Kardeş dediklerim BANA SİLAH ÇEKTİ

FETÖ'nün insanlık tarihinde pek az örneği görülen bir ihanet şebekesi olduğunu vurgulayan Barış Dedebağı, "Bu şebeke insanları öyle bir hale getirdi ki, 60 saniyede 60 defa mutasyon geçiren insan ırkı oldular" dedi.
Kendisiyle ibret verici bir röportaj yaptık...
15 Temmuz gecesinde unutamadığınız nedir?
34 zırhlı araç tam yükleme yapılmış halde Ankara'nın içine gönderilecekti.
Nizamiyeye geldiğimde beni derdest etmeye çalışan Albay İsa Sancaklı, üzerime geldi. Yanında 4 teğmen, arkasında da mürettebat olarak 15 teğmen vardı. Beni nizamiyeden dışarı çıkarmak istedi, karşı çıktım ve silahımı çektim. Bana "Silahını ve kimliğini teslim et, defol çık dışarıya" diye bağırdı. Ben de "Sen kimin tümeninden kimi kovuyorsun. Silahımı vermem" diyerek silahımı ona doğrulttum. Ben silahımı havaya doğru çektiğim anda kardeşim dediğim teğmenlerin hepsi bana silah çektiler ve nişan aldılar. O an başımdan aşağıya kaynar sular döküldü, inanamadım. Ömrümün sonuna kadar unutayacağım an o andır.
Sonrasında neler oldu?
Darbecilere karşı gelen İsmail binbaşı da kapıdaydı, o bana destek verince bizi vuramadılar ve içeriye daldık. Çünkü ben ölmek var, bu kutlu yoldan dönmek yok demiştim. İkinci unutamadığım şey ise, o gece camilerden selaların okunmasıdır. Bir de Cumhurbaşkanımızın, devletin liderinin, komutanının, kahpece hem de kendi evlatları tarafından kaldığı otele baskın yapılmasına çok sinirlendim. Şu an her şeyi sadece sayın Cumhurbaşkanımız'dan beklersek, herkes bulunduğu mevzide görevini icra etmezse bunun bedelini hem dünyada hem ahirette hep beraber öderiz. İnsanları karamsarlığa umutsuzluğa çekmek istemiyorum ama insanlık tarihinin pek az göreceği bir ihanet şebekesiyle karşı karşıyayız. Bu ihanet şebekesi insanları öyle bir hale getirdi ki, 60 saniyede 60 defa mutasyon geçiren insan ırkı oldular.
O gece yaşanlardan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan sizi aradı mı?
Allah, Cumhurbaşkanımızdan razı olsun. Kendisi beni aradı konuştuk. Cumhurbaşkanı zaten beni o gece medyaya da yansıyan "Ya devlet başa ya kuzgun leşe" diye seslenişimle hatırlıyor. Hatta ben külliyeye girdiğimde beni kendisine "Ya devlet başa ya kuzgun leşe geldi" diyerek beni tanıttılar. Hayatımda en çok sevdiğim bu kravatım Sayın Cumhurbaşkanımızın hediyesi.
Kendileri bana Kur'an-ı Kerim de verdi.
Şu an ordunun içerinse hala FETÖ'cüler var mı?
Var, en az tutuklanan kadar. Bunu minimum, iyimser bir rakam olarak arz ediyorum.
Tekrar bir darbe girişi olabilir mi?
Kısa vadede olmaz ama orta vadede tedbirler alınmazsa olur. 15 Temmuz'da varlık göstermeyen bürokratlar şu anda senden benden daha fazla söz söyleme peşindeler. Vatan savunmasını yapamayanlar lüks makam odalarında, lüks takım elbiseleri içerisinde, üst düzey protokol kuralları içerisinde caka satmayı iyi biliyorlar.
Ordudan neden ayrıldınız?
İşin içerisinde görünen veya görünmeyen birçok üst rütbeli subayın doğrudan derdest edilmesine veya dolaylı derdest edilmesinde çok büyük rolüm oldu. Daha sonra kamuoyuna yaptığım açıklamalar, darbeci olamayanların bile egolarını tahrik etti. Bu süre içerisinde istifamı geri almayı düşündüm ama yapamadım. Daha sonra yaptığım açıklamalardan dolayı inanılmaz derecede darbecilerden bile daha fazla olumsuz tepkilere maruz kaldım. İlk başlarda çok tehdit aldım. Bana Ankara Başsavcılığından koruma almamı önerdiler.
Koruma gönderildi fakat ben ilk anda hepsini yazılı olarak reddettim.
Gençlere mesajınız nedir?
Hala savaş geçmiş değil. Gençlere ve küçük rütbeli kardeşlerime sesleniyorum. 15 Temmuz ruhunu anlamayan ve anlamak istemeyen tüm meslektaş, yakın ve dostlarına teker teker anlatsınlar. Bir kişi, 1000 kişi demektir. Bin kişi, 100 bin kişi demektir. 15 Temmuz ruhu asla bozulmamalı, dış güçlere yenilmememiz lazım.
Bundan sonraki hedefiniz nedir?
​
Hep hayalini kurduğum bir şey vardı, 28 yıldır askerlik yaptım, defalarca tayin gördüm. İnsani bütün ihtiyaçlarımı öteledim. Hayatım hep didinmekle, uğraşmakla geçti. İnsan olarak hayalim köyde veya bir sahil kasabasında bir ev, bir de araba alıp eşimi de koluma takarak gezmek istiyorum. Eşim umreye, hacca gitmeyi çok istiyor ben de Türkiye'yi gezmeyi çok istiyorum.