Demokrat Parti'de yolun sonu
Ben bu köşeden, Hüsamettin Cİndoruk'u DP'nin başına getirmeye çalışan delegelere birçok kez uyarı yaptım. Ne dedim? Şunu: Cindoruk bir parti tasfiye memurudur. DP'ye ancak bu partiyi gömmek için gelir. Ayrıca, Cindoruk'u bu işe zorlayan Süleyman Demirel'le ilgili de uyardığımı hatırlıyorum.
Dediğim şuydu: Demirel siyaset filan yapmak istemiyor. DP'yi ele geçirmekte tek bir amacı var: Mehmet Haberal'ı cezaevinden çıkartmak. Zira Demirel'in Mehmet Haberal'a büyük bir vefa borcu var. Haberal, Demirel'in kardeşlerinin yolsuzluk ve hortumlama davalarında başlarının selamete ermesi için yüksek yargıda pek büyük yardımlarda bulunmuştu. İki 80'lik, sağlık sorunları yaşayan ve üstelik son seçimlerde oylarını CHP'ye vermiş ihtiyarın, ahir ömürlerinde, böyle meşakkatli bir işe bulaşmalarının başkaca bir sebebi yok. Keşke olsaydı. Keşke bir vakitlerin iyi politikacıları olan bu insanlar, gerçekten siyaset yapmak için tekrar ortaya çıksalardı. Demirel ve Cindoruk, keşke Türk siyasetinde bir De Gol veya bir Karamanlis rolü oynasaydı. Ama hayır, en başından niyetler başkaydı.
***
Bugün DP'nin oyu yüzde 1.5'la 2 arasında bir yerde. Hüzün verici bir durumdur ama maalesef böyle. Bu durumda DP delegelerinin oturup basiretlerinin nasıl bağlandığını bir düşünmeleri lazım. Demirel'e, "Biz senden namaz abdest imamı istedik, sen bize cenaze imamı veriyorsun" diyen Ispartalı delege haklı çıktı. Aslında DP'nin önümüzdeki seçimlerde büyük şansı vardı.
Çünkü 29 Mart mahalli seçimlerde yüzde 4 oy almıştı. Ve bu oyu da Türkiye'nin her tarafından alarak bir Türkiye partisi olduğunu göstermişti. DP'liler işin sırrını anlayamadılar. İşin sırrı, DP'nin başındaki genç genel başkandaydı. Süleyman Soylu Türkiye'yi karış karış dolaştı. Parti tabanını yeniden ayağa kaldırdı. DP'yi siyasi denklemin içine soktu. Eminim Süleyman Soylu partinin başında kalsaydı, DP bugün barajı zorlayan bir güce erişecekti.
Şu tablo ilginç değil mi? DP'ye yüzde 4 oy aldıran genel başkan partiden atıldı. Sonra bir genel başkan adayı Has Parti'ye gitti. Cindoruk-Demirel ikilisinin DP'ye genel başkan yapmak istedikleri Süheyl Batum şimdi CHP'de.
***
Şimdi yeni şeyler duyuyoruz. Bugün Gazetesi'nden Seda Şimsek yazdı haberi. Demirel ve Cindoruk, Tansu Çiller'e Hasan Ekinci vasıtasıyla haber göndermişler, "Gelsin, Ocak'ta kongre yapalım, partiyi teslim alsın" demişler. Oysa aynı Demirel, aylar önce bu teklifi götüren birine, "İkinci kez böğrüme hançer sokturtmam kardeşim" diyordu. Şimdi durum değişti. Amaçladıkları işleri yapamadılar, Haberal'ı içeriden çıkartamadılar, partiyi erittiler. Partinin malı mülkü de halledildi, şimdi DP bu iki ihtiyar için taşınması mümkün olmayan bir yüktür. O her zaman nefret ettikleri, kuyusunu kazdıkları Tansu Çiller'den şefaat diliyorlar.
Emriniz olur ihtiyarlar, Tansu Çiller cenaze levazımatçısı ya, koşup gelecek!
Çiller sizin ancak cenazenize gelir; o da belki...
Dediğim şuydu: Demirel siyaset filan yapmak istemiyor. DP'yi ele geçirmekte tek bir amacı var: Mehmet Haberal'ı cezaevinden çıkartmak. Zira Demirel'in Mehmet Haberal'a büyük bir vefa borcu var. Haberal, Demirel'in kardeşlerinin yolsuzluk ve hortumlama davalarında başlarının selamete ermesi için yüksek yargıda pek büyük yardımlarda bulunmuştu. İki 80'lik, sağlık sorunları yaşayan ve üstelik son seçimlerde oylarını CHP'ye vermiş ihtiyarın, ahir ömürlerinde, böyle meşakkatli bir işe bulaşmalarının başkaca bir sebebi yok. Keşke olsaydı. Keşke bir vakitlerin iyi politikacıları olan bu insanlar, gerçekten siyaset yapmak için tekrar ortaya çıksalardı. Demirel ve Cindoruk, keşke Türk siyasetinde bir De Gol veya bir Karamanlis rolü oynasaydı. Ama hayır, en başından niyetler başkaydı.
***
Bugün DP'nin oyu yüzde 1.5'la 2 arasında bir yerde. Hüzün verici bir durumdur ama maalesef böyle. Bu durumda DP delegelerinin oturup basiretlerinin nasıl bağlandığını bir düşünmeleri lazım. Demirel'e, "Biz senden namaz abdest imamı istedik, sen bize cenaze imamı veriyorsun" diyen Ispartalı delege haklı çıktı. Aslında DP'nin önümüzdeki seçimlerde büyük şansı vardı.
Çünkü 29 Mart mahalli seçimlerde yüzde 4 oy almıştı. Ve bu oyu da Türkiye'nin her tarafından alarak bir Türkiye partisi olduğunu göstermişti. DP'liler işin sırrını anlayamadılar. İşin sırrı, DP'nin başındaki genç genel başkandaydı. Süleyman Soylu Türkiye'yi karış karış dolaştı. Parti tabanını yeniden ayağa kaldırdı. DP'yi siyasi denklemin içine soktu. Eminim Süleyman Soylu partinin başında kalsaydı, DP bugün barajı zorlayan bir güce erişecekti.
Şu tablo ilginç değil mi? DP'ye yüzde 4 oy aldıran genel başkan partiden atıldı. Sonra bir genel başkan adayı Has Parti'ye gitti. Cindoruk-Demirel ikilisinin DP'ye genel başkan yapmak istedikleri Süheyl Batum şimdi CHP'de.
***
Şimdi yeni şeyler duyuyoruz. Bugün Gazetesi'nden Seda Şimsek yazdı haberi. Demirel ve Cindoruk, Tansu Çiller'e Hasan Ekinci vasıtasıyla haber göndermişler, "Gelsin, Ocak'ta kongre yapalım, partiyi teslim alsın" demişler. Oysa aynı Demirel, aylar önce bu teklifi götüren birine, "İkinci kez böğrüme hançer sokturtmam kardeşim" diyordu. Şimdi durum değişti. Amaçladıkları işleri yapamadılar, Haberal'ı içeriden çıkartamadılar, partiyi erittiler. Partinin malı mülkü de halledildi, şimdi DP bu iki ihtiyar için taşınması mümkün olmayan bir yüktür. O her zaman nefret ettikleri, kuyusunu kazdıkları Tansu Çiller'den şefaat diliyorlar.
Emriniz olur ihtiyarlar, Tansu Çiller cenaze levazımatçısı ya, koşup gelecek!
Çiller sizin ancak cenazenize gelir; o da belki...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.