Geri dönülmez yol
Türkiye çok ilginç bir zaman diliminde, tarihi olayların bir biri ardına yaşandığı bir evreden geçiyor. Son on yıldır yaşanan gelişmeler açıktır ki Türkiye'nin sadece fiziki çehresini değiştirmedi; aynı zamanda yüksek bir özgüven duygusunun oluşmasına da yol açtı. Bu özgüven duygusudur ki içerde Türkiye'nin tüm atıl potansiyellerini harekete geçirdi. Türkiye bir refah devletinin zorunlu alt yapısını bu sürede oluşturdu; bunun için gerekli insan ve bilgi kaynaklarını ortaya çıkaracak vasatı hazırladı. 3 bin dolarlık kişi başı milli gelirden 10 bin doların üzerine çıkmak ve buradan da daha yukarıları hedefleyen bir çabanın içinde olmak Türkiye'nin ve Türk insanının bu zorlayıcı ihtirasına somut bir örnektir.
***
Diğer taraftan bu fiziki gelişmenin ve beraberinde ortaya çıkan milli özgüvenin doğal bir sonucu olarak zihinlerde muazzam bir özgürleşme hadisesi gerçekleşmiştir. Türk insanının zihni özgürleştikçe ufku genişlemiştir. Hem geçmişe doğru özgürleşmiş hem de gelecek yönünde bir özgürleşme yaşanmıştır.
O özgürleşme yaşandığı içindir ki bugün mental coğrafyalarda nelerin olup bittiği bizi bu kadar yakından ilgilendiriyor.
O özgürleşme yaşandığı içindir ki Türkiye'nin sivil toplum kuruluşları, yardım örgütleri, gönüllü teşekkülleri dünyanın dört bir tarafına dağılmışlar ve yaralı insanlığa ay yıldızlı bayrağın altında merhem olmaya çalışmışlardır.
Onun içindir ki dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar zalimlerin zulmü altında inleyenlerin hamisi olmuştur Türkiye.
Filistin'de böyledir, Arakan'da böyledir, Suriye'de böyledir.
***
Ve o özgürleşme duygusu, o büyük düşünme kabiliyetinin gelişmesi başını ağrıtan sorunlara da dünden farklı yaklaşmasını sağladı.
Türkiye'nin en yakıcı sorunu olan terör sorununa karşı, sorunun en karmaşık olduğu bir dönemde, bir çözüm iradesi geliştirerek çözme yoluna girmesi bu yüksek özgüvenin eseridir.
Ekonomisine sınıf atlatan büyük rakamların hayatımızda normalleşmesi bunun eseridir.
Tekrar edelim, Türkiye bizi iyi bir yere götürüyor.
Çok acılar çektik, mutlu olmak Türk milletinin de hakkı.
***
Diğer taraftan bu fiziki gelişmenin ve beraberinde ortaya çıkan milli özgüvenin doğal bir sonucu olarak zihinlerde muazzam bir özgürleşme hadisesi gerçekleşmiştir. Türk insanının zihni özgürleştikçe ufku genişlemiştir. Hem geçmişe doğru özgürleşmiş hem de gelecek yönünde bir özgürleşme yaşanmıştır.
O özgürleşme yaşandığı içindir ki bugün mental coğrafyalarda nelerin olup bittiği bizi bu kadar yakından ilgilendiriyor.
O özgürleşme yaşandığı içindir ki Türkiye'nin sivil toplum kuruluşları, yardım örgütleri, gönüllü teşekkülleri dünyanın dört bir tarafına dağılmışlar ve yaralı insanlığa ay yıldızlı bayrağın altında merhem olmaya çalışmışlardır.
Onun içindir ki dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar zalimlerin zulmü altında inleyenlerin hamisi olmuştur Türkiye.
Filistin'de böyledir, Arakan'da böyledir, Suriye'de böyledir.
***
Ve o özgürleşme duygusu, o büyük düşünme kabiliyetinin gelişmesi başını ağrıtan sorunlara da dünden farklı yaklaşmasını sağladı.
Türkiye'nin en yakıcı sorunu olan terör sorununa karşı, sorunun en karmaşık olduğu bir dönemde, bir çözüm iradesi geliştirerek çözme yoluna girmesi bu yüksek özgüvenin eseridir.
Ekonomisine sınıf atlatan büyük rakamların hayatımızda normalleşmesi bunun eseridir.
Tekrar edelim, Türkiye bizi iyi bir yere götürüyor.
Çok acılar çektik, mutlu olmak Türk milletinin de hakkı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.