SELAMİ KALAY
Bursa'ya 28 km. uzaklıktaki Mudanya, tarih boyunca Bursa'nın Marmara denizine açılan kapısı olmuş. MÖ. 7. yy.da Kolofonlular tarafından kurulan kent (Myrleia), 577 metre yüksekliğindeki Kıran Tepe'nin eteklerinde denizi en iyi gören bir noktada. Zeytinlikler ve üzüm bağlarının denizin mavisiyle buluştuğu modern bir tatil merkezi. İstanbul'dan her gün yapılan hızlı feribot seferleriyle ziyaretçileri daha da artmış. Eski bir Rum köyü olan Burgaz, zamanla gelişerek Mudanya ile birleşip Güzelyalı adını almış. Yazlıkçıların ve emeklilerin ilgi gösterdikleri bir semt olmuş. Aynı şekilde Altıntaş, Kurşunlu, Kumyaka ve Zeytinbağı (Trilye) da gelişme gösteren yerleşim birimleri. Mudanya hem tarihi dokusu ve denizi hem de yakınlığı nedeniyle Bursalıların günübirlik tatil yeri olmuş.
2. KAT İPEKBÖCEĞİNE
Kentin tarihi dokusunu oluşturan ünlü Mudanya Evleri koruma altına alınmış. Çoğunluğu Bizans-Rum mimari tarzında yapılan evler genellikle üç katlı, kagir ve ahşaptan. Giriş katları taşlık, ocaklık ve zeytin mahzeni olarak kullanılırken, açık tavanlı olan ikinci katlarda genellikle ipekböceği üretimi yapılmış. Restore edilen evler, liman kentinin zenginliğini yansıtıyor. Kalem işi doğal bitki motifleri, kıvrımdallar ile tavan ve duvarlar süslenmiş, giriş kapıları, saçaklar, pencereler ince bir ustalığın ürünleri. Mütareke Evi, Hali Ağa Evi, Tahir Paşa Konağı, Bıçkıcı İslam Ağa Evi bunlardan birkaçı. 1849 yılında Fransızlar tarafından gümrük binası olarak yapılan Montania, 1874'ten itibaren tren istasyonu iken, son yıllarda restore edilerek turistik otel yapılmış.
YÖRESEL LEZZETLER
Mudanya'da turizm gelirleri önemli bir yer tutarken, daha çok sofralık zeytin üretimi ilk sırada bulunuyor. Üzüm, elma, armut, nar, dut, incir, şeftali ve çeşitli sebzeler halkın geçim kaynakları arasında bulunuyor. Ayrıca İpekböcekçiliği yaygın ve kendi ihtiyacına yetecek kadar balıkçılık yapılıyor. Balık yöresel yemeklerin başında gelirken, düğün çorbası, kereviz gavata, zeytinyağlı enginar, İnegöl köftesi, İskender kebabı, Çiğbörek, peynir tatlısı, köpük helvası, lezuniye ve kestane şekeri sevilen yemekler arasında sayılıyor.
Mudanya MÖ. 7.yy'da Kolofonlular tarafından kurulmuş, ilk adı Myrleia. Frig, Lidya, Makedon ve Bergama Krallığının ardından Bitinyalıların egemenliğine girdiğinde ismi Apameia olmuş. Aynı dönemde Bitinya kralı Prusias kendi adıyla Prusa (Bursa) şehrini kurmuş. 1321 yılında Orhan Gazi, Bursa'yı fethetmeden önce Mudanya'yı alarak Bursa'nın Konstantinapol ile ilişkisini kesmiş. Birinci dünya savaşından yenik çıkan Osmanlı devletinin imzaladığı Mondros Mütarekesi'ne dayanarak İngilizler 26 haziran 1920 de Mudanya'ya asker çıkarırlar, Şükrü Çavuş'un arkadaşlarıyla direnişi işgali engelleyemez. 12 Eylül 1922 de Türk kuvvetleri şehre girerler. Savaş meydanlarından sonra ''Tam Bağımsızlık'' kararlılığının masa başında da vurgulandığı görüşmeleri Hacettepe Üniversitesinin eğitim notlarından hatırlayalım;
MUDANYA MÜTAREKESİ
Büyük taarruzun zaferle sona ermesi üzerine İtilaf Devletleri TBMM'ye mütareke çağrısında bulundular. Türk Ordusu ile İngiliz işgal kuvvetleri arasında bazı gerginlikler yaşandıysa da görüşmeler 3 Ekim 1922'de Mudanya'da başladı.
Görüşmelerde TBMM Hükümeti'ni Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa temsil ederken, Fevzi Paşa ve Refet Paşa da görüşmeler boyunca Mudanya'da bulundular. İngiltere'yi General Harrington, Fransa'yı General Charpy ve İtalya'yı da General Monbelli'nin temsil ettiği Mudanya'da, ateşkesle doğrudan ilgili durumda bulunan Yunanistan General Mazarakis
ve Albay Sariyanis'i görevlendirmesine karşın, Yunan delegeler görüşmelere doğrudan doğruya katılmamışlar ve bir gemiden izlemekle yetinmişlerdir. Zaman zaman gergin anların yaşandığı, hatta görüşmelerin kesilmesi tehlikesinin doğduğu ve Türk Ordusu'nun yeniden harekat hazırlıklarına giriştiği mütareke görüşmeleri 11 Ekim'de uzlaşmayla sonuçlanmıştır.
14 Maddelik Mudanya Mütarekesi'nin önemli hükümleri şunlardır:
* Mütareke imzalandıktan üç gün sonra, 14/15 Ekim gecesi yürürlüğe girecektir.
* Türk ve Yunan kuvvetleri arasındaki silahlı çatışma sona erecektir.
* Yunanlılar Doğu Trakya'yı 15 gün içerisinde boşaltacaklar, bölge, itilaf Devletleri aracılığıyla 30 gün içerisinde Türk yönetimine devredilecektir.
* Barış antlaşması imzalanıncaya kadar Türk ordusu Trakya'ya geçemeyecektir. Buna karşılık iç güvenlikle ilgili olarak sayısı 8000'i aşmayacak bir jandarma kuvveti gönderilebilecekti.
* Barış antlaşmasının imzalanmasına kadar Meriç'in sağ sahili ve Karaağaç İtilaf Devletleri'nin işgali altında kalacak ve Türk kuvvetleri Çanakkale Boğazı ve İzmit'te belirlenen çizgiyi geçemeyeceklerdir.
Mütarekeyi kabul etmek istemeyen ve imzalamaktan kaçınan Yunan Hükümeti aradığı desteği bulamamış ve sonuçta 14 Ekim'de imzalamak zorunda kalmıştır. Bu arada TBMM, Doğu Trakya'nın teslim alınması ve orada Türk yönetiminin kurulmasıyla ilgili olarak Refet Paşa'yı görevlendirmiştir. Refet Paşa, 19 Ekim 1922'de TBMM temsilcisi olarak İstanbul'a girmiş ve halkın büyük bir coşkusuyla karşılanmıştır.
Mudanya Mütarekesi'yle Türk-Yunan çatışmasının sona erdirilmesi ve Doğu Trakya'nın kurtarılması gibi gelişmeler, Türk tarafının lehine sonuçlar doğuracak gelişmeler olarak göze çarparken, İstanbul ve Boğazlarda Türk egemenliği tam anlamıyla kurulamamıştır. Gerek Boğazlar üzerinde kontrolün sağlanamamış olması, gerekse Trakya'ya ordu geçirilememesi,
barış konferansı öncesinde Türk Hükümeti'nin pazarlık gücünü sınırlandırmıştır. Bu hükümler, birçok noktada önemli kazanç sağlayan Mudanya Mütarekesi'nin zayıf halkalarından bir kısmı olarak değerlendirilebilir.
