PIRLANTADA ‘CİLALI TAŞ’ DEVRİ

Altından sonra pırlanta da "merdiven altı" üretimin hedefi oldu. Piyasa "tek taş" adı altında sahte pırlantayla doldu. Dokuz Eylül Üniversitesi Kuyumculuk ve Takı Tasarımı Programı'nın Başkanı Prof. Dr. Murat Hatipoğlu, gerçeğinden ayırt edilemeyen ve değeri 1 lira bile olmayan taşları göstererek, "Binlerce lira verdiğiniz pırlanta sahte olabilir" dedi.

Yapay ya da taklit

Gemoloji (Kıymetli Taş Bilimi) Uzmanı Prof. Dr. Murat Hatipoğlu, talep olmasına rağmen kıymetli taşların azlığı nedeniyle yıllardan beri sahte taşların piyasada olduğunu söyledi. Prof. Dr. Hatipoğlu, "Türkiye'de kıymetli taşlarla ilgili hem pırlanta kesilmiş elmaslar hem de renkli taşlar büyük bir teveccüh görüyor. Ancak talebe karşı verilen arzlar yeterli olmayacağı için bu sefer bunun yerine bazı yapay ya da taklit taşlar üretilip piyasaya sürülüyor" dedi. Özellikle Moissanit, CZ, Neksus taşı ile 1900 yılından beri GGG, Yag, Fabulit ve Titanit gibi taşların elmasın yerine kullanılan beyaz taşlar olduğuna dikkat çeken Hatipoğlu, "Bunlar tüketicinin aldatılması yönünde düşünülen taşlardır. Bunun yanı sıra renkli taşların da birçok benzeri veya taklitleri sunulabiliyor" diye konuştu.

6 kurumdan gerçek belge!

Kıymetli taşlarla ilgili sertifika verilebilmesi ve taşların özelliklerinin belirlenebilmesinin ancak Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü'nden alınan Özel Ayar Evi Yetki Belgesi (kıymetli taş ekspertizi) ile sağlandığını söyleyen Prof. Dr. Hatipoğlu, bu belgenin ise Türkiye'de yalnızca 6 kurumda olduğunu söyledi. Hatipoğlu, bunların İzmir'de Baydiamond, İstanbul'daki HRD Antwerp, İstanbul Kuyumcular Odası ve IDL Pırlanta ile Antalya'daki Detay Art Gemoloji Laboratuvarı; tek kamu kurumunun ise DEÜ Gemoloji Laboratuvarı olduğunu belirtti.

Onlar sertifika değil

Prof. Dr. Hatipoğlu, söz konusu 6 kurumun onayı olması durumunda kıymetli taşların sertifikalarının resmiyet kazandığını, firmaların kendilerinin verdiği sertifakaların yalnızca bilgilendirme amaçlı olduğunu söyledi. Hatipoğlu, "Tüketici, firmaya, Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü'nün yetkilendirdiği kıymetli taş ekspertiz laboratuvarına sahip olup olmadığını sormalı. Firmalar bu belgelerini işyerlerine asmak zorunda. Bu belgeye sahip olmayan firmanın taşla ilgili herhangi bir doğallıkla, renk tedavisi veya saflığıyla ilgili bir belgeyi düzenleme ve tüketiciyi o yönde etkileme hakkı yoktur" dedi.

KUYUMCU BİLE SAHTE OLDUĞUNU ANLAMIYOR!

İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel, "Mozanit dediğimiz, bir de yeni çıkan başka bir taş var. Bunlar ülkemize sokulmaya çalışıyor. Sertifikalı pırlanta olarak satılıyor. Gerçek pırlanta olmadığını ben bile anlayamıyorum. Makineye tutuyorum makine de pırlanta gösteriyor. Bunların gerçek olup olmadığını ancak Dokuz Eylül Üniversitesi'ndeki Gemeloji Laboratuvarı görebiliyor" dedi.

BİN 500 TL'DEN UCUZSA SORUNLU!

Prof. Dr. Murat Hatipoğlu, "Dünyada tek taş olarak kabul edilen değer 0.47 karat ve yukarısı, çap olarak da 5 milimetre ve yukarısıdır. Bu ayarda bir taşın rengi, doğallığı iyi kaliteye yakınsa yaklaşık bin TL ile bin 500 lira arasındadır. Bunun içine en az 3-4 gram 18 veya 14 ayar beyaz altın yüzük katarsanız, bir de işçilik koyarsanız, bunları topladığınızda bugün tek taş ayarında 0.50 karatlık bir tek taş yüzüğün yaklaşık bin 500-2 bin liradan aşağıya satılıp alınması teorik olarak mümkün değil. Bunun altındakilere tek taş demek büyük bir sorun yaratır" dedi. Kıymetli taş değerinin tespitiyle ilgili kendilerine birçok dava geldiğini söyleyen Prof. Dr. Hatipoğlu, "Bu davaların yüzde 90'ına yakını tüketicilerin lehine sonuçlanıyor" diye konuştu.

"ÇERÇEVELİ" SAHTECİLİK!

Sahtekarlar, kuyumcuları kendine hedef seçerken, sahte altın bozdurulmaya başladı. 15 yıllık kuyumcu olan Alişan Turan'ın dükkanına gelen kimliği belirsiz kişi, çerçeveli sahte cumhuriyet altınını bozdurup kaçtı.

Bin TL'yi alıp gitti

Turan, "Altını çerçevesinden çıkarmadan inceledim. Dükkanıma gelen kişi, 'Bu altını eşime hediye aldım. İhtiyacımız oldu, mecburiyetten satıyoruz.
Yüksek fiyattan alabilirseniz sevinirim' dedi. 850 lira tam cumhuriyet altına, 150 lira da altın çerçeveye sayarak bin lirayı altın bozdurmak için gelen kişiye verdim" dedi. Kimliği belirsiz şahısın, parayı aldıktan sonra işyerinden hemen ayrıldığını dile getiren Turan, "Altını çerçevesinden çıkarınca sahte olduğunu anladım. Durumu polise bildirdim. İlk kez başıma böyle bir şey geliyor. Ben tam cumhuriyet altınını, çerçevesinden çıkarıp bakmadım. Bu yüzden sahte olup olmadığını anlamadım. Bu sıralar aynı şekilde dolandırıcılık yöntemi olduğunu öğrendik, meslektaşlarım benim düştüğüm hataya düşmesin" diye konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.