geçirileceğini söyledi. "Pazar günkü tablo, CHP Genel Başkanı'nın ve gözü dönmüş CHP milletvekillerinin eseridir" dedi. Kılıçdaroğlu ve CHP'ye sert bir şekilde yüklenen Erdoğan, muhalefet konuşturulmuyor eleştirilerine de rakamlarla yanıt verdi. Erdoğan'ın mesajları şöyle:
- CHP Genel Başkanı bugünlerde ciddi gel-gitler yaşıyor. Bazen çıkıp CHP'nin geçmişiyle gurur duyduğunu ifade ediyor, bazen çıkıyor CHP'nin geçmişine ilişkin yarım ağız eleştiri yapıyor. Buna bizde şöyle denir, 'elma şekeri politikası.' Her konuştuğu yerde demokrasiden, özgürlükten bahsediyor ama kendi partisinin genel kurulunda milletvekilinin uzattığı dosyaya bile dayanamıyorlar, tekme tokat, ağzına burnuna ne geliyorsa vurup dışarı atıyorlar.
- Sizler el ele, kol kola bu ülkede AK Parti'nin kapatılması için o Cumhuriyet yürüyüşlerini yapmadınız mı? Hani demokrasi anlayışınız? CHP'nin geçmişi diye bir şey yoktur, zira CHP bugüne gelemeyen, geçmişte yaşayan bir partidir. Çünkü CHP 1940'ten bugüne gelememiştir, hala oradadır. Elitist, vesayetçi, jakoben anlayışı aşıp demokratik parlamenter sisteme uyum sağlayamamıştır.
DOKU NAKLİ LAZIM
- Geçen hafta söyledim ya yüz nakliyle ancak bu kadar oluyor. CHP'ye yüz nakli değil, doku nakli gerekiyor. 12 Haziran'dan sonra 'Meclise gelmeyiz, yemin etmeyiz' dediler. Tıpış tıpış geldiler. İşte bunun ezikliği, şaşkınlığı, kompleksi içindeler. Tükürdüklerini yaladıklarının verdiği eziklikle TBMM'yi terörize etme gayreti içindeler.
- Meclisi çalıştırmayarak, kilitleyerek, yavaşlatarak milli iradeye engel olacaklarını zannediyorlar. Genel Kurulu, komisyonları basarak, işgal ederek milli iradeyi durduracaklarını sanıyorlar. Meclis Komisyonunda cephe açarak, parti içindeki meseleyi örteceklerini zannediyorlar. Bunlar alışmışlar. Bunlar her 10 yılda bir müdahaleye ve her 10 yılda müdahalenin can suyu verdiği CHP'ye alışmışlar. Bugün bunun şaşkınlığını yaşıyorlar.
- Hale bakın ne diyor; 'tanklarıyla, toplarıyla gelsinler' diyor. Kim diyor bunu, Sayın Kılıçdaroğlu diyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bu ülkede tankla, topla ancak siz gelirsiniz, siz. Çünkü siz bugüne kadar hep tankla, topla geldiniz, o olmadığı zaman gelemediniz zaten.
- AK Parti iktidarına kadar azınlık çoğunluğa hükmetmiştir. Bugün ne azınlığın çoğunluğa, ne de çoğunluğun azınlığa hükmetmesi yoktur. Bugün sadece milli irade vardır. İşte şimdi bakıyorum, dün diyor biri, 'sizinle Genel Kurulda hesaplaşacağız' diyor. Lafa bak. Kullandığı kelimeye bak. Bu muhasebe hesabı değil herhalde. Biri tanktan toptan bahsediyor, öbürü hesaplaşmaktan bahsediyor. Hangi dilden anlıyorsanız o dilden.
- Kimse kusura bakmasın. Millet iradesini kimseye çiğnetmeyiz. Pedagojik değil ideolojik kaygıyla kesintisiz eğitim dayattılar. İmam hatiplerin meslek liselerinin önünü kesmek için bunu yaptılar. Çobanlıktan Cumhurbaşkanlığına gelenler, 'başörtüsü takanlar Suudi Arabistan'a gitsin' diyerek özüne ihanet etti.
VAGON OLUYORLAR
- MHP de kendi parti tabanının talep, istek ve arzularını göz ardı ederek bir kez daha CHP'ye vagon olmayı tercih etti. MHP 28 Şubat'la olan bağlantısını koparmak adına çok büyük bir fırsatı elinin tersiyle itti.
- Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifi 2 hafta sonra TBMM Genel Kuruluna gelmiş olacak. Taban 60 ay. Tavan 72 ay olacak. Bunun arasında zorunlu eğitim öğretim başlıyor. Biz şimdi eğitimin önünü açmanın gayreti içerisindeyiz. Bundan sonra eğitim-öğretim olacak.
- (Esenyurt'taki şantiye yangını) İşçinin, alın teriyle geçinen insanın hayatı hiç ama hiç ucuz değildir. Milyarlarca liralık yatırımlar yapanların, milyarlarca liralık karlar elde edenlerin, alın teriyle geçinen işçilerin güvenliğini bu kadar hiçe saymasını, onların hayatlarını bu kadar ucuz görmelerini, asla kabul edemeyiz. Bu olayda sorumluluğu bulunanlar, en kısa sürede adalete teslim edilecektir.
- (3 çocuk tavsiyesi) Refah düzeyimiz daha da yükselsin. Daha fazlasını da isteyebiliriz, tavsiye ederiz. Sayın Medvedev ile konuyu bir görüştük. Döner dönmez hemen Rusya'da en az 3 çocuk meselesini, üstelik teşvik de vermek suretiyle başlattılar. Putin de seçimlerde bunu kullandı. Bizim genç dinamik nüfusa ihtiyacımız var. Bu konuda da CHP'de çok çok akıllı olan bazı zevata da hatırlatıyorum, sen yine az yap. Ama ben AK Parti'ye gönül verenlere diyorum ki; en az 3 tane yapmaya devam et.
- Buradan İsrail'e, Gazze'ye ve Filistin topraklarına yönelik insanlık dışı saldırılarına artık bir son vermeleri çağrısını yineliyorum. Özellikle İsrail halkına devlet terörüne dur demeleri çağrısında bulunuyorum.
- Fransa Anayasa Komisyonunu, tarihi bir hatayı düzeltmesinin ardından Sarkozy, daha tehlikeli, daha aleni saldırgan tavır izlemeye başladı. Sarkozy'nin yabancı düşmanlığını, iç politika malzemesi yaparak, ülkesindeki yabancılara yönelik tehditkar açıklamaları, AB'nin evrensel değerlerini, temel ilkelerini hedef alan son derece tehlikeli açıklamalardır.
Sivas yorumu: Hayırlı olsun
BAŞBAKAN Tayyip Başbakan Erdoğan, Oda TV davasında yargılanan gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tahliye edilmelerini Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın sözlerini anımsatarak "Bülent Bey (Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç) dün güzel bir değerlendirme yaptı zaten. Hayırlı olsun diyoruz. Tutuksuz olarak zaten yargılanmaya devam edecekler" diye değerlendirdi. Erdoğan, Sivas Davasının zaman aşımından düşmesi ile ilgili soruya ise, "Milletimiz için, ülkemiz için hayırlı olsun. Zaten onlar da söylüyorlar... Yıllar yılı içerde olan vatandaş, içlerinde kaçak olanlar vardı. Bilemiyorum tabii onlar da var" yanıtını verdi.
"20 dakikada yemek pişmez" 4+4+4 kavgasını eleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan'a, "Ormanda mı yetiştin, orman kanunu uyguluyorsun" diye yüklendi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Meclis grup toplantısında, Milli Eğitim Komisyonu'nda yaşanan kavgayı ve gündeme ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Başbakan Erdoğan'a "Ormanda mı yetiştin, orman kanunu uyguluyorsun" diye seslenen CHP lideri, "Hitler" imasında da bulundu. CHP lideri grup konuşmasında şu mesajları verdi:
- Post modern diktatöre tetikçilik yapan insanlar küçük insanlardır. O insanlar tarih önünde sorumludur. 20 dakikada kanun çıktı, 20 dakikada yemek pişmez.
- Tekmelerin olduğu bir Meclis'te düşünce askıya alınmış demektir. Orman kanunu geçerli demektir. Başbakan, bugün konuşmuş, 'hangi dilden anlıyorlarsa o' diye. Biz hangi AKP milletvekilini yere yatırıp, tekmeledik Sayın Başbakan. Hangi dilden söz ediyorsun sen? Ormanda mı yetiştin sen? Orman kanunu uyguluyorsun.
