STAT: Olimpiyat
HAKEMLER: Fırat Aydınus **, Selçuk Ok **, Aleks Taşçıoğlu **
BEŞİKTAŞ: Tolga **, Serdar *, Sivok **, Escude **, Motta **, Atiba **, Veli ** (80 Frei *), Gökhan **, Fernandes **, Olcay ** (70 Muhammet *), Almeida ** (61 Mustafa *)
GALATASARAY: Muslera **, Sabri *, Semih **, Dany **, Hakan *, Melo **, Selçuk **, Engin * (46 Bruma **), Sneijder * (89 Gökhan *), Burak * (84 Umut *), Drogba ***
GOLLER: Dk.18 Almeida(Beşiktaş), 59, 72 Drogba
SARI KARTLAR: Veli, Fernandes (Beşiktaş)
KIRMIZI KART: Dk. 90 Melo (G.Saray)
Spor Toto Süper Lig'de Beşiktaş ve G.Saray ile oynanan müthiş derbi, sarı-kırmızılı ekip 2-1 öndeyken yarıda kaldı. 90+2'de Melo'nun sert hareketi sonrası hakem Brezilyalı oyuncuya kırmızı kart gösterirken
tribünler sahaya indi ve maç tatil edildi. Karşılaşmanın ilk yarısında Beşiktaş, ikinci yarısında ise G.Saray etkiliydi. 18. dakikada sağ kanattan Serdar'ın ceza sahası içerisine ortasında arka direkte Almeida'nın kafa vuruşunda top ağlarla buluştu: 1-0. 41. dakikada Melo'nun savunma arkasına attığı uzun topu kontrol eden Burak sol çaprazdan ceza sahası içerisine sokuldu. Burak kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyona topu Tolga'ya nişanladı.
52'de Galatasaray'da savunma arkasına koşu yapan Burak'a atılan ara pasında Burak, kaleci Tolga'yla karşı karşıya kaldı ama vuruşunda Tolga topu kornere gönderdi. 59'da Bruma soldan ceza alanına girdi ve pasını Drogba'ya verdi. Drogba'nın plase vuruşunda Tolga'nın müdahalesi yetersiz kaldı ve top ağlarla buluşturdu: 1-1. 72'de Beşiktaş savunmasında Veli'nin yaptığı pas hatasında Burak topu alıp Drogba'ya pasını verdi. Kaleci ile karşı karşıya kalan Drogba durumu 2-1 yaptı. 90'da Galatasaray ceza alanına yakın bir noktada orta bölgede Melo, Motta'ya çok sert bir faul yaptı ve doğrudan kırmızı kart gördü. Bu dakikadan sonra ortalık karıştı.Taraftarlar sahaya inerek koltuk ve sandalyelerle güvenlik güçlerine saldırdı. Polis de taraftarlara biber gazı ile müdahale etti. Oyuncular da içeri kaçarken maçın tatil edildiği açıklandı.
Melo'ya büyük tepki
Geçen sezon Türk Telekom Arena'da oynanan ve G.Saray'ın 2-1 üstünlüğüyle biten maçta kırmızı kart gören Felipe Melo dün de olayların başrolündeydi. Dün Galatasaray'ın 2-1 üstünlüğü ile devam eden maçın 90+3. dakikasında direkt kırmızı kart gören Felipe Melo, oyundan çıkarken formasını tribünlere gösterdi.
Bu pozisyonun ardından tribünlerden aşağıya inen siyah-beyazlı taraftarlar bir anda sahaya girdi ve futbolcuların tamamı soyunma odasının yolunu tuttu. Sahaya giren Beşiktaşlı taraftarlara, emniyet güçleri müdahale etti ve olaylar güçlükle yatıştırıldı.
