Erkin Usman

Taşları bağlamışlar, köpekleri salmışlar

İzmir sokaklarında, bulvarlarında köpeklerin saltanatı var. Vapur iskelelerini işgal ettiler. Son zamanlarda özellikle sürüler halinde yeni adı ile Swiss Hotel, yani B.Efes'in çevresinde turluyorlar. Gelene geçene, bu arada özellikle ürkek turistlere sarkıyorlar.
Biraz direnenlere karşı hücuma geçip ısırmaya başlyorlar.
* * *
Metin Gökalp, eski bir futbolcu, bugünlerin de popüler spar yazarı.
Yakışıkılı bir delikanlıdır Metin.
Yeşil sahalardan da kopmuş değil.
Önceki gecelerin birinde Metin üç köpeğin saldırısına uğradı.
Metin Gökalp'ı, sağdan, soldan ve arkadan gelen bu saldırılardan kankası Cüneyt Müdüroğlu kurtardı.
Cüneyt sopayı kaptı, azgın köpeklerin beline beline vurdu. Sonra köpeklerden biri yere yatıp pes etti.
Saldırıyı sürdüren köpeğin birini de Metin yerden kaptığı taşla kaçırttı. Son köpek de sopaya teslim oldu. Metin'in de tedavisine başlandı.
Delikanlımız bir müddet iğne yiyecek.
* * *
Bu köpekler spor yazarlarını seçiyorlar galiba...
Bir süre önce de Gürkan Ertaç, Karşıyaka İskelesi önünde sabah saatleri, tam tan yeri ağarırken, beş köpeğin saldırısına uğramıştı. İzmir'in bu duayen spor yazarı, oradaki gevrekçi sopayla yetişmese ya kan kaybından, ya da heyecandan göçüp gidebilirdi belki de. Hayvanları seviyoruz, hayvanseverlere de saygımız var ama köpeğin en güzeli tasmasıyla gezdirilendir ve belediyeler başıboş köpeklernden insanları korumanın görevleri olduğunu bilmelidir. Köpekleri aşılamak ve kulağına bir küpe takmakla iş bitmiyor.
hayattan
Tıp Çalıştayı'ndan

Geçen hafta İzmir'de harika bir organizasyon gerçekleşti.
Tıp Çalıştayı.
Türkiye çapında 32 fakülteden 300'den fazla genç doktor bir araya geldi.
Geleceğin ünlü uzmanları, profesörleri, hocaları...
Hem geleceğe yönelik önemli bilgi iletişiminde bulundular, hem birbirlerini tanıdılar, hem ünlü uzmanlardan çeşitli konularda bilgi edindiler.
* * *
Birçok önemli sağlık sorunu ameliyat masasına yatırıldı.
Tıptaki son gelişmeler ve deneyimler ele alındı.
Yani... Türkiye'nin sağlık sisteminin iyileşmesi anlamında önemli bir adım. Çünkü bu gençler Türkiye'nin dört bir yanında hizmet verecekler, sağlık dağıtacaklar.
Elbette Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin büyük katkısı vardı.
Ancak 'İzmir çağdaşlığın merkezi' değerlendirmesini bir kez daha gözler önüne seren bu toplantının gerçekleşmesini sağlayan iki önemli isim vardı, Ürdün Fahri Başkonsolosu işadamı Ömer Kaplan ve İzmir Konak'ın başarılı Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan.
'İzmir sevgisi'ni taçlandıran bu Türkiye'nin ilk Tıp Çalıştayı'nın İzmir'de gerçekleşmesi için büyük çaba sarfettiler, gençlere maddi-manevi destek verdiler.
* * *
Bir çok yöneticinin 'Rabbena, hep bana' dediği, siyaset kurumunun da bu anlamda zafiyete uğradığı bir süreçte gençlerin kendilerine destek veren, umut dağıtan, ön açan iki önemli isme 'alkışlı desteği' Türkiye'de kurumların itibarının güçlenmesi konusunda umut veren bir tabloydu.
Genç doktorlar bunun altını çizdi. Kimileri şov yaparken, Kaplan ve Tartan, İzmir adına yine bir güzelliğe imza attılar.
kentten
Amca İzmir'e geliyor

Efsane topluluk Grup Gündoğarken'in solisti "Amca" lakaplı İlhan Şeşen, Tarihi Havagazı Fabrikası'ndaki konseri için İzmir'e geliyor.
Cem Adrian konserinin iptali sonrası etkinliklere destek olmak için "Gönülçelen" dizisindeki yoğun çekim programından fedakarlık yaparak kentimize gelecek olan Şeşen, izleyicilere unutulmaz bir nostalji gecesi yaşatacak. Konser davetiyeleri kitabevlerinde ve Biletix'den temin edilebilir.
* * *
İlhan Şeşen, Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra 10 yıl serbest avukat olarak çalıştı. 1968'de dans müziği orkestralarında şarkıcılık yaparak müziğe başladı ve aynı yıl gitar çalmayı öğrendi. 1971 yılında "Kavga" isimli bir kırkbeşlik plak çıkarttı. 1983 yılında avukatlık mesleğini bırakarak, yeğenleri Gökhan ve Burhan Şeşen ile beraber Grup Gündoğarken'i kurdu. İkinci solo albümü "Neler Oluyor Bize" de yer alan şarkıları hala aillerde olan Şeşen'in yayınlanmış 6 albümü bulunuyor
küpe
İhtiyarlık gençliğin bütün zevklerini ölüm tehdidi ile yasak eden bir zorbadır.
Aristo
fıkra
Bebek

Ev ödevini yapmaya çalışan İpek, bir türlü susmak bilmeyen üç aylık kardeşini göstererek:
"Anneciğim, bizim bebek cennetten geldi, demiştin, değil mi?"
"Evet yavrum..."
"Oradan neden kovduklarını şimdi anlıyorum."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.