İzmir'de yaşayan Berrin Aşık, 39 yıl sonra İstanbul'un sayılı zenginlerinden olan ve boğazda villada yaşayan Halim Bükçüoğlu'nun babası olduğunu iddia ederek dava açtı. Bükçüoğlu'nun hastanede yatarken babası olduğunu kendisine söylediğini belirten Aşık, Bükçüoğlu'nun küçüklüğünden beri kendisiyle ilgilendiğini, birlikte çekildikleri fotoğrafları mahkemeye delil olarak verip aralarında DNA testi yapılmasını istedi.
Berrin Aşık'ın Türk filmlerine senaryo çıkartacak iddiası, 1968 yılında İzmir'de yaşayan annesi Rezzan Acül'ün, iki çocuğunu babasına bırakarak Almanya'ya çalışmaya gitmesiyle başladı. Anne Rezzan Acül, Almanya'da çalışırken aynı evin odalarını paylaştığı İstanbul'dan gelen Halim Bükcüoglu ile arkadaş oldu. İddiaya göre bu arkadaşlıkları kısa süre sonra aşka dönüştü. Rezzan Acül Almanya'da hamile iken İstanbul'a ziyarete gelen Halim Bükcüoglu'nu ailesi İstanbul'da bir kızla evlendirdi. Almanya'ya döndüğünde evlendiğini söyleyen Bükcüoglu'nun evlenmesine, evli olduğu için itiraz edemeyen Rezzan Acül, hamile olduğunu söyledi. Kendi eşiyle görüşerek durumu anlatan ve hata yaptığını söyleyen Rezzan Acül, kocasını diğer iki çocuğu gibi doğacak çocuğuna da babalık yapması için ikna etti. Doğumdan sonra Berrin Aşık, diğer kardeşleri gibi İzmir'de yaşayan anneannesinin yanında büyümeye başladı. Halim Bükcüoğlu ise zaman zaman Berrin'in yanına gelip, aile dostu olarak onun maddi ve manevi ihtiyaçlarıyla ilgilenmeye çalıştı.
İlk dava 2001'de açıldı
Yıllar sonra Halim Bükcüoğlu, Almanya'dan dönerek İstanbul'a yerleşti. Berrin Aşık ise İzmir'de büyüyerek evlendi. 2005 yılında Halim Bükcüoğlu, İstanbul'da ameliyat için hastaneye yattı. Berrin Aşık, hastaneye yattığında Halim Bükcüoğlu'nun kendisini çağırdığını söyleyerek o günleri şöyle anlattı: "Beni hastaneye çağırdığında, bana sayısız iyilikleri dokunan bir aile dostunun yanına gitmiştim. Bana 'senin gerçek, biyolojik baban benim' dedi. Dava açmamı ve mahkemeye gelip, kızı olarak beni kabul edeceğini söyleyeceğini söyledi. Ben de 2001 yılında ona karşı babalık davasını açtım. Hastaneden çıktığında beni telefonla aradı. 'Ortalık karışacak' diyerek davamı çekmemi istedi. Ben de davayı takip etmedim ve dava düştü. Sonra yeniden açmak istedim ama öğrenmemden sonra bir yıl geçince tekrar dava açma hakkım kalmadığı için de bir daha dava açmadım" dedi.
Berrin Aşık, avukat Varol Turbay'ın, Anayasa Mahkemesi'nin babalık davalarıyla ilgili 'hak düşürücü süreyi' kaldırdığını belirterek davasını yeniden açabileceğini söylemesiyle 13 sonra yeniden dava açtı.
"Gerçek ortaya çıkacak"
Avukat Varol Turbay, müvekkili Berrin Aşık nezdinde geçmiş yıllarda babalık iddiasında bulunup, davasını öğrenme zamanına bağlı olarak zamanında açtığı iddiasıyla rededilen bütün insanlar için bu süre kısıtlaması kaldırıldığını belirterek, "Anayasa Mahkemesi, bir davayla hak düşürücü süreyi kaldırdı. Bir insanın babalık davası açabilmesine her zaman hakkı olduğunu belirtti. Artık bütün babalık davaları mali sonuçlu yani çocuğa miras hakkı veriyor. Biz de müvekkilimiz için bu davayı açtık ve yasal olarak süre sınırlaması olmadığı için şimdi DNA testine tabu tutulacaklar ve 39 yıl sonra kim kimin gerçek babası ya da değil ortaya çıkacak" dedi.
ALİ EYCE
"Benim babam kim?"
Berrin Aşık, açması mümkün olmayan davayı yeniden açabildiği için mutlu olduğunu belirtirken, "2001 yılından beri, yani 'ben senin babanım' dediğinden beri kafamdaki o şüphe bir türlü gitmedi. Benim gerçek babam kim? Nüfusta baba olarak görünen ama bana babalık yapmayan babam mı, bana amca gibi görünen ve babamdan daha fazla faydası dokunan bu adam mı? Bu benim hayatımda öğrenmek istediğim tek şey. Umarım kanunların verdiği bu hakla bu gerçek ortaya çıkar ve ben de kafamdaki soruyla bu hayattan gitmem" dedi