Bilic şoku
Beşiktaş'ta dün aynı zamanda Slaven Bilic şoku da yaşandı. Siyah-beyazlıların Hırvat Teknik Direktörü, derbinin son dakikalarında oyundan atıldı. Hırvat teknik adam, Melo'nun kırmızı kartı sonrası yaptığı itirazlar nedeniyle Fırat Aydınus tarafından tribüne gönderildi. Bilic'in ne ceza alacağı önümüzdeki günlerde belli olacak. Bu arada Beşiktaş'ın, dünyaca ünlü taraftar grubu Çarşı ile yeni kurulan 1453 Kartal Grubu arasında kavga çıktı. 90+2. dakikada durmak zorunda kalan derbi karşılaşmasının başından sonuna kadar tribünlerin bir bölümünde sürekli kavga vardı. Uzun süre sözlü tartışma yaşayan iki grup arasında karşılaşmanın sonlarına doğru da kavga çıktı. Gruplar, bayrak sopaları ile birbirlerine saldırdı.
Şimdi ne olacak?
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Ufuk Özerten, Olimpiyat Stadı'nda yaşanan olaylar sonrasında açıklamalarda bulundu. Özerten yaptığı açıklamada, "Alınan karar diye bir şey yok. Hakemin kararı var. O da aldığı kararı açıklayacak. Hakem temsilci raporları incelenecek. Disiplin Kurulu'nun da karar vermesi gereken kısım vardır. Raporların şekline bağlı. Ona göre hangi karar verileceği belirlenecek. Ama ceza önemli değil. Bu hepimizin ortak meselesi. Yazık, günah... " dedi. Böyleliklelaylar sonrası gözler Türkiye Futbol Federasyonu'na çevrildi. Türkiye Futbol Federasyonu'nun önümüzdeki günlerde yapacağı toplantıda temsilci raporunu inceleyeceği bildirilirken, maçın 3-0 Galatasaray'ın lehine tescil edebileceği de öne sürüldü.
Olimpiyat Stadı'nda taraftar rekoru Dev derbiyi 76 bin 127 taraftar takip ederken, daha önceki 70 bin 125 kişilik rekor kırıldı
Olimpiyat Stadı'ndaki dev derbi bir rekora da sahne oldu. Siyah-beyazlıların İnönü Stadı'nın tadilatı nedeniyle maçlarını oynadığı Atatürk Olimpiyat Stadı'nda Galatasaray ile karşı karşıya geldiği derbiyi 76.127 kişinin izlediği belirtildi. Süper Lig'de daha önceki seyirci rekoru, 70 bin 125 kişi ile 2003-2004
sezonunda oynanan Galatasaray-Fenerbahçe derbisiydi. Bu derbi 21 Eylül 2003'te Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanmış ve 2-2 berabere sonuçlanmıştı.
Derbi maçın başlamasına saatler kala kale arkası tribünlerde bulunan bazı siyah-beyazlı taraftarlar, doğu tribününe (maraton) geçti. Güvenlik güçleri bir süre sonra bu bölümlerde önlem alarak daha fazla taraftarın doğu tribününe geçmesine engel oldu. Beşiktaşlı taraftarlar, Galatasaray derbisi öncesi doğu tribününde dev pankart açtı. Doğu tribününde açılan pankartta "Dönüşümüz muhteşem olacak" yazısı ile yapımı süren yeni stadın resmi ile yeni ismi "Vodafone Arena" da yer aldı. Beşiktaş ile Galatasaray, Atatürk Olimpiyat Stadı'nda yaklaşık 9,5 yıl sonra karşı karşıya geldi. İki ekip 89 yıllık rekabette daha önce Atatürk Olimpiyat Stadı'nda sadece bir kez karşılaştı. 2003-2004 sezonunun 28. haftasında, 4 Nisan 2004 tarihinde teknik direktör Gheorghe Hagi yönetimindeki Galatasaray'ın ev sahipliğinde yapılan maçı Mircea Lucescu'nun çalıştırdığı Beşiktaş 2-1 kazandı.
