Yurtdışına giden tek kuruş yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'ndeki Orman Bakanlığı'nın 375 dev eserinin açıldığı törene katıldı. Konuşmasının büyük bölümünü CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ortaya attığı iddialara ayırdı. Kılıçdaroğlu'nun belge olduğunu öne sürdüğü kağıtları yapılan çağrılara rağmen savcılık ve medya ile paylaşmadığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu: Eskiden baraj gibi büyük işleri yabancı firmalar yapardı. Çünkü ülkemizin bu konudaki birikimi sınırlıydı. Biz tüm çalışmalarımızda olduğu gibi altyapı yatırımlarında da yerli bir anlayışı öne çıkardık. Anladın mı Kemal? Ey Kılıçdaroğlu duy, duy. Kulağın var duymazsın, gözün var görmezsin, ağzın dilin var hakkı hakikatı konuşamazsın. Maalesef ülkemizin bunca sorunu arasında bir de ana muhalefetin başındaki zatın hezeyanlarına cevap vermek zorunda kalıyoruz. Ben milletimin karşısına bu tarz konularla çıkmaktan hicap duyuyorum ama karşımdaki zatta utanma, arlanma olmadığı için mecburen bu konulara girmek zorunda kalıyoruz.

SALLAMAYI BIRAK

Kılıçdaroğlu'na dün belge olduğunu öne sürdüğü kağıtları medya ile paylaşması, savcılığa vermesi çağrısında bulunduk. Avukatlara sordum durum ne, henüz böyle bir girişim yok. Madem bu belgeler elinde onları kürsüden sallamayı bırak ve git savcılığa teslim et. Bugüne kadar kürsüden salladığın her kağıt yalan çıktı. Bizim için önemli olan şahsımıza ve ailemize yapılan bu saldırının cevapsız kalmamasıdır. Bahsettiği şahısların hepsi 30 küsür yıllık işadamları. Bu zat önce şahsımın, çocuklarımın, eniştemin dünürümün, eski özel kalem müdürüm diye ifade ettiği o şahsın ki benim özel kalem müdürüm hiçbir zaman olmadı. Sende zerre kadar şahsiyet varsa Mustafa Gündoğan bana ne zaman özel kalem müdürlüğü yapmış ispat et. Az buçuk ticareti bilenler için burada hiçbir sorun yoktur. Bu zatın iddia ettiği gibi yurtdışına giden tek kuruş para yoktur. Bu beş isim, asla o zikrettiği şirkete para göndermiş değil. Tam aksine, mevcut şirketlerini satmaları sebebiyle onlara para geldi, oraya para gitmedi. Partisinin grup toplantısında elindeki bir tomar kağıdı sallayarak 'dekontları bunlar' dedi. Bu ilk değil. Bir ara İsviçre'de hesaplarım olduğunu söyledi. Sonra rezil oldu.
Onun için bu millet ona Çarkçı Kemal diyor. Bu müfterinin o kadar çok yalanı var ki hangi birini anlatalım.

HESAP SORULACAK

Bu partinin vekillerinin başka ülkelere belge bilgi taşıdığını biliyoruz. FETÖ'nün ellerine tutuşturduğu belgeleri yurt dışına götüren bu kişilere hesap sorulacak. Milli duruş sahibi CHP'liler için üzülüyoruz. İnsan mindere çıktığı zaman karşısında dengi bir rakip istiyor. Siyaset için çıkıyorsunuz, karşınızda karikatür tipli birini buluyorsunuz. Milletimiz, eski Türkiye'nin siyaset anlayışının son temsilcisini de en kısa sürede hak ettiği yere gönderecektir.

YENİDEN DAVA AÇACAĞIZ

Bizim de milletimizin de eli bu müfteri zatın yakasında olacaktır. Burada ismi geçen kardeşlerim, eniştem, dünürüm ve diğerleri, üst düzeyden zaten davalarını açacaklar ben de ayrıca tekrar dava açacağım. Kafayı Suriyelilere harcanan paraya takmış. Madem o kadar merak ediyor söyleyelim. Türkiye, Suriyeliler için AFAD eliyle 2,3 milyar dolar, belediye hizmetleri olarak 6 milyar dolar, STK'lar vasıtasıyla 1,2 milyar dolar harcama yapmıştır.
Bunun dışında eğitim ve sağlık hizmetleri sınırsız olmuştur. Suriyelilere sadece kamu, sivil toplum örgütleri yardım etmiyor, asıl büyük yardımı millet yapıyor. Tüm bunları topladığımızda yaklaşık 30 milyar dolarlık bir meblağ çıkıyor. Bu zat Külliye'yi karalamak için altın klozet iddialarına kadar akla ziyan pek çok yalanı diline pelesenk etmişti. Hiçbiri doğru olmadığı ortaya çıkmış olmasına rağmen özür dilemeyi aklından bile geçirmedi.

Taşeron düzenlemesi bu hafta Meclis'te