Şebnem Bursalı

Yeni dönemin şifreleri

Şaşkınlık, sevinç, hüzün, yenilgi ve zafer.
30 Mart yerel seçimlerinin seçmen üzerinde bıraktığı duyguların tümü aslında.
Sevindirici olan milletin, siyaset dışı tüm unsur ve müdahalelere çok net bir şekilde "dur" demesi, sivil siyasete ve milli iradeye sahip çıkmasıdır.
Seçimden önce bunu gören bir gazeteci olarak sonuçlar beni şaşırtmadı.
Hatta; sandıklar açılmadan önce bizim Yazı İşleri ve Haber Merkezi'ndeki arkadaşlarla yaptığımız tahminlerde açık ara birinci geldiğimi de söylemeden geçemeyeceğim.
Bunda, sokağın dilini iyi okumak ve 20 yıldır siyaseti yakından takip eden bir gazeteci olmanın etkisi yüksek şüphesiz.
Neyse; kendimizi bırakalım ve konumuza geçelim.
Dün, gün boyu her partiden siyasetçi ve siyaset bilimi uzmanıyla görüştüm.
Türkiye, İzmir ve Ege değerlendirmeleri pek de farklı değil genel itibarıyla.
Aydın Büyükşehir'de partisinden ziyade kendi oyu olduğunu gösteren Özlem Çerçioğlu, siyasette imrenilecek sonuç elde eden bir Başkan olarak yerini aldı.
Bununla beraber Mustafa Savaş'ın AK Parti oylarını yükseltmesi ve Efeler'den aday olan Yalçın Pekgüzel'in kazanamasa bile, yüzde 10'ları bulan kişisel oyu seçim sonuçları üzerinde etkili oldu.
Nazilli örneğine değinmeden geçemeyeceğim; MHP'li Haluk Alıcık'ın da partisinin üstünde bir oy potansiyeli olduğu görüldü.
Gelelim İzmir'e..
Her ne kadar İzmir'de Aziz Kocaoğlu kazansa da; gerek ilçe adaylarını belirleme sürecinde örgüt, Genel Merkez ve sokağın görüşlerini dikkate almaması, dar bir ekiple hareket etmesi, sandıktan çıkan sonucun apaçık bir uyarı olduğunu gösteriyor.
AK Parti'ye giden 6 ilçe ve MHP'ye giden 2 ilçe ile 30'da 30 iddiası lafta kaldı.
2009'daki oy oranının da altında kalması ise ortada açık başarısızlık olduğunu gösteriyor.
İzmir, CHP'ye ve Aziz Bey'e ciddi bir uyarıda bulundu; işinize bakın, çalışın, sizi artık daha fazla sırtımızda taşımayız uyarısını çok anlamlı bir sonuçla ortaya koydu.
Bugün bizim manşetimizde ve haber sayfalarımızda okuyacağınız partinin önemli isimlerinin sözleri de, yeni dönemde Aziz Bey ve ekibinin siyaset yaparken eskisi kadar "ben yaptım oldu" dayatmasına izin verilmeyeceğini ortaya koyuyor.
Dün görüştüğüm kişilerden biri de Deniz Baykal oldu. Deniz Bey'e "bir dokunup bin ah işittim." Çoğu yazılmamak kaydıyla olduğu için paylaşamam ancak; gerek cemaat oylarıyla ilgili gerekse Genel Başkan ve Genel Merkez'in tutumuyla ilgili söyledikleri gerçekten dikkat çekici... Deniz Bey'in bu sözlerinden, yakında yeni bir hareketliliğin mesajlarını da aldığımı söylemeliyim...
Bugünkü manşetimizde İzmir'de beklenen CHP içi gelişmeler için "31 Mart ayaklanması" dedik ama; Kılıçdaroğlu ve CHP için de hiçbir şeyin 30 Mart öncesindeki gibi olmayacağı açık.
Cemaat içinde aykırı bir ses
Fethullah Gülen cemaatinin önde gelen isimlerinden gazeteci-yazar Hüseyin Gülerce'nin dün Hadi Özışık'a yaptığı şu değerlendirmeleri ilgili ilgisiz herkes okusun ve ders çıkarsın diye köşemde sizlerle paylaşmak isterim. Gülerce, 17 Aralık sürecinden sonra kendi camiasına ve önde gelenlerine hem sözlü hem de gazete köşesinden uyarılarını yapmış ve bu yüzden de bir zamanlar el üstünde tutulduğu arkadaşları arasından da dışlanmıştı. Bakın 31 Mart sabahı yaptığı tarihi uyarılar nasıl:
"Bizim yaptığımız baştan beri yanlıştı. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ına savaş açtık. Gezi olaylarından sonra türlü türlü hakaretler ettik.
Üslubumuzu kaybettik. Namus bildiğimiz üslubumuzu bıraktık, hükümetle savaşa girdik. Diyaloğu bıraktık, çatışmacı dili kullandık.
Siyasallaştık. CHP için kapı kapı dolaşıp oy istedik..

Cemaat CHP için oy istedi

Hizmet bugüne kadar hep çoğunlukla hareket etti. İlk defa çoğunluğun karşısına çıktı ve kaybetti. Orijinalini kaybetti, yara aldı.
Cemaat-iktidar kavgasında inananlar kullanıldı. Hizmete gönül vermiş insanlar bu hisse kapıldı.
Hizmet yara aldı. Hizmet'i tanınmaz hale getirdiler. İnsanların güveni sarsıldı. Hoşgörü vardı bizde, insanların gönüllerine girmeyi istiyorduk. Kapı kapı dolaştık CHP için oy istedik..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.