Türkiye'deki vakıf üniversiteleri arasında ise 9'uncu sırada bulunan İzmir Ekonomi, dünya genelinde de 601-800 aralığında gösterilerek uluslararası alanda tanınmış birçok saygın üniversitenin önünde yer aldı. Öğrencilerine sunduğu fiziksel, sosyal ve teknolojik imkanları sürekli geliştiren, akademisyen kadrosunu güçlendiren ve eğitim içeriklerini çağın gerekleri doğrultusunda güncelleyen İEÜ, son yıllarda attığı stratejik adımların karşılığını, ulusal ve uluslararası başarılara ulaşarak aldı. Times Higher Education tarafından açıklanan 'Dünya Üniversiteleri 2025 Etki Sıralaması'nda, Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda belirlenen '17 dünya sorunu' ile ilgili çalışmalar değerlendirildi. Üniversitelerin araştırma, yönetim, sosyal yardım ve öğretim düzeyleri ile toplumsal, çevre ve sosyal gelişme üzerindeki etkileri ölçüldü. İzmir Ekonomi Üniversitesi, genel sıralamanın yanı sıra 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği' ve 'İklim Eylemi' kategorilerinde 201-300 aralığında; 'Eşitsizliklerin Azaltılması' ve 'Amaçlar İçin Ortaklıklar' kategorilerinde ise 301-400 aralığında gösterilerek büyük başarıya imza attı.
DÜNYAYA AÇILAN KAPI
İzmir Ekonomi Üniversitesi, Türkiye'deki 200 üniversitede eğitim gören 51 bin 597 öğrencinin katılımıyla Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı (ÜNİAR) tarafından gerçekleştirilen memnuniyet araştırmasında da Ege'deki vakıf üniversiteleri arasında zirvede yer aldı. Türkiye'deki vakıf üniversitelerine yönelik genel memnuniyet sıralamasında ilk 10'a girmeyi başaran İEÜ, Ege'de ise tüm vakıf üniversitelerini geride bırakarak birinci oldu. İzmir Ekonomi, genel olarak da 'A' düzeyinde başarıyla derecelendirildi. Ege Bölgesi'nin ilk vakıf üniversitesi olarak eğitim hayatında 24 yılı geride bırakan İEÜ, 60'dan fazla ülkeye açılan başarılı mezunlarıyla da fark yarattı. Yurt dışında kendi işini kuran ya da uluslararası şirketlerin gözdesi olan 500'ü aşkın İEÜ mezunu, yurt dışında Türkiye'yi en iyi şekilde temsil ederek küresel çapta değer oluşturdu.
Türkiye'de, üniversite-şehir bütünleşmesinin ilk modeli olan Kampüsİzmir'i oluşturan İzmir Ekonomi Üniversitesi, öğrencilerini 'kesintisiz burs', 'garantili staj', 'küresel bağlantı' ve 'referanslı iş' olmak üzere 4 temel başlıkta destekliyor. İzmir Ticaret Odası'nın gücünü arkasına alan İEÜ, 'Garantili staj' projesi sayesinde öğrencilerine; kendilerine en uygun ve nitelikli firmalarda staj yapma, bu sayede iş yaşamını tanıma fırsatı sağlıyor. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve İEÜ Mütevelli Heyet Başkanı Mahmut Özgener, Türkiye genelinde etkinliğini artıran, başarılı öğrencilerin tercih ettiği, vizyoner bir üniversite olarak yola devam ettiklerini söyledi. Güzelbahçe'de inşa edilecek yeni kampüsün ilk etabını 2026 yılının temmuz ayında tamamlamayı hedeflediklerini dile getiren Özgener, "İzmir'e dünya çapında, çevreci ve son teknolojiye sahip bir eğitim üssü kazandırmak hedefiyle Güzelbahçe'de inşa ettiğimiz yeni kampüsümüzün yapımında kısa sürede çok önemli yol kat ettik. Projemizin birinci etabı tamamlandığında, 2.2 milyar TL değerindeki yatırımı hayata geçirmiş olacağız" diye konuştu. Üniversite olarak, tüm paydaşların görüşlerini dinleyerek 2025-2028 dönemini kapsayan bir statejik plan hazırladıklarını ifade eden Özgener, "Gençlerimizin öğrenme süreçlerini kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla, yapay zeka desteğiyle hazırlanan EcoPost, EcoPlan, EkoBot ve GCRIS Akıllı Sohbet Robotu ile dijital dönüşümde büyük mesafe kat ettiğimizi gösterdik" ifadelerini kullandı.
İzmir Ticaret Odası'nın gücünü arkasına alan İEÜ, 'Garantili staj' projesi sayesinde öğrencilerine; kendilerine en uygun ve nitelikli firmalarda staj yapma, bu sayede iş yaşamını tanıma fırsatı sağlıyor.
'AKADEMİK KADROMUZLA DURMAKSIZIN ÇALIŞIYORUZ'
İEÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Hakan Abacıoğlu ise, üniversite olarak başarı ivmesini sürekli artırdıklarını söyleyerek, bu tabloyu daha da geliştirmek için çalışmalarını aralıksız sürdüreceklerini belirtti. Prof. Dr. Abacıoğlu, elde edilen başarılarda üniversitenin vizyonu, eğitim kalitesi ve öğrenci odaklı yaklaşımının belirleyici olduğunu ifade etti. Eğitim kalitesini belgelemeye, altyapının ulusal ve uluslararası akademik standartlara uygunluğunu kanıtlamaya büyük önem verdiklerini söyleyen Prof. Dr. Abacıoğlu, "Bu hedefe ulaşmanın en somut yolu, akredite olan bölüm sayısını artırmak. Bugün geldiğimiz noktada, lisans programlarımızın yüzde 57'si, akreditasyon süreçlerini başarıyla tamamlamış durumda. Türkiye genelinde akreditasyon ortalamasının yüzde 15,7 olduğunu düşündüğümüzde, çok yüksek bir seviyede olduğumuzu görüyoruz. Üniversitemizin adını küresel platformlarda daha güçlü bir şekilde duyurmak için akademik kadromuzla birlikte durmaksızın çalışıyoruz. Sadece bugünü değil, geleceği de inşa etmeye kararlıyız. Bilimsel üretimimize, topluma katkı sağlayan projelerimize hız kesmeden devam edeceğiz. TÜBİTAK desteğiyle kurulan teknogirişim şirketi sayısında İzmir'de ikinci, Türkiye'de de 12'nci sıradayız" diye konuştu.
