Mehmet Demirci

KENDİ MÜZİĞİMİZİ DİNLEYEMEMEK

İzmir Balçova'da 1995'lerde bir et lokantası açılmıştı. Küçük bir mekandı kaliteli iş yaptığı için kısa zamanda ilgi gördü. Adı "Şiribom"du. O günlerde bulundurdukları gazetelere bakılırsa, işletmecileri koyu muhafazakar kimselerdi. 28 Şubat yönetiminin keskin elemanlarınca mimlenmiş ve sakıncalı işyerleri listesine girmişti.
Böyle bir listede yer almak onlar için müthiş bir reklam oldu. İşi büyüttüler Narlıdere'de ve Güzelbahçe deniz kıyısında çok geniş iki mekan daha açtılar.
O sıralarda fırsattan istifade, bir başkası "Şiribom" ismini tescil ettirince, bizimkiler tabelaların "Şirincan" olarak değiştirdiler. Şimdi işlerini başarıyla yürütüyorlar.
Müzikli zulüm
AVM'lerde, süpermarketlerde, işyerlerinde devamlı müzik yayını yapılır. Bazen volümü yüksek tutarlar ve oradaki dakikaları işkenceye dönüştürürler.
Asıl mesele çalınan müziklerin türü. Sürekli hiç tanımadığımız yabancı müzikler, başka ülkelerin pop şarkıları çalınır.
Her yerde bu tür müziklerin çalınmasını bir özenti ve anlamsız bir moda sanırdım.
Tabelalarda ve firma isimlerinde İngilizce furyası gibi, başka müziklerin yayınını da bir yabancı hayranlığı, bilinçsiz ve maymunca bir taklit ve özenti diye düşünürdüm.
Yasak
Bir gün Şirincan'dayım, orada da yabancı müzik çalıyor. Kasadaki görevliye sitem ettim; patronlarınız muhafazakar ve "yerli" insanlar, neden Türk müziği çalmıyorsunuz? diye sordum.
Görevlinin sözleri beni şaşırttı ve yeni bir şey öğrendim. Meğer işyerlerinde yerli müzik çalabilmenin bir bedeli varmış. Bunun için bir yerlerden izin almak gerekiyormuş.
Şaşıp kaldım. İlk fırsatta bir avukat dostuma sordum. Bu konuyu bilmediğini, sorup öğreneceğini söyledi. Öğrenmiş, anladığım kadarıyla, müzikle uğraşanların bağlı olduğu meslek kuruluşları varmış. Onlar vasıtasıyla işyerleri takip edilir izin almayan ve belli bir ücret ödemeyen hiçbir işyeri yerli parçalar çalamıyormuş.

Kültür Bakanı'na çağrı
Evet alın teri, emek kutsaldır, müzik eserleri için telif haklarının korunması iyi bir şeydir. İşyeri sahipleri gitsin, gerekli izni alsın, kendi müziğimizi yayınlasın diyeceğim.
Ama prosedürü tam öğrenemedim. Başvuru tek yere yapılıp, kolay izin alınmalı ve makul bir bedeli geçmemeli. Aksi takdirde, ülke olarak her yerde yabancı müzikler dinlemeye devam edeceğiz. Çünkü onları takip eden yok.
Halk müziğimizin, hafif müzik parçalarının, Ege zeybeklerinin enstrümantal kayıtlarının çalınması ne kadar hoş ve dinlendirici olur. Eser sahiplerinin haklarını koruyacağız derken bütün milleti yabancı müzik dinlemeye mecbur etmek hiç de insaflı değil. Bindiğimiz dalı kesmek gibidir. Kültür Bakanlığımızın konuya eğilmesini ümit ediyorum. Kolay bir işlemle ve ucuz bir bedelle izin alınması sağlanmalıdır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.