Gerçeği yaşamadıkça insan olamıyoruz!

Trafik kazalarının en yoğun yaşandığı, dünya güzeli bir ülkede yaşıyoruz. Ölümlerin ardı arkası kesilmiyor.
Nedeni bizleriz.
Son facia, okumuşsunuzdur, iki gün önce Gaziemir'de yaşandı ve 7 vatandaşımız hayatını kaybetti.
Yürekler dağlandı okuyunca...
Ancak her nedense, okuyor, izliyor ama ders almıyoruz. Aynı hataları yine yapıyoruz.
Çünkü yaşamadan, öğrenmemek gibi, kötü bir alışkanlığımız var.
Biri bunları bize göstermeli...
***
Kazaların nedenleri muhtelif:
Başta "aşırı hız" olmak üzere, "hatalı sollama", "direksiyon başında cep telefonuyla konuşma", "kendini şoför değil, dünyanın hakimi zannetme", "Yayaya saygı göstermeme", "Kırmızı ışıkta geçme", "alkollü araç kullanma" en yaygınları...
Bununla ilgili, iki özel, can acıtan ancak gerçekleri öğreten gösteriyle tanık oldum.
İlki "Facebook"uma, "Dünyayı ayağa kaldıran video" uyarısıyla gelen bir kısa film...
***
"Biri şoför üç kız arkadaş, otomobilde... Aralarında neşeli bir sohbet var. Şoför olan dikkatli ama yanında oturan arkadaşının telefonu çalıyor. Sanırım, konuştuğu kişi ona bir resim geçiyor. O da keyifli bir şekilde hem arkasında oturan arkadaşına, sonra da arabayı kullanana, kolundan çekiştire çekiştire göstermeye çalışıyor. Tam bu sırada, şoför kontrolü kaybediyor ve otomobil refüje çarpıyor, sonra başka bir araca...
Tam bitti derken, bir başka araç da onlara, ortadan bindiriyor.
İşte o an, kare kare çekilmiş... Bi anlık hata sonucu yaşanan korkunç anlar...
Otomobilin içinde savrulan üç kızdan sadece biri, akardeona dönmüş araçtan sağ çıkıyor; kazaya neden olan...
O görüntüleri izleyen, bence araç kullanırken daha dikkatli olacaktır, kesin...
***
Bir diğeri de, Emin Direksiyon tarafından, otomobil fuarında açılan standda gerçekleşen küçük ama etkili bir gösteri...
Aslında bir test, konusu akollü araç kullanma...
Ücretsiz gerçekleşen alkol gözlüğü testi, içkili kişilerin nasıl trafik kazası yaptıklarını gözler önüne seriyor. Alkol gözlüğü taktıktan sonra sağa sola çarpan ve yerlere düşenler, izleyenleri kahkahalara boğuyor.
Acı ama gerçek...
Alkollü araç kullananların sayısı gün geçtikçe artıyor.
Ancak sanırım, bu testten geçen her sürücü, bir kez daha düşünecektir, akollü direksiyon başına geçmeye...
İşte tam, bu halimizi izlerken, standa Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu girdi içeri...
Yaşananları dikkatle izledi ve toplumu uyarı görevini üstlenen, şoför eğitmeni Emin Sular'ı kutladı.
Bir kutlama da benden...
Trafik canavarına dönüşen yüzümüzü, bize hissettirdiği için...
SÖZÜN ÖZÜ
Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.
Atatürk
Bu kalpler, O'nu unutmaz
"Yıllar geçse de üstünden
Bu kalp seni unutur mu?
Kader gelip istemeden
Bu kalp seni unutur mu?
Bir hasretlik yüzün vardı
İçinde bir hüzün vardı
Söyleyecek sözün vardı
Bu kalp seni unutur mu?"
Son günlerde bir diziye de isim olan bu satırların sahibi, müziğimizin unutulmaz ismi, rahmetli Fikret Kızılok...
Kızılok, "Bu kalp seni unutur mu?" diyerek, şarkısında belki ayrıldığı bir sevgiliye sitem ediyor ama... Gerçekte, çok şeyi anlatıyor.
Hele "Söyleyecek sözün vardı" mısrasıyla...
***
TRT 1, "Sabah Haberleri"nde, Ulu Önder Atatürk'ü bu şarkı ve bu başlıkla andı, O'nu canından çok seven konuklarıyla...
"Bu kalp seni unutur mu?"
***
Evet, hiçbir Türk, kendisine bir "bağımsız hayat" armağan eden liderini unutmaz.
Bu "özel" söz ve bu şarkı ona çok yakıştı.
Hele, Atatürk'ü en iyi anlayan ve anlatan bir müzisyen, "Devrimin Güncesi"ni yazan ve yorumlayan Fikret Kızılok söyleyince...
TRT, doğrusu 10 Kasım sabahı, "farkını" ortaya koydu.