Felaket tellallığı
Adam gazeteci ama biz onun ruhunu şeytana sattığını onlarca kere gördük. Geçmişte elindeki gazetenin gücünü nasıl adi emeller için kullandığını, nasıl ülkesine korkunç ve telafisi mümkün olmayan zararlar verdiğini biliyoruz.
Keşke bildiklerimiz ve gördüklerimiz geçmişte kalsa. Hayır, cüruf üretmeye devam ediyor, içinde yaşadığı topluma gizli bir nefret hissi beslediği o kadar belli ki, bu milletin geleceğine dair tek bir hayırlı öngörü imal edemiyor bozuk melekeleri.
Başlayan bir barış süreci, bu sürecin iyimser duyguları büyütmesi, umut alanını genişletmesi rahatsız etti onu. Fıtratı iyiliğe, müspet gidişata bir fit sokmaya o kadar müheyya ki, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın kutlandığı bir günde köşesinde, herhangi bir analiz değil, felaket haberciliği yapıyor.
***
Yazmış köşesinde fersude köşe yazarı:
"Kürtlerle ayrılık süreci başlamıştır" diyor. Daha bir hafta önce yapılan araştırmalarda Kürtlerin ve Türklerin yüzde 90'ından fazlasının birlikte yaşamayı tercih ettikleri ortada durup dururken.
"Barışçı bir ayrılık" fikri toplumda hızla yayılmaktaymış! Yalan, bugüne kadar ne böyle bir eğilim tespit edildi ne de bunu destekleyen bir bilimsel çalışma var.
"Güneydoğu Anadolu da artık bir 'Kürt Federasyonu'dur" diyor ve devam ediyor: "Hem oradaki Kürtler hem de Türkiye'nin geri kalan kısmındaki Türklerin kafasında 'manevi federasyon' duygusu oluşmuştur."
Bu bir fikir, görüş veya tespit değil, bu çok ahlaksız bir yalan! Ben ve benim çevremdeki birçok insanda, o malum yazar gibi tartışmalı Türk de değiliz üstelik, hiç kimsede böyle bir duygunun zerresi yoktur.
***
Milletinin tarihine, coğrafyasına ve değerlerine herhangi bir nispeti olmayan birini muhatap almak istediğim bir şey değil, ancak fitne ve zehir üretmeyi ve toplumu zehirlemeyi alışkanlık haline getirmiş birinin taammüden eylemlerine devam etmesine tahammül güç.
Bu ülkenin geçmişiyle onur duyan, geleceğine dair sarsılmaz ümitler besleyen ve bu milletin bölünemez bir bütün olduğuna iman etmiş bizler, algı oluşturma adı altında beşinci kol gibi çalışanların her zaman ipliğini pazara çıkartmak için burada görev başındayız.
Keşke bildiklerimiz ve gördüklerimiz geçmişte kalsa. Hayır, cüruf üretmeye devam ediyor, içinde yaşadığı topluma gizli bir nefret hissi beslediği o kadar belli ki, bu milletin geleceğine dair tek bir hayırlı öngörü imal edemiyor bozuk melekeleri.
Başlayan bir barış süreci, bu sürecin iyimser duyguları büyütmesi, umut alanını genişletmesi rahatsız etti onu. Fıtratı iyiliğe, müspet gidişata bir fit sokmaya o kadar müheyya ki, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın kutlandığı bir günde köşesinde, herhangi bir analiz değil, felaket haberciliği yapıyor.
***
Yazmış köşesinde fersude köşe yazarı:
"Kürtlerle ayrılık süreci başlamıştır" diyor. Daha bir hafta önce yapılan araştırmalarda Kürtlerin ve Türklerin yüzde 90'ından fazlasının birlikte yaşamayı tercih ettikleri ortada durup dururken.
"Barışçı bir ayrılık" fikri toplumda hızla yayılmaktaymış! Yalan, bugüne kadar ne böyle bir eğilim tespit edildi ne de bunu destekleyen bir bilimsel çalışma var.
"Güneydoğu Anadolu da artık bir 'Kürt Federasyonu'dur" diyor ve devam ediyor: "Hem oradaki Kürtler hem de Türkiye'nin geri kalan kısmındaki Türklerin kafasında 'manevi federasyon' duygusu oluşmuştur."
Bu bir fikir, görüş veya tespit değil, bu çok ahlaksız bir yalan! Ben ve benim çevremdeki birçok insanda, o malum yazar gibi tartışmalı Türk de değiliz üstelik, hiç kimsede böyle bir duygunun zerresi yoktur.
***
Milletinin tarihine, coğrafyasına ve değerlerine herhangi bir nispeti olmayan birini muhatap almak istediğim bir şey değil, ancak fitne ve zehir üretmeyi ve toplumu zehirlemeyi alışkanlık haline getirmiş birinin taammüden eylemlerine devam etmesine tahammül güç.
Bu ülkenin geçmişiyle onur duyan, geleceğine dair sarsılmaz ümitler besleyen ve bu milletin bölünemez bir bütün olduğuna iman etmiş bizler, algı oluşturma adı altında beşinci kol gibi çalışanların her zaman ipliğini pazara çıkartmak için burada görev başındayız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.