Hangi CHP?
Çünkü bugünkü CHP, tüm ironik, hatta komik yanlarıyla tam bir inceleme konusu. Aslında CHP hakkında iyi bir şeyler yazmak için kendini paralayan birisiyim ben. Bin kere söyledim, sağlıklı ve güçlü bir CHP demek, kalitesi yüksek bir demokrasi demektir. O nedenle sorumlu bir yazarın durup dururken CHP aleyhine laf ebeliği yapmasının hiçbir saygıdeğer tarafı yok. Ancak, karşımızda öyle bir CHP ve öyle bir lider profili var ki, bu sefer de bu kadar pozitif anlam yüklediğimiz bir parti hakkında bir şey yazmamak kamuoyuna saygısızlıktır.
***
Önce CHP'deki savrukluktan örnekler verelim. Daha birkaç gün önce CHP'nin yeni Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır'da bir açıklama yaptı. Dediği şuydu: "CHP hakikatleri araştırma komisyonu kuracak." Bu açıklamayı duyar duymaz çok şaşırdım, zira bu öneri bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın teklifiydi. Ardından, bu kez bir başka Genel Başkan Yardımcısı Suheyl Batum seslendi kamuoyuna. Dediği mealen şuydu: "Ergenekon sanıklarını gerekirse meclise taşıyacağız."
Bunlar son bir hafta içinde gözümüzün önünde yaşandı. Şimdi Atilla İlhan gibi sormak gerekmez mi, "hangi CHP?" diye. Sezgin Tanrıkulu'nun CHP'si mi, Suheyl Batum'un CHP'si mi? CHP'deki kafa karışıklığı bununla kalsa gene iyi. Daha birkaç gün önce CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, "Devlet silah bıraksın" deyiverdi. CHP'den de bu söze herhangi bir itiraz gelmedi. Şimdi aynı soruyu sormalıyız, "hangi CHP?" Ensar Öğüt'ün CHP'si mi, yoksa Habur'dan teslim olan PKK'lılar için kıyametleri koparan CHP'mi? Soruyu böyle sorarsak elde olmadan uzuyor, Baykal'ın CHP'si mi, Kılıçdaroğlu'nun CHP'si mi? Kemalist CHP mi, sosyal demokrat CHP mi?
***
Hepimizin övmek için sırada beklediğimiz CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ise elle tutular bir yanı kalmadı maalesef. CHP genel başkanlığını taşıyamadığı ortaya çıktı. Ne bilgisi, ne görgüsü bu görevi yapmaya elverişli değil. Erzurum'a gidiyor, kar yağmamasını "AK Parti'nin bereketsizliği" olarak nitelendiriyor, ardından AK Parti'yi "Hizbullah'la işbirliği yapmak"la suçluyor. Konuya ilişkin Başbakan'ın verdiği yenilir yutulur cinsten olmayan cevabı insanüstü bir pişkinlikle duymazdan geliyor. Siyasi rakibine "Dönek Recep, Recep Bey ayvayı yiyecek" gibi pespaye bir dille hitap ediyor.
CHP'de çok ciddi bir zihin karmaşası yaşanıyor. "Hangi CHP?" sorusunun ise şimdilik bir cevabı yok!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.