Karabük'ün Safranbolu ilçesi, tarihi ve kültürel eserlerini günümüze kadar koruyabilmiş örnek bir kent. Arnavut kaldırımlı sokakları ile samimi ve şirin bir yer olan Safranbolu, büyük bir tepenin ortasına kurulmuş. Eski ahşap Osmanlı evleriyle ünlenen ilçe, özellikle bahar aylarında çok sayıda ziyaretçi çekiyor. Eski Çarşı adı verilen büyük bir çarşıya sahip ve bu bölge turistik açıdan oldukça zengin. Ahşap ve taşın hakim olduğu dokusuyla yüzyıllardır değişmeyen Safranbolu, Karadeniz Bölgesi'nde olmasından dolayı ziyaretçilere doğal güzellik anlamında çok sayıda alternatif sunuyor.
AÇIK HAVA MÜZESİ
Adını, dünyada üretildiği ender yerlerden biri olan Safran bitkisinden alan Safranbolu, adeta bir açık hava müzesi. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Safranbolu, hem tarihi hem doğal güzelliklerine kendisini size hayran bırakacak.
GEZİLECEK YERLERİ
Safranbolu'nun kültürel tarihini gözler önüne seren Kent Tarihi Müzesi, doğal güzelliği ile büyüleyen Tokatlı Kanyonu, ilçeyi dünyaca meşhur kılan Osmanlı mirası evleri, kanyonun iki yakasını birleştiren İncekaya Su Kemeri, tüm kanyonu ayaklar altına seren Kristal Teras, şehir merkezinde görülecek tarihi ve kültürel yerlerden biri olan Cinci Hanı ve Hamamı ile şehre yakın bir konumda farklı bir yer deneyimlemek isteyenler için Bulak Mencilis Mağarası Safranbolu'da başlıca gezilecek yerlerdir.
SAFRANBOLU EVLERİ
Safran bitkisinin dünya üzerinde yetiştiği nadir yerlerden biri olan Safranbolu'nun Türk toplumunun yaşayış biçimini gözler önüne seren tarihi evleri UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de yer alıyor. Sırası ile Hititler, Frigler, dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenler, Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlıların egemenlik kurduğu Safranbolu'dan Homeros, İlyada destanında Paplagonya olarak bahsediyor. Safranbolu'nun Türklerin eline geçmesi, 1196 tarihine rastlıyor. 1423 yılından itibaren Osmanlı'nın bölgeye hakim olduğu görülüyor. Osmanlı buraya, Türkmen göçebeleri yerleştirmeye çalışmış. Bu hamleden sonra şehir Taraklı Borglu veya kısaca Borlu olarak adlandırılmış. 18. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Zağfiran Borlu ismi kullanılmaya başlanmış. 19. yüzyılın son çeyreğine gelindiğinde ise Zağfiran Bolu ismine geçilmiş. Son olarak da Zafranbolu'dan Safranbolu ismine geçilmiş.
İNCEKAYA SU KEMERİ
TOKATLI Kanyonu üzerine yapılan bu altı kemerli yapı, 116 metre uzunluğunda. Sadrazam İzzet Paşa tarafından yaptırılmış olan kemer oldukça görkemli ve Safranbolu seyahatlerinde mutlaka görülmesi önerilir. Kanyondaki bu devasa yapı şehre su getirmek için inşa edilmiş. Kemer, ilçeye 7.5 km uzaklıkta bulunuyor. Dere boyunca uzanan yürüyüş parkuru ise bölgenin muhteşem manzarasını gözler önüne seriyor. Tarihi 17. yüzyıla dayanan bu eser, muhteşem doğa fotoğrafları çekmek isteyenler için Safranbolu'daki en doğru adreslerden biri.
TOKATLI KANYONU
Tokatlı Kanyonu, dünyanın sayılı kanyonlarından. Kanyonun doğal zenginlikleri hala korunuyor. Kanyonun bir ucu Tokatlı Köyü'nde diğer ucu ise Gümüş Eski Çarşı'da bulunuyor. 9 kilometre uzunluğunda yürüyüş parkuru olan Tokatlı Kanyonu manzaranın keyfini yürüyüşle çıkarmak için oldukça iyi bir tercih. Yaklaşık iki saat süren bu yürüyüşten sonra paintball oynayabilir ya da at binebilirsiniz. Tokatlı Kanyonu'nda kamp ve piknik de yapabilirsiniz.
KENT TARİHİ MÜZESİ
OSMANLI'NIN son dönemleri olan 1904-1906 yıllarında Safranbolu Tepesi'ne inşa edilen Hükümet Konağı, 1976 yılına kadar kaymakamlık olarak kullanılmış. Yangın sonrası kullanılamaz hale gelen bina Kültür Bakanlığı tarafından 2006 yılında restore edilmiş. Restorasyonun ardından Kent Tarih Müzesi olarak kullanılmaya başlanan bina kentin kültürel ve tarihi zenginliğini gösterebilmek için açılmış. Osmanlı döneminden kalma eserlerle birlikte müzede çok sayıda Cumhuriyet Dönemi'nden kalma eser de bulunuyor.
KRİSTAL TERAS
TOKATLI Kanyonu üzerinde yerden 80 metre yükseklikte ve 11 metre genişliğinde yapılan Kristal Teras, Safranbolu turizmine katkıda bulunmak amacıyla yaptırılmış. 75 ton ağırlığı taşıyabilen cam seyir terasın yapısı oldukça güvenli. Her biri 750 kilogram taşıyabilecek kapasiteye sahip gözenekler, 3 santimetre kalınlığında 3 parça camdan oluşur. Yaklaşık 400 kişiyi taşıma kapasitesine sahip 100 metrekareden oluşan terasa bir seferde sadece 30 kişi alınıyor. Teras, muhteşem kanyon manzarasının seyredilebildiği en güzel nokta olma özelliğini taşıyor.
CİNCİ HANI VE HAMAMI
CİNCİ Hanı ve Hamamı, Osmanlı İmparatorluğu padişahlarından Sultan İbrahim döneminde Kazasker Hüseyin Efendi, yani Cinci Hoca tarafından yaptırılmış. 63 odaya sahip olan han restore edildikten sonra otele dönüştürülmüş. Han Ağası Odası, hanın en büyük odası. Diğer odalardan daha yüksek olan bu oda, hanın giriş kapısının üzerinde. Cinci Hamamı, Safranbolu'da Çeşme Mahallesi'nde. Han ile aynı tarihte yaptırılan hamamda kadın ve erkeklere ait iki bölüm bulunuyor. Halk arasında 'Yeni Hamam' olarak bilinen hamamın adı turistlerin ilgisini de çekmesi için Cinci Hamam'a dönüştürülmüş.
BULAK MENCİLİS MAĞARASI
SAFRANBOLU'YA 8 kilometre uzaklıktaki Bulak Köyü'nde bulunan mağaranın yalnızca ilk 400 metresi ziyarete açık. Ülkemizin 4. büyük mağarası olan mağaranın içinde dikitler, sarkıtlar, travertenler, göletler ve yer altı su kaynağı bulunur. Mağaraya ilk girdiğinizde ana galeri, büyüleyici görüntüsüyle karşınıza çıkıyor. Mağaranın ilerleyen bölümlerinde yer alan su kaynağı, yer yer 10-15 metrelik yükseklikten düşerek şelale oluşturduktan sonra yer altına sızıyor. Daha sonra bu su, birinci giriş ağzının bulunduğu noktada tekrar yüzeye çıkarak, Mencilis Kaynağı çıkış ağzını oluşturuyor.
NE YENİR?
Safranbolu yemekleri tarihi yapıları kadar zengin. Kentin mutfak kültürüne baktığınızda hamur işleri ve tatlıların ağırlıkta olduğunu görüyorsunuz. En meşhur yemeklerinin başında, Cevizli Keşli Yayım gelir. İsmi farklı gelmesin aslında bildiğimiz erişte. Fakat Safranbolu'da yapılan erişteye bol tereyağı, keş peyniri ve ceviz eşlik eder. Muska şeklinde yapılan Peruhi ise bir çeşit mantı aslında. Peruhi'de kıyma yerine süzme yoğurt kullanılıyor. Yani içi yoğurtlu bir tür mantı Peruhi. Üzerine tereyağı, bolca nane ve pul biber serpilerek servis ediliyor. Mayalı hamurdan yapılan Bükme yine Safranbolu'da ilk akla gelen lezzetlerden. Kapalı pideyi andıran Bükme'nin içine mevsimine göre pazı ya da ıspanak konulur, kavrulmuş kıyma ve soğan eklenir.
Uzun Pakla Fasülye, Safranbolu'da mutlaka karşılaşacağınız lezzetlerden biri. Fasülyenin ismi burada "Pakla" olarak söyleniyor. Uçları ve kılçıkları temizlenen fasülyeler haşlanıp, bolca tereyağı ve tuz ilave edilerek servis ediliyor. Tatlı olarak da Safralı zerde ve safranlı lokum yemeden dönmemeniz gereken lezzetlerden.
NASIL GİDİLİR?
Karabük'ün en büyük ilçesi olan Safranbolu'ya uçakla gitmek için Kastamonu Havaalanı'nı kullanmak gerekiyor. Nitekim havaalanı bulunmayan Karabük'e en yakın havaalanı Kastamonu'da. Kastamonu Havaalanı'nda indikten sonra otobüs ile Karabük'e gidebilirsiniz. Gün içinde birçok otobüs Kastamonu'dan Karabük'e sefer yapıyor. İzmir-Safranbolu arasındaki uzaklık 775 kilometre. İzmir'den Safranbolu'ya özel aracınızla en hızlı ulaşım güzergahı İzmir-İstanbul Otoyolunu kullanarak Akhisar, Balıkesir, Bursa, Gebze üzerinden TEM Otoyolu'nu takip ederek Gerede ve Karabük yolunu izlemek. İki nokta arasındaki yolculuk yaklaşık 7 saat 30 dakika sürüyor.
AYŞEN ALPTÜZÜN