Piyasalar kontrolünü yitirmiş durumda
Gerçekten kısa metrajlı bu filmi geçen yıl sürekli seyrettirmişlerdi. Bir ay ABD istihdam verileri iyi çıktığında, yani tarım dışı istihdamda artış ve işsizlik başvurularında azalma olduğunda "istihdam piyasasında düzelme var, bu durumda FED çıkışa başlayabilir" argümanı öne sürülerek satışlar geldi, hisse senetleri düştü, tahvil faiz oranları yükseldi. Tersi durumda da borsa coştu, tahvil faizleri geriledi.
DEĞİŞEN FAKTÖRLER
2014'ün ilk haftalarında da değişen bir şey görünmüyor piyasa aktörleri ve piyasa yorumcuları nezdinde. Oysa piyasaları etkileyen faktörlerde değişmeler var. Birincisi iç siyasi gelişmeler. Yabancı yatırımcıların ilk sıraya koyduğu bu unsur içeride pek dikkate alınmak istenmiyor. İkincisi, tahvil faizlerinde direnç oluştu. İyi mali performansa ve verilere rağmen iki hanelerden sadece 9.5'lara iniyor. Daha aşağı gelmiyor Mayıs sonlarından bu yana. Üçüncüsü, enflasyon yükseldi. Vergi ayarlamaları, artan kurlar ve enerji maliyetleri yüzünden yüksek seviyedeki eşik değeri aşması zor görünüyor. Dördüncüsü, TL'den dolara ve euroya geçiş var. Yani para ikamesi başladı TL pozisyonundakiler için. Beşincisi, FED çıkışa başladı, bir anda "Pardon ben çıkışa erken başlamışım aslında benim istihdam piyasam yeterince düzelmemiş" mi diyecek. Toplantı yaptığı aylarda tahvil alım miktarını azaltacak. Zaten ABD 10 yıllık tahvillerindeki belirgin sıçrama da destekliyor tezimizi.
Borsadaki yüksek oranlı yabancı payı piyasaları iyi okumamızı engelliyor. Biraz açayım ne demek istediğimi...
DAR BANTTA ZİKZAKLAR
Borsanın oldukça ilginç seyri göze çarpıyor. Bernanke'nin ortalığı karıştıran konuşmasına kadar BİST 100 91.819 kapanış ile zirve yapmış, hızlı düşüşün ardından 14 Haziran'a kadar 80-75 bin bandında dalgalanmış. Sonra 21 Ağustos'a kadar 75-70 bin bandında zikzaklar çizmiş... Ağustos'un son haftasından 17 Aralık tarihlerine 78-67 bin bandında ve o tarihten bugüne de 70-62 bin bandında gidip gelmiş. Dikkat ederseniz yabancılar "kitle psikolojisi yaratmadan temkinli bir şekilde çıkış yapıyor. Sert düşüşlerin hemen akabinde tepki alımları ile biraz yukarı taşıyorlar sonra pozisyonlarını azaltmayı tercih ediyorlar. Aksi takdirde zararları büyüyecek. Lütfen bu tabloya dikkat ediniz.
Son olarak 2014 yılında piyasalara yön verecek olan ekonomik faktörlere de kısaca değinelim...
Olmazsa olmaz koşul, Merkez Bankası'nın iç ve dış talep dengelemesine devam etmesidir. Yani, iç talebi baskılanırken, dış talebin büyümenin lokomotif görevi yapması gerekiyor. Aksi takdirde cari açık düşmez. Yüksek cari açık ise bir taraftan hem kurlarda hem de TL faiz oranlarında yukarı doğru baskı oluştururken diğer taraftan risk algısındaki bozulmadan dolayı borsayı olumsuz etkiler.
İkinci kritik koşul mali disiplinin sürdürülmesi... Malum bir buçuk yıl içinde 3 seçim yapılanacağından ve aynı zamanda Merkez Bankası'nın daha etkin para politikaları için geniş hareket alanına ihtiyaç duyacağından mali disiplin hayati önem taşıyor. Eğer mali cephedeki nominal çapa da gevşerse piyasalar için 2014'de kayıp yıl olur.
Sözün özü kontrolden çıkmış olan piyasalar bilimsel zemin dışında bir aşağı bir yukarı doğru savruluyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.