Nil Kuyumcu

Çeşme’nin “İstanbul filtresine” mola!

Tamam kabul her yaz gidiyorum...
Hatta, özleyip kışın da arada kollarına koşuyorum...
Ama her seferinde bir sürü huyuna suyuna kızıyorum...
"Bir daha gelmeyeceğim bıktım senden" diye terk etme tehditleri savuruyor, sonra yine kendim gidip, "Hadi gel barışalım" diyorum...
Seviyorum ne yapayım!

***

Sadece yaz değil, sonbahar, kış, ilkbahar aşkımız da olan, söylensek de, kızsak da, "Ne bu fiyatlar yahu. Adamı enayi yerine koymayın desek" de, "Ekmek bulamazsanız, pasta yiyin" sözünü "tersine çevirip", "Istakoz yerine kumru yiyin" diyenler geçmişte asfalyamızı attırsa da, İzmirliler olarak Çeşme'den vazgeçemiyoruz...
Hani herkes bıktı ya Instagram'daki bol filtreli, photoshoplu "sahte" güzellerden...
İşte o misal, İzmirliler de bıktı biraz Çeşme'nin "İstanbul filtresinden"...

***

Biz Çeşme'nin doğal, makyajsız halini özledik...
Hani böyle sokaklarının parfüm değil de, deniz koktuğu yılları...
O mavilikten çıkıp, saçımızı şöyle bir tokayla tutturup, evimizin balkonunda oturur gibi, en "doğal" halimizle Alaçatı'da gezdiğimiz dönemleri...
Ama artık yapamıyoruz...
Artık, Çeşme'ye "Best Model Of The World" modunda gitmeyeni dövüyorlar çünkü!
İstersen gitme!
Dedik ya, artık illa biz de Çeşme yoluna çıkmadan kendimize "İstanbul filtresi" yapıyoruz!
"Devir değişti. Siz, İzmirliler de alışın artık değişime. Bakın sizin Alaçatı'nıza ne kadar değer kattık" diye kaş çatanlara artık pek ses çıkarmıyoruz...
Sonunda, onların dediğini yaptık ve Çeşme'nin photoshop'una alıştık!
Amaaa...
Alıştık diye, Çeşme'nin eski güzelliklerinin verdiği "huzuru" da unutmadık!
Ne mi o huzur veren güzellik?
Ot Festivali...

***

Çeşme'de bu yıl 9'uncusu düzenlenecek Ot Festivali, bana çok sıcak, çok samimi, çok doğal ve çok daha gerçek geliyor...
Hani öyle, "Ne yapıyorlar yahu Ot Festivali'nde" diyenlere artık rüştünü ispatlamış bir festival...
Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, 1 milyon ziyaretçi beklendiğini söylüyor...
Doğal olarak, oteller de yüzde 100 dolacak...
Mis gibi, yemyeşil, bol şifalı bir turizm seçeneği...
Denizi, güneşi, sahiliyle sadece Türkiye'den değil, dünyanın dört bir yanından turist ağırlayan Çeşme'nin "o eski güzelliğini" de yaşatan bir "lezzet turizmi"...

***

Denize kıyısı olmayan bir kentin, içindeki bir değeri bulup "turist" getirmek için kullanması başka bir şey...
Ama Çeşme, muhteşem denizi, sahili ile arz-ı endam ederken, bir yandan da "radika, turp otu, hardal otu, ebegümeci, şevketi bostan"ıyla ortaya çıkıp, "Var mı benden daha güzeli" diye göz kırpıyor...
Madem öyle bize de, 5-8 Nisan tarihlerinde düzenlenecek Alaçatı Ot Festivali'nde, doğadan toplanan o mis gibi otlarla yapılan lezzetlerin tadını çıkarmak ve Çeşme'nin "doğallığını" hatırlatan festivale destek vermek düşüyor...
Ne de olsa vazgeçemediğimiz aşkımız Çeşme!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.