Hüseyin Kocabıyık

Başbakan Erdoğan'lı İzmir birbirini anlamalı (4)

Başbakan Erdoğan'la bazı İzmirliler arasında manasız bir psikolojik duvar var. Bu duvar öylesine iğreti duran bir duvar ki, manasızlığını anlatmak için 4 yazı yazdım ama 14 makale daha yazabilirim. Bu yazıları bir yandaş yazar gayretiyle yazmadım elbette. Dile getirdiğim argümanların hepsi İzmir ve Tayip Erdoğan olgusundan türeyen gerçeklere dayanıyor.
"Erdoğan gerçek bir milliyetçidir" dedim; "Erdoğan geniş kitleleri doğru laiklik yönünde merkeze taşıyor" dedim; "Erdoğan Türkiye'yi dışa açıyor ve güçlü bir ülke haline getiriyor" dedim. Bu iddialarımın hepsini anlamlı gerekçelerle temellendirdim. Bugün İzmir-Erdoğan arasındaki ilişkiye dair empoze edilen yanlış fikirlerin geçerliliği olmadığını ortaya koyan son yazıyı yazıyorum.
***
İzmirliler hiç düşündüler mi bilmiyorum, çok partili hayata geçtikten sonra, merhum Menderes hariç, iktidara gelen Başbakanların hiçbiri İzmir'e verdikleri sözleri eksiksiz yerine getirmemişler. Araştırdım, sadece Başbakan Erdoğan, İzmir'e yaptığı taahhütlerin neredeyse tamamını yerine getirmiş. Bunları sıralayalım:
1- Çevre otoyolunun temeli 1981'de atılmış ve değişen iktidarlar boyunca öylece kalmış. Ak Parti Hükümeti bu büyük yatırımın yüzde 60'nı tamamladı.
2- Adnan Menderes Havalimanı'nın yenilenmesi, genişletilmesi yine Ak Parti'nin gerçekleştirdiği icraatlardan.
3- İzmir'in doğalgaza kavuşması yine Ak Parti döneminde gerçekleşti.
4- Limanın özelleştirmesi yapıldı ancak Danıştay tarafından iptal edildi.
5- Körfez yolu 11 milyar dolara ihale edildi ki, İzmir'in kaderini değiştirecek projelerden birisidir.
6- Beydağı Barajı İzmir için hayati öneme sahip bir yatırım, bu tamamlandı.
7- Ak Parti iktidara geldiğinde İzmir'de 5 üniversite vardı; şimdi şehir 9 üniversiteye sahip.
***
Bu tablodan çıkan gerçek şu: Ak Parti ve Başbakan Erdoğan İzmir'e verdiği sözlerin hepsini yerine getirmiş. İzmir'in problemi yerel yönetimden kaynaklanıyor. İzmir'in halkına arsenikli su içiren bir yerel yönetimi var. İzmir'in metrosunu yılan hikayesine çeviren bir yerel yönetim anlayışı var. İzmir'deki yerel yönetim bu şehir için bir iç enerji üretemiyor ve İzmir giderek kötüye gidiyor, geriliyor. Öyle sanıyorum ki, bir kısım İzmirli yerel yönetim başarısızlığının şehir üzerinde yarattığı basıncı yapay ve haksız bir Tayyip Erdoğan anti- patisine kanalize ediyorlar.
Başbakan Erdoğan ile bazı İzmirliler arasındaki iletişim sorunu işte böylesine haksız, yersiz ve temelsiz nedenlere dayanıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.