- Bu kadar önemli bir konunun bir teklifle parlamentoya gelmesi konusunda Başbakan nasıl bir tek kelime etmez. Neden Bakanlar Kurulu'na getirmediklerini açıklamadı? Hangi bakan bunun altına imza atmayacaktı?
- Başbakan talimat veriyor Pazar günü çıkacak diye. Türkiye post modern bir diktatörün oyuncak alanına döndü. Akademisyenleri göreve çağırıyorum araştırın. Böyle bir insanın ruh halini araştırmak lazım, ne ile karşı karşıyayız.
- 'Hayır efendim, her şeyi ben bilirim, benim dışında söylenenlerin tamamı yanlıştır...' Bundan 70-80 yıl önce bunları söyleyenler oldu. İkinci Dünya Harbi'ni hatırlayın, Hitler'i hatırlayın. 32 yıl önce Kenan Evren'in söylediği 'dışarıda nasıl anlatırsınız' sözünü de Recep Tayyip Erdoğan söylüyor. Milletvekillerinin birinci görevi sadece Türkiye'de değil tüm dünyada bu post modern diktatörün yalanlarını anlatmak. Güya ben İsrail'de tutuklu gazeteci yok demişim. Recep Tayyip Erdoğan bunu kanıtlamazsan senin şerefini, haysiyetini sorgular hale getireceğim. İspat edersen özür dileyeceğim.
- (Sivas davası) Zamanaşımı Türkiye için yüzkarası. Bu tablo özgür Türkiye'ye yakışmıyor. Bu tablonun içinde AKP'nin ağırlığı var. Çünkü, onların faillerinin büyük ölçüde avukatlığını, AKP milletvekilleri yapıyordu. Onlar şu anda parlamentoda.
- (Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tahliyesi) Post modern diktatöre sormak isterim, serbest bırakılan gazetecilere terörist dedin, şimdi özür dileme erdemini gösterecek misin?
MHP, Erdoğan'ı Nazi'ye benzetti
MHP lideri Devlet Bahçeli, eğitimi 4+4+4 yıl zorunlu hale getiren yasa teklifinin görüşmelerinde çıkan kavgaları eleştirerek, "Ortadoğu meclislerinde dahi bu nevi bir arsızlık yaşanmamıştır" dedi. Bahçeli, MHP grup toplantısında şu mesajları verdi:
- Milli eğitimde yapılacak değişikliğin görüşülmesi esnasında yaşananlar, AKP'nin kabadayılığı, eşkıyalığı ve Meclis'i arenaya çeviren şuursuzluğunu göstermiştir. Düzenlemenin yangından mal kaçırırcasına yasalaşmasına uğraşma, despotluk olarak tanımlanacaktır. AKP böyle bir müstebit siyaset hastalığına yakalanmış ve Alman Nazi yönetimine bile taş çıkarmıştır. AKP'nin terör estiren zorba ve siyasi nezaketten uzak tavrı yakışıksızdır, yanlıştır ve yozlaşmadır. 'Pazara kadar bitirin' talimatını alan AKP'lilerin komisyonu işgal girişimleri, AKP'nin zorlamasıdır.
- Zorlamalarla ve emrivakiyle Genel Kurul'a getirilen teklifin mutlaka geri çekilmesi ve gerginliğin acilen sonlandırılması gerekir. Yumruğunu sıkan AKP, Başbakan'ın uzaktan kumandası ve yönlendirmesiyle önüne gelene vurmuştur. Herhangi bir milletvekilinin kılına halel gelirse, sorumluluğu tamamıyla başbakanın üzerinde olacaktır.
- (Wikileaks belgeleri) Başbakanın sağlığı üzerinden yapılan haberlerin, 2 yıllık ömrü kaldığına dönük çirkin ve insafsız yayıncılığın bizim nezdimizde kıymeti bulunmuyor. Bir insanın sağlığı üzerinde soru işareti oluşturmak, ömrüne kulaktan dolma şayialarla vade biçmek en hafifiyle ahlaksızlık ve utanmazlıktır. Erdoğan bizim rakibimizdir. Sağlıklı ve vücut bütünlüğünün yerinde olmasını isteriz. Sıhhatin bulunmadığı yerde siyasi mücadelenin önem taşımayacağını biliriz. Başbakana yönelmiş iddiaların açık bir tecavüz ve saldırı anlamına geldiği kanaatini taşıyoruz.
