Uydurmalara boyun eğmeyiz

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Samsun Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde şunları söyledi:
18 MADDE İÇİN 180 MADDELİK YALAN : 16 Nisan'da sandık başına gittiğinizde neye evet, neye hayır dediğinizi çok iyi bilmenizi istiyorum. 18 maddelik Anayasa değişikliği için ana muhalefetin 180 maddelik yalan uydurmalarına bakmayın. Önce açın, 18 maddeyi bir okuyun.
Yalanlar ve Avrupa basınında yazılan tehditler bizi yolumuzdan döndüremez.
HANS NE DİYECEK BUNA BAKMAM: (İdam isteriz sloganları) Sayın Kılıçdaroğlu, ben buna 'evet' derim diyor, Sayın Bahçeli kanaatini açıkladı, 'evet' dedi. Sayın Yıldırım o da aynı kanaatte. Bu parlamentodan geçip önüme geldiğinde ben de bunu onaylarım. George ne diyecek, Hans ne diyecek ben buna bakmam. Ben Ahmet ne diyecek, Mehmet ne diyecek, Ayşe, Fatma ne diyecek, Rabbim ne diyecek ona bakarım.
Çünkü şehitlerimizin katillerini bizim affetme yetkimiz yok. Bu yolculukta kararlı şekilde neticeye ulaşırız.
TERÖRLE MÜCADELE DE KARARLI GİDİYORUZ: Terörle mücadelede kararlı gidiyoruz.
Son günlerde Güneydoğu'da Tendürek dağlarında, Beslerderesi'nde, Cudi'de, Gabar'da Silahlı Kuvvetlerimiz, polisimiz, korucularımız evvelallah inlerine girdi. Şu anda bunların lider kadrolarını yakalıyor, etkisiz hale getiriyorlar.
SEÇİM AVRUPA'DA MI!
PYD-YPG, BUNLARI DA TEMİZLİYORUZ: Aynı şey Fırat Kalkanı'nda olmadı mı? DEAŞ temizlendi. PYD-YPG bunları da şu anda temizliyoruz.
Şu anda Münbiç'teyiz. Koalisyon güçleriyle görüşmelerimiz devam ediyor Amerika, Rusya ile görüşmeler devam ediyor.
Diyoruz ki buralardan tehdit devam ettikçe bizim çekilmemiz mümkün değil. Şimdi öyle bir cevap verin ki tüm Türkiye, tüm Avrupa, tüm dünya duysun.
Ey dünya, Samsun'dan yükselen bu sesi duy. Ey PKK'sından FETÖ'süne tüm terör örgütleri, Samsun'dan yükselen bu 'evet' sizin sonunuzun işaretidir. 16 Nisan Türkiye için yeni bir başlangıcın adıdır.
'EVET ' AVRUPA'YA EN BÜYÜK CEVAP OLSUN: AK Parti'ye, MHP'ye, BBP'ye, SP'ye, CHP'ye gönül veren kardeşlerim size sesleniyorum;
Gelin Kandil'in isteklerine 16 Nisan'da biz öyle bir ders verelim ki 'evet'le bunlar Avrupa'ya en büyük cevap olsun. Şu anda Kandil, Avrupa ile beraber yürüyor. Avrupa'nın solak partileriyle birlikte yürüyor. Bizim karşımızda kim var? Batı. Bu seçim Avrupa'da mı yapılıyor. Avrupa'nın partilerine, Avrupa'nın parlamenterlerine ne, dert başka. 'Acaba biz Türkiye'nin yürüyüşünü nasıl durdururuz' bunun için çalışıyorlar."
ALEVİ-SUNNİ AYRIMI YAPMADIK
NEYİNİZ EKSİK?: Bu sabah (dün) gelirken 'evet' çadırının kurulduğu bir yere uğradım.
Kendi semtimde. Yanında da 'hayır' çadır var. 'Evet' çadırındakilerle görüştüm. Görüştükten sonra 'Şimdi Samsun'a gidiyorum, bir de 'hayır' çadırına uğrayayım' dedim. Hayır çadırındakilere 'Niçin hayır diyorsunuz, bana şunu söyler misiniz' dedim. Dediler ki 'Biz çağdaş bir Türkiye istiyoruz'. 'Ya şu anda çağdaş bir Türkiye yok mu, neyiniz eksik?' dedim. Yollarınız, köprüleriniz, hızlı tren, okullar, bunlar yok mu? 14 sene önce bunlar var mıydı?
BU SULTANIN ADI VERİLMEZ Mİ?: Söyledikleri lafa bakın, 'Siz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne niye bu adı koydunuz.' Dedim ki 'Çok ayıp. Yavuz Sultan Selim Han'ın padişah olduğu zaman Osmanlı'nın toprağı 18 milyon kilometrekare idi. Böyle bir Devlet-i Aliyye- i Osmaniyye'nin başında olan sultanın adını köprüye koymaktan daha önemli ne olabilir? Ama olaya bakış ne? Bakıyorsun mezhepçilik hemen arkadan geldi, 'Siz Alevilerle Sünnileri ayırıyorsunuz' dediler. Biz bu ülkede Sünni- Alevi ayrımı yapmadık. Eğer böyle bir ayrım varsa Sayın Kılıçdaroğlu'nun kendisi Alevi. İşte bir siyasi partinin başında. Neyi eksik? Ben Dersim katliamını lanetledim. Ama o lanetleyemedi. Sayın Yıldırım Dersim katliamını lanetledi, ama CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu lanetleyemedi. Niye? Lanetlediği zaman bir yerlere dokunacak. Biz samimiyiz.