‘İzmir Barosu bataklığa girmede zirve yaptı’
Türkiye Barolar Birliği’nin başlattığı, İzmir Barosu’nun büyük tepki çeken bir videoyla ortak olduğu ‘hayır’ kampanyasındaki tutuma sert tepki veren Bakan Bekir Bozdağ, “Barolar Birliği’ni taraf yapmaya kimsenin hakkı yok. Herkes işini yapsın” dedi
- Sürmanşet
- 23.3.2017 23:29:42
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile bazı baroların anayasa değişikliğine ilişkin "hayır" kampanyalarında yer almalarını eleştirdi. Bozdağ, "hayır" kampanyası için Hz. Adem ve Hz. Havva'nın yarı çıplak şekilde tasvir edildiği skandal bir video hazırlayan İzmir Barosu'na da sert tepki gösterdi. Bozdağ, "İzmir Barosu geçenlerde bir video hazırlamış ve orada dini değerlere de saygısızlık yapan bir ifade var. Din hakkında cehalet zirve yapınca, onunla ilgili konuştuğunuzda da bataklığa girmede zirve yapıyorlar. Aynı şeyi orada da görüyoruz" diye konuştu.
'CHP'NİN ALTERNATİF BAŞKANI'
Siyasete "meraklı olduğunu" ifade ettiği Feyzioğlu'nun, Türkiye Barolar Birliği'nin Başkanlığı'nda değil de, CHP'nin içerisinde siyaset yapmasının daha doğru olacağını ifade eden Bozdağ, "Barolar Birliği şu anda alternatif CHP Genel Başkanlığı, Genel Merkezi gibi bir faaliyet gösteriyor.
Barolar Birliği alternatif genel merkez, Sayın Feyzioğlu da alternatif Genel Başkan. CHP'nin kongresi var, Feyzioğlu alternatiflikten çıkar Genel Başkan olur, Barolar Birliği de böylece kurtulur.Onlar da kendi işlerine bakarlar" dedi
Bozdağ, "Barolar Birliği'ni bu kadar siyasetin içine sokmaya, gündelik politikalarda, tartışmalarda taraf yapmaya kimsenin hakkı yok. Barolar Birliği Başkanı'nın da hakkı yok. Avukatların hepsi Barolar Birliği Başkanı gibi düşünmüyor. Şu anda gücü elinde bulundurduğu için sanki avukatların hepsi böyle düşünüyormuş gibi bir algı yaratmaya çalışıyor ve taşra baroları da Barolar Birliği Başkanı'nın kurduğu bu mahalle baskısından endişe ediyorlar" diye konuştu.
İŞ YAPMIYORLAR'
Bozdağ, tanıdığı birçok avukatın kendi açılarından "evet" dediğini, kurumsal olarak Türkiye Barolar Birliği'nin bu işe alet edilmesinin doğru olmadığını belirtti. Türkiye'de Barolar Birliği, Tabipler Birliği gibi bazı birliklerin nasıl politize olduğunu herkesin gördüğüne dikkati çeken Bozdağ, avukatların, doktorların hakkı, hukuku konusunda çalışması gerekenlerin siyasal düşüncelerin daha da güçlenmesi için çalışmaktan başka bir iş yapmadığının altını çizdi. Adalet Bakanı Bozdağ, "Barolar Birliği Başkanı bu çalışmayı yapacağına, avukatların hakkı ve hukukuyla ilgili büyük bir gayretin içerisinde olmuş olsa daha da makbule geçer" dedi.
DİN HAKKINDA CEHALET
Bakan Bozdağ, "İzmir Barosu geçenlerde bir video hazırlamış ve orada dini değerlere de saygısızlık yapan bir ifade var. Onu da kullanıyor. Din hakkında cehalet zirve yapınca, onunla ilgili konuştuğunuzda da bataklığa girmede zirve yapıyorlar. Aynı şeyi orada da görüyoruz. Ben onun için diyorum ki herkes işini yapsın, herkes işine baksın, herkes kanunların verdiği yetkileri kullansın, bunun dışına çıkmasın. Maalesef Barolar Birliği ve bazı birlikler, kanunların kendilerine tayin ettiği sınırların dışında işler yapıyorlar. Onlar yorumla bunu kendilerine bir hak olarak görüyorlar ama onların böyle bir hakkı yok" diye konuştu.
BİRBİRLERİNE DÜŞTÜLER
İzmir Barosu, 16 Nisan'da oylanacak Anayasa değişikliği paketi ile ilgili geçtiğimiz hafta "Hayır" videosu hazırlamış, videoda yarı çıplak bir şekilde tasvir edilen ilk peygamber Hz. Adem ile Hz. Havva'yı, propagandasına alet etmişti. Tartışmaların ardından videoyu hazırlayan Genel Sekreter Atalay Aksay ile Kadın Hakları Danışma ve Hukuk Araştırma Merkezi sorumlusu Nuriye Kadan ve yönetim kurulu üyesi Cem Cemal Çoşan, görevli oldukları komisyonlardan istifa etti. 3 isim ortak açıklama yaparak Baro Başkanı Aydın Özcan'ı suçladı. Videonun tepki çekmesinin ardından Özcan'ın hedef saptırmaya çalıştığını dile getiren 3 avukat, "'Önceden haberim olsaydı yayınlanmasına engel olurdum ' şeklinde beyanat veren Özcan, bu beyanatıyla gerek yapılan çalışmaların ve emeğin, gerekse uzun yıllardır beraber çalıştığı çalışma arkadaşlarını eleştirilerin merkezi haline getirmiştir. Görevlerimizden ayrılmamızın temel sebebi, animasyon içeriği olmayıp, ilk eleştirel tepkide bir lider gibi çalışma arkadaşlarına sahip çıkmak yerine, konudan habersiz olduğunu söyleyerek hedef saptırmaya çalışmasıdır" demişti.