Bayram sevinci

Yarın kutlayacağımız Ramazan Bayramı'nın önemini anlatan Müftü Ayhan Ermiş şunları söyledi:

Mübarek Ramazan'ı uğurlayıp bayrama "merhaba" dedik. Ramazan boyunca Rabbimize şükür ve taatte bulunduk, ona iyi bir kul olmak için gecemizi gündüzümüze kattık. Nefislerimizi açlık ve susuzlukla terbiye ettik. Şimdi gönüllerimiz bayram coşkusuyla neşelenmektedir. Bayram gelmeden önce ev, bağ, bahçe temizlenir. Yeni elbiseler alınır. Komşulara, çocuklara ikram edilecek tatlılar, börekler, şekerler hazırlanır. Bayram günlerinde erken kalkılır, banyo yapılır, yeni elbiseler giyilir, kokular sürülür. Erkekler erkenden camiye giderler, hocanın vaaz ve nasihatini dinlerler, bayram namazını kılarlar. Namazdan sonra camide, musafaha yaparlar .Topluca mezarlığa gidilir, ölmüşlerimize dualar edilir. Komşular sabahleyin kahvaltı ve yemek ikramı için bir araya gelirler.

ASIL ADI FITIR BAYRAMI
Çocuklar erkenden kalkarlar,güzel bayramlıklarını, giyerler, mahallelerde, köyler de, şehirlerde ev ev bayram gezip, şeker toplarlar, bayram harçlıklarını büyüklerinden alırlar. Gençlerimiz büyüklerini evlerinde ziyaret edip, bayramını tebrik ederler. Uzak yerlerde görev yapanlar, bayramda izinlerini, anne babalarının, akrabalarının, yanında memleketlerinde geçirirler. Hısım, akraba konu komşu, bayram sevincini yaşarlar. Ramazan Bayramı'nın hadislerde geçen asıl adı "ıydül fıtır", yani fıtır bayramıdır. Ailedeki çocuklar da, bayramlarımızda ,geleneklerimizi, göreneklerimizi, törelerimizi örf ve adetlerimizi, büyüklerinden öğrenmiş olurlar.

Dostlar ,komşular ,akrabalar birbirlerinin bayramlarını, telefonla, mesajla veya sosyal medya araçları ile tebrik ederler. Eskiden tebrik kartları olurdu. Islak imzalı tebrik kartlarını birbirine gönderirlerdi. Şimdi onun yerine artık sosyal medya araçları ile birbirlerinin bayramlarını tebrik eder hale geldiler. Bayramdan bir iki gün önce ,mahalle ve semt pazarları kurulur. Bayram için meyveler, sebzeler alınır. Pırtı pazarı, denilen giysi pazarlarından ,giyecekler alınır. Baklavacılar ,börekçiler cumartesi pazar bile olsa, o gün açık olurlar, herkes baklavasını ,böreğini ya fırıncılar ya da evlerinde pişirirler ve bayrama hazırlarlardı.