Amaçları bizi birbirimize düşürmek

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 33'ncü Muhtarlar Toplantısı'nda terör saldırılarını değerlendirdi, "Bu saldırıların asıl amacı milleti birbirine düşürmek. Biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Kimsenin hayat tarzı sistematik tehdit altında değildir" dedi.
Cumhurbaşkanı şunları söyledi:
ATEŞLE İMTİHAN: Yeni yıla yeni umutlarla girmenin heyecanı içindeyken maalesef terör bir kez daha en kalleş yöntemleriyle ülkemizi hedef aldı.
Türkiye terör örgütleri üzerinden ateşle imtihana tabi tutuldu. Tarihimiz boyunca defalarca maruz kaldığımız bu imtihan şimdi de, asimetrik bir saldırı şeklinde karşımıza çıkmıştır.
BU OYUNA GELMEYECEĞİZ: Bu saldırıların asıl amacı bizi birbirimize düşürmektir, toplumumuz içinde var olan o fay hatlarını derinleştirme amacı güdenler her fırsatı değerlendirmektedir.
Bu oyuna gelmeyeceğiz. Gerekirse, 'kan kusup kızılcık şerbeti içtik' deme pahasına dik duracağız. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.
YENİ İSTİKLAL MÜCADELESİ: Bugün Türkiye yeni bir istiklal mücadelesi içindedir. Bu mücadeleyi kaybedersek, 100 yıl önce başarılamayan, bir Sevr tezgahı yeniden önümüze getirilecek.
Tüm vatandaşlarımızın bu bilinçle meseleye yaklaşması, üslubunu, sözünü ona göre belirlemesi gerekiyor.
ŞER ODAKLARINA DESTEK OLMAYIN
TERÖRLE AYNI SAFTA OLMAK: 'Türkiye teröre teslim oldu demek', teröristle, terör örgütleriyle aynı safta yer almaktır. Çünkü terör örgütlerinin tüm amacı birilerine işte bu sözü söyletmektir.
Bu sözü ifade eden kişi kendi ülkesinin karşısındaki şer ittifakının değirmenine su taşımış oluyor.
AMAÇ TOPLUMU KUTUPLAŞTIRMAK: Saldırgan ertesi gün mesela bir pazaryerinde aynı eylemi yapsa, aynı sayıda insanı katletse yine benzer tavırlar sergilenecek miydi? Buradaki amaç olaya atfedilen değerler üzerinden bir çatlak oluşturup toplumu kutuplaştırmak.
HUKUKA RİAYET ETMEYE DAVET EDİYORUM: Türkiye hukuk devletidir. Ülkemizde hesap sormayı yaptırıma dönüştürebilecek tek merci hukuktur. Tüm kesimleri hukuka riayet etmeye davet ediyorum.
GAZİANTEP VE ORTAKÖY ARASINDA NE FARK VAR?: DEAŞ'ın Gaziantep'te 56 masum vatandaşı katlettiği canlı bomba saldırısı ile Ortaköy saldırısı arasında Allah aşkına ne fark var?
Şu anda Ortaköy'le ilgili feveran edenler, acaba o 56 kişiyle ilgili ne yazdı? O da büyük bir katliam değil miydi? İşte bizim farkımız burası. Gaziantep'teki olay da canımızı yakar, Ortaköy'deki olay da, Kayseri'deki olay da canımızı yakar, çünkü biz sorumluluğumuzun farkındayız.
YAŞAM TARZLARI DEVLET GÜVENCESİNDE
DAHA ÇOK BEKLERLER: Hayatı, Türkiye'yi bir kesimin diğerleri üzerinde tahakküm kurduğu bir ülke haline getirmek isteyenlere karşı mücadeleyle geçmiş şahsımdan farklı bir davranış bekleyenler daha çok beklerler. Çünkü herkesin aynı hayat biçimine sahip olma mecburiyeti yoktur. Ezan okunmasına tahammül edemeyenlerin müezzinin üzerine yürümesi ne kadar yanlışsa, namaz kılmayanın zor kullanılması da aynı derecede yanlıştır. Kendi mahallemizi savunurken diğer taraftakilere oh olsun diye yaklaşırsak toplumsal barışı tesis edemeyiz.
HİÇ KİMSENİN HAYATI TEHDİT ALTINDA DEĞİL: Türkiye'de kimsenin hayat biçimi sistematik bir tehdit altında değildir. Buna 14 yıllık iktidarımız döneminde fırsat vermedik. 79 milyonun cumhurbaşkanı olarak herkesin hakkını, hukukunu, özgürlük alanını korumak benim görevim.
HAYAT BİÇİMİ ÜZERİNDEN ÇOK SALDIRIYA UĞRADIM: Türkiye'nin hayat biçimi yüzünden en çok saldırıya maruz kalmış siyasetçisi herhalde bu kardeşinizdir. Benim gibi Karadeniz kökenli Kasımpaşa'da yetişme biri bile yasal haklarım dışında bir yola başvurmadım.
Burada meşru olmayan yöntemlere, hele hele şiddete başvurmak kesinlikle yoktur.
HASAN AY