Hakan Urgancı

Hayat Lokantası

Hayat niye her zaman aynı servisi yapmıyor? Ben Amerikan servise alışmışken bazen dürümde sunuyor armağanlarını.. Kimi zaman gobitte geliyor, kimi zaman hamburger ekmeğinin içinde. Bazen bol oluyor da hani hayat sofrasına konanlar, elinize hiç de kullanmayı bilmediğiniz çin çubukları tutuşturuluyor... Bir türlü keyfini süremiyorsunuz yemeğin! Önünüze tabak tabak kek, pasta, börek geliyor. Heyhat, toksunuz. Tüm ısrarlara karşın yiyemiyorsunuz. Yarına da saklayamıyorsunuz, bayatlıyor çünkü hayatın sundukları... Sadece o gün için geçerli. Eh, açsınız sonraki gün.
Neden istediklerinizle ihtiyacınız olanlar aynı sepette toplanmıyor?
Neden ihtiyacınız olan kişiyi arzulamıyor, neden arzu duyduğunuza da ihtiyaç duymuyorsunuz?
Şu hayatın en büyük çelişkisi değil mi bu? Hep zıtlar mı çekmek zorunda birbirini?
Eksiklerini tamamlayan, hem bütünün, hem katilin olan, seni öldürerek gerçekleştiren mi ruh eşin, yoksa yanında huzur duyduğun mu?
Aşk hep üç kişilik mi?
İki kişi mi gerekiyor sana?
Biri bedenine, öteki ruhuna!
Teninin uyduğunun yanında uyumak zor mu bu kadar?
Kafalar sevişirken bedenler nedenlere mi sarılıp yatıyor aslında?
Biri yaşamak içinken öteki gelişmek için mi?
Biri içindeki aç hayvanı doyururken beriki aynı hayvanı ehlileştirmeye mi çalışıyor?
İnsan kaç bedenden sonra kendisine alışıyor?
Kaç yenilgiden sonra direndiği hayatın akışına karışıyor?
Hayat lokantasına hoşgeldiniz...
Siz hep şefin tavsiyesini sordunuz ama yine bildiğiniz şeyi sipariş ettiniz.
Yenilik istemeyenin şikayete hakkı yoktur, değil mi ama?

Teşekkürlerimle...

Bugüne dek pek çok yerde konferans verdim. Hoş, konferans dediysek, öyle ağır ve akademik bir toplantı konuşması düşlemeyin. İki saat boyunca, bol kahkaha içeren tek kişilik bir oyun hayal edebilirsiniz. İletişimle ilgili pek çok konuyu bu oyunun içinde bir hap gibi içiriyorum size...Belki 40 üniversite ve onlarca kurum içinde beni en çok etkileyen iki deneyimi paylaşmak istedim.
Birincisi, ilk kitabım olan 'Ben Kim Konuşmak Kim'in Okan Üniversitesi'nce Türk dili ile ilgili yardımcı kitap olarak önerilmesi.. Bu olayın bana verdiği keyfi taçlandırmak üzere Yrd. Doç. Dr. Halide Gamze İnce Yakar'ın davetiyle okula gittim. Sağolsunlar, harika ev sahipliği yaptılar. Ardından kitabımı imzaladım.
İki hafta içinde bir de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın daveti üzerine İletişim eğitimi vermek üzere Ankara'ya uçtum. Pek çok akademisyenin yanı sıra değerli hocam Mehpare Çelik ile verdiğimiz eğitim harika geçti. Kahkahalar havada uçuştu. Başta Nazif binbaşı ve Sezgin yüzbaşı olmak üzere beni ağırlayan Deniz Kuvvetlerimizin yüz akı pırıl pırıl subay ve astsubaylarıma buradan sevgi ve selam olsun...
Bu bilgi ve kahkaha dolu gösteriyi İzmir'de izlemek isteyenler bugün Tepekule Kongre merkezinde olacaklar. 09.30'da ilk olarak ben sahne alıyorum. Bugün ayrıca Defne Sarısoy ve Burak Törün gibi değerli meslekdaşlarım da konuşma yapacaklar. Kaçırılmaz bir fırsat!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.