Drogba yetişti
Galatasaray'da, ağrıları nedeniyle maç öncesi son antrenmanı yarıda bırakmak zorunda kalan Didier Drogba maça yetiştirildi. Sarı-kırmızılı takımın UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Real Madrid ile yaptığı maçta sol omzundan sakatlanan, yeniden takıma dönmesinin ardından ise dünkü son antrenmanı ağrıları nedeniyle tamamlayamayan Fildişi Sahilli yıldız oyuncu, uygulanan yoğun tedavinin ardından Beşiktaş karşısında kadrodaki yerini aldı. Aslan'da beklenenin aksine Burak 11'de forma giyenken Umut ise yedek soyundu.
Savunma değişti
G.Saray Teknik Direktörü Fatih Terim, Real Madrid maçının ardından sinyalini verdiği rotasyonu savunmada uyguladı. Savunmanın sağında Eboue'nin yerine Sabri Sarıoğlu'na forma veren tecrübeli teknik adam, yine savunmanın ortasında ise Chedjou'nun yerine Dany'yi oynatmayı tercih etti. Galatasaray'ın Beşiktaş derbisinde yabancı sınırlamasına takılan oyuncuları Eboue, Chedjou, Riera ve Amrabat oldu. Eboue ilk kez tribüne çıkarken, Bruma ise yedek soyunduruldu.
Oğuzhan'ın yerine Veli
Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, sakatlığı bulunan Oğuzhan Özyakup'un yerine orta alanda Veli Kavlak görev yaptı. Savunma Serdar Kurtuluş, Sivok, Escude ve Motta'dan oluşurken, ön liberoda Hutchinson-Veli ikilisi forma giydi. Beşiktaş'ın yeni transferi Kerim Frei Koyunlu, ilk kez derbi maçta kadroda yer aldı.
Kerim Frei, Galatasaray derbisinde yedek kulübesinde oturdu. Yabancı sınırlamasına takılan Pedro Franco, Dentinho ve Michael Eneramo ise kadroda yoktu.
METİN GÖKALP Şeref duyduğum tribünler(!)
Seyirci rekoru kırılması, gazetecilik bağlamında maçın 'ana başlığı...' Ama; ammaaa! Bana göre şu karşılaşmanın en üst başlığı, Fatih Terim ile Ünal Aysal'ın, Milli Takım konusunda yaşanan sıkıntılarıdır ve maçın skoru neticesinde, Fatih Hoca'ya yol vermekle vermemek arasında verilecek kararın altı çizilmesidir, dün için...
Maç yorumu olarak kenarından köşeşinden az çizikdirdiğimiz için, böylesi bir ortamda 'Sonuç ne olur?' diye soranlara, Galatasaray'ın teknik direktörüyle başkanı arasındaki 'mutsuzluktan!' bahsettik, koşullar gereği mecburen... Yani Galatasaray, komutanlarının mutsuzluğuyla başlayacaktı oyuna! 'İddia' meraklısı arkadaşların, meraklı sorularına yanıt aynen şöyleydi; 'GS kaybederse, savunmanın göbeğinden kaybeder!'
Dakika on üç... Orta alanda kaybedilen top sonrası, sağdan Serdar'ın ortasında, iki metre boyundaki Almeida'yı gözünden kaçırınca savunmacılar, kalelerinde gördüler golü! Nasıl bir savunma anlayışı? Nasıl bir kademe almak? Nasıl böylesi bir 'kule', gözden kaçar arkadaş?
Drogba'nın, Fernandez'in, Burak'ın ve Sneijder'in oyunun rol modelleri olacağı veya 'esas oğlanı' oynayacaklarını düşündük ilk yarıda ama, ne yazıktır ki sıradan kaldılar, fazlaca hissedemedik daha önce tanıdığımız o müthiş ruhlu futbolcuları!
Tahminen, Fatih Terim faktörü... O psikolojik sorunlarından arınmış bir halde başlaması vardı, ikinci yarıya Galatasaray'ın... Burak'ın karşı karşıya kalışındaki beceriksiz vuruşu veya Tolga'nın müthiş çıkarışının hemen ardından, oyuna yeni dahil olan Bruma'nın pasıyla, Drogba'nın golü var ki, yönetimde yaşanan her türlü sıkıntıları giderebilecek!
Diyorum ya, soyunma odasındaki Fatih Terim farkı ile birdenbire kendi evinde havasına dönüşüverdi Galatasaray... Alan daralttı... Çabuk oynadı... Ve müthiş gecede, Veli'nin hatasını, yine golle sonuçlandırdı, son zamanlarımın hayran olduğum o 'yaşlı!' Denilen Drogba...
BJK'yle kesinlikle ilgili değil ama, bir 'İlahi adalete' inanan biri olarak, Fatih Terim'i desteklediğini gösterdi 'Tanrı!'
Ya maç sonucu? Ya o Melo'nun tahrikleri? Ya sahaya inen taraftarlar? Ne diyeyim ki; Allah cezanızını versin(!)
Ne yazık ki, şeref duyduğum ve örnek gösterdiğim tribünler!
GÜRKAN ERTAÇ Baba Drogba ve acemi evlatlar
Büyük savaşlar büyük komutanlarla kazanılır, büyük maçlar da büyük yıldızlarla. Real Madrid maçında vücudu çeteleye dönen ve "Oynamaz" dendiği halde büyük fedakarlık yaparak sahaya çıkan G.Saray'ın 36 yaşındaki dünya starı Didier Drogba dün 76 bin seyirciye (Spikerler, yorumcular Türkiye Rekoru dediler ama bunların tarihten haberi yok, 44 yıl önce Atatürk Stadında KSK-Göztepe 80 bin seyirciye oynamış Guinness Rekormar Kitabına girmişti) "Gitti denilen maç nasıl çevrilir" dersi verdi. İki gole imza attı, kalesi önünden toplar çıkardı, sarı-kırmızılı takımı, Real Madrid hezimetiyle girdiği umutsuzluktan çekip çıkardı ligde pembe bulutlara taşıdı. Baba Drogba bunu yaptı da, Beşiktaş'ın evlatları gençler Kurtuluş ile Veli Kavlak inanılmaz hatalarla takımlarını yaktılar. İlkinde Kurtuluş, dışarı vuracağı topla oyalanarak Bruma'ya kaptırdı, gol oldu, ardından Veli Kavlak, kendi yarı sahasında büyük gafla Burak'a pas vererek Drogba'nın galibiyet golünü atmasına zemin hazırladı. Aslında ilk yarı Beşiktaş'ın istediği tempoda geçti. Fernandes'in kendine oynaması ve egosunu yenemeyerek şut atma sevdasıyla kaçırdığı yüzdeyüz gole rağmen siyah-beyazlılar G.Saray'ın yumuşak karnını işleyerek sağdan Hakan Balta-Selçuk ikilisini açık düşürdü, Gökhan Töre-Serdar-Almeyda üçlüsüyle golü buldu. Maçın kırılma anı Gökhan Töre'nin ikinci devrenin bayşında bomboş durumda kaçırdığı goldü. Fatih Terim, bu yarıya, yerinde bir hamle ile başlayıp Engin'in yerine Bruma'yı soktu. Bu siyahi genç, hem orta sahayı toparladı, hem de pozisyon takibinin ürünü kaptığı topla takımının ilk golünün asistini yaptı. Beşiktaş anlaşılan yine kaleci sıkıntısından kurtulamayacak. Tolga, Burak'ın iki şutunu kurtarırken alkışlandı ama yediği ilk golde hatalıydı, ikinci gole de müdahale edebilirdi. Derbiye yakışan 90 dakikalık bir mücadele oldu. 90 dakika diyorum çünkü Melo'nun kırmızı kart görmesinden sonra maça devam edilemedi, 4 dakika uzatma oynanamadı. Beşiktaş'lı bir grup taraftar sahaya atladı ve hakem Fırat Aydınus maçı tatil etti. Doğrusu Beşiktaş, taraftarlarının bu eylemiyle büyük ceza alır da şampiyonluk iddiasından koparsa üzülürüz. G.Saray'ı, Maratonu etkileyecek bir galibiyet aldığı ve sıkıntıyı büyük bir galibiyetle aştığı için de kutlarız.
