Menderes ve Erdoğan
Aydın ile ilgili izlenimlerimde iki konuya değinmeden geçemeyeceğim. Birisi; Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun, Erdoğan'ı karşılamaya ve uğurlamaya gelmesiyle ilgili yapılan yorumlar. Başkanı olduğu kente gelen Başbakan'ı karşılamaya gelmesini niye yadırgadı bu kadar insanlar anlayamadım. Bence, tüm muhalefet partisi mensubu belediye başkanlarına örnek olmalı. Neticede, merkezi yönetimin başı olarak, kentiyle ilgili konularda destek istemek en doğal durum olsa gerek.
Konu siyaset olunca Emine Hanım'ı da anmadan geçemeyeceğim. Dün, bir süre sohbet ettiğim Emine Hanım'ın hem siyasetin bu kadar dışında kalıp hem de bu kadar mücadelenin hep içinde olması bir kez daha takdir gördü. Tayyip Erdoğan'ın siyasete girdiği ilk günden bