BİLİM insanlarının orta yaşta düzenli olarak kahve içen kadınların daha sağlıklı yaşlanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu ortaya koymasının ardından, geçen hafta dünya genelindeki kahve tutkunları adeta zafer kazandı. Amerikan Beslenme Derneği'nin yıllık toplantısında sunulan analizler, günde ortalama üç küçük fincan kafeinli kahve tüketen kadınların, 30 yıllık takip süresi boyunca hem fiziksel olarak daha aktif kaldığını hem de ileri yaşlarda kronik hastalıklar veya bilişsel sorunlar yaşama risklerinin daha düşük olduğunu gösterdi.
OLUMLU ETKİLERİ DAHA FAZLA
ÇALIŞMANIN yazarlarından biri olan ve Toronto Üniversitesi'nde beslenme bilimi profesörü olarak görev yapan Sara Mahdavi, "Bu sonuçlar henüz ön çalışma niteliğinde olsa da, küçük ve istikrarlı alışkanlıkların uzun vadede sağlığı şekillendirebileceğine işaret ediyor" dedi. Önceki araştırmalar da kahve tüketiminin tip 2 diyabetten bağırsak kanserine kadar pek çok hastalığın riskini azaltabileceğini ortaya koymuştu. Fredholm verdiği demeçte, "Aşırıya kaçılmadığı sürece kahvenin olumlu etkileri, olumsuz etkilerinden daha ağır basıyor" dedi. ABD'deki Tulane Üniversitesi Obezite Araştırma Merkezi Direktörü Dr. Lu Qi ise verdiği bir demeçte, "Kahve antioksidan bileşenler içerir ve aynı zamanda kan dolaşımını uyararak iltihaplanmayı azaltabilir" dedi. Bu etkilerin bir kısmı, kafeinin vücutta yorgunluk hissine yol açan adenozin adlı molekülü etkisiz hale getirmesinden de kaynaklanıyor olabilir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ - WHO) yıllarca kahvenin kansere neden olabileceğini düşündü. Ancak, binden fazla çalışmayı inceledikten sonra, 2016 yılında kahvenin kanserojen olduğunu gösteren yeterli kanıt olmadığı sonucuna vardı. Ancak o dönemde DSÖ, yüksek sıcaklıkların yemek borusu kanseri riskini artırabileceği gerekçesiyle insanları çok sıcak kahve ya da diğer içecekleri içmemeleri konusunda uyarmıştı.

