HİMMET SERVET

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) en üst düzey isimlerinden biri olan ve şu an ABD'de olduğu tahmin edilen firari Necdet İçel'in kayınpederi Yıldırım Acar, çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. Bir vaiz olan Necdet İçel'in, kızıyla evlendiği zaman para ve serveti olmadığını ifade eden Acar, "İçel, zengin ve fakiri dolandırarak himmet paralarıyla bu serveti yaptı" diye konuştu.

Kısa sürede büyük servet

İçel'in lüks hayata düşkünlüğünden bahseden ve sohbetlere giderken işadamı, sanayici ve esnafı tercih ettiğine, işçi ya da fakirlere bakmadığına dikkati çeken Acar, "Necdet İçel, kızımla evlendiği zaman anne ile babasından para ve serveti yoktu. İzmir'de vaizlik yaparken kısa bir zamanda Karabağlar'da iki lüks villa, Torbalı'da köyünde malikane yaptırdığına, zeytinyağı ve hac organizasyonu firmasına ortak olduğuna, lüks arabaya bindiğine ve özel şoför tuttuğuna şahit oldum. Kısa bir zamanda bu serveti nasıl yaptı? Zengin ve fakiri dolandırarak himmet paralarıyla bu serveti yaptı. İçel, Denizli'de bir ev satın aldı. Bu evin parasını zenginlerden himmet parası altında iki çek ve bir seneti bozdurarak ödedi. Bir vaizin bu kadar servete kavuşması oldukça düşündürücü. Hangi birimiz böyle bir mal varlığına sahibiz?" dedi.

Devlet memuru İçel'in ailesinden zengin olmamasına rağmen mal varlığının 'şaşırtıcı' bir şekilde arttığını, bununla ilgili Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğuna ancak konunun soruşturmaya gerek olmadığı gerekçesiyle dilekçesinin işleme konmadığına işaret etti. Acar, İçel'in satın aldığı gayrimenkulleri daha sonra başkalarının adına geçirdiğini de iddia etti.

"Bir daha gitmedim"

Ticaretle uğraştığını ve iyi kazandığını, İçel ve FETÖ üyelerinin bu durumdan faydalanmak için daha sonra kendisini sohbetlere katılması için pek çok kez ikna etmeye çalıştıklarını anlatan Acar, sohbetlere katıldığını ancak iki yüzlülüğü ve İslam ile bağdaşmayacak davranışları gördüğü için bir daha bu toplantılara gitmediğini vurguladı.

İSLAMİYETLE BAĞDAŞMIYOR

Yıldırım Acar, damadının ısrarıyla FETÖ üyelerinin düzenlediği sohbetlere katıldığını ancak İslam ile bağdaşmadığını görünce sohbetlere gitmeyi bıraktığını söyledi.

Karısı ölünce kız kardeşine talip oldu

FETÖ'de kilit görevler üstlenen ve en son Güney Afrika sorumlusu olan firari Necdet İçel'in kayınpederi Yıldırım Acar, FETÖ üyesi oğlunun aracılığıyla 1989'da örgütün içinde vaiz olan Necdet İçel ile tanıştığını anlattı. İçel'in 1990'da kızıyla evlendiğini, daha sonra gerçek yüzünü gördüğünü dile getiren Acar, kızı ve bir aylık torununun hayatını kaybettiği trafik kazasından sonra damadının kendisine "çirkin" bir teklifte bulunduğunu öne sürdü. Acar, "Necdet İçel, Adana'dan Konya'ya gelirken trafik kazası geçirdi. Kızımla beraber 30 günlük torunum öldü. Cenazeleri defnettikten birkaç gün sonra Konya'da tedavi gören İçel'e başsağlığı ve geçmiş olsun ziyaretine gittik. Eşinin 3-5 günlük acısına rağmen 'akrabalık bağımız devam etsin' diyerek ikinci kızıma talip olduğunu söyledi. Hangi vicdan, hangi insanlık ve hangi din adamına böyle bir şey sığar? Hangi mezhep hangi dindensin sen?
Düne kadar dinden, cennet ve cehennemden bahsediyordun. O an vurulmuşa döndüm, beynim bulandı" diye konuştu.

"Cumhurbaşkanı acilen öldürülmeli"

FETÖ'nün üst düzey isimlerinden olan Necdet İçel'in özel sohbetlerinde yaptığı şok konuşmalar geçtiğimiz aylarda polis tarafından tespit edilmişti.
FETÖ'nün 31 kişilik tavsiye ve istişare heyetinden bahseden İçel'in bu konuşmalarda dünya çapındaki örgüt organizasyonunu denetlediklerini anlattığı belirtilmişti.

İçel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için de "acilen öldürülmesi gerektiği" yönünde ifadeler kullandığı da belirtilmişti. FETÖ'de önemli görevlerde bulunduktan sonra örgütten ayrılıp savcılığa elindeki bilgi, belge ve ses kayıtlarını veren Hüseyin Sarıçiçek de geçtiğimiz günlerde Yeni Asır'a örgütün Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik hain suikast planıyla ilgili önemli bir ayrıntıyı anlatmıştı. Erdoğan'ın, MİT krizi patlak verince 7 Şubat 2012'de girmesi planlanan ameliyatını son anda ertelemesiyle FETÖ'nün hain suikast girişiminin başarısızlığa uğradığını ifade eden Sarıçiçek, tanıklık ettiği anları şöyle aktarmıştı: "Necdet İçel, İzmir Otogarı'ndan bir albayı alarak Torbalı'daki çiftliğine getirmemi istedi. 2012 yılının 7 Şubat günüydü. Ben de otogardan o albayı alarak Necdet İçel'in Torbalı'daki çiftliğine doğru yola çıktım. Çiftliğe geldiğimde Necdet İçel'in bağırarak bahçeye doğru fırladığını ve yanında bulunan 4'üncü sınıf bir emniyet müdürüne saldırdığını gördüm. İçel, bir yandan adama vururken bir yandan da, 'Ameliyata nasıl girmez? Neden ameliyata girmiyor? Allah kahretsin nereden uyandı bu adam? Nasıl ölmez' diye bağırıyordu. Ben orada bu kişilerin bizzat ülkenin Başbakanı'nı ameliyat masasında öldüreceklerini anladım."