Hüseyin Kocabıyık

Heder olan bir bayram

Dün bütün gün Taksim Meydanı'ndaydık. Polis vardı meydanda, barikatlar vardı ve tabii derin bir tedirginlik. Ne amaçla yapıldığı belli olmayan bir ısrar ve inatla işçi bayramı heder edildi. Bir düşünün, bütün dünyada coşkuyla kutlanan emek bayramı Türkiye'de bir grup marjinal örgütün kötü niyetine kurban gitti. Dün bayram namına hiçbir şey yoktu Türkiye'nin sokaklarında. Bolca polis vardı, bolca ne istediğini bilmeyen serseri lumpen takımı ve yüz binlerde insanı rahatsız eden polis gaz bombaları.
***
Ayrıca anlamadığım bir şey: Bu koca koca sendikalar İşçi Bayramı'nı böylesine "piç" eden bir anlayışa ve marjinalizme nasıl teslim olurlar?
Burada gerçekten karanlık bir durum var. Birileri belli ki Türkiye'nin yukarı çıkmış olan umut çıtasını aşağıya çekmek istedi ve 1 Mayıs'ı bunun için uygun bir zaman olarak hesap etti. Belli ki Türkiye'nin yıllar sonra iyi kötü ördüğü istikrar duvarında bir gedik açmak istedi. Herkesi şaşırtacak ölçüde iyi giden terörü tasfiye süreci 1 Mayıs'ta baltalanmak istendi. İşte burada yine sormak lazım, TÜRK-İŞ gibi HAK-İŞ gibi büyük sendikalar bu kötü niyetin önüne neden barikat kurmadılar da 1 Mayıs'ı polis barikatlarıyla heder ettiler?
***
Anlamadığım bir başka şey: Başbakan sendika başkanlarını çağırıp bu konuyu konuşuyor, kendilerinden bayramı Kazlıçesme'de kutlamaları için ricada bulunuyor. Buna rağmen Taksim'de ısrar ediyorlar. Peki niye? Burada derin bir sipariş var sanki. Ben bir gün önce Taksim Meydanı'nı gezdim, orada bir toplantının yapılması imkansızdı. Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs kutlansaydı inanın orada ciddi kazalar yaşanabilirdi.
Üzüldüğüm şey de şudur: Türkiye bir süre önce bahar bayramı nevruzu Diyarbakır Meydanı'nda barış içinde kutlamıştı. Bu barış havası çözüm sürecini adeta sahlandırdı ve insanlarımız yepyeni ümitlerle geleceğe yöneldiler. Keşke 1 Mayıs İşçi Bayramı da barış ve coşku içerisinde kutlansaydı ve buradan umutları artırıcı sonuçlar çıkartabilseydik.
Türkiye işçinin olmadıgı, coşkunun olmadığı, yaratıcılığın olmadığı, aslında bayrama dair hiçbir şeyin olmadıgı bir 1 Mayıs yaşadı. Tek tesellimiz can kayıpları yaşanmadı.
Not: Dünkü yazımda TBMM'de 1 Mayıs'ın tatil günü olarak kabulünün tarihinin 2011 olduğunu yazmışım, doğrusu 2009'dur, yanlışlık için özür dilerim.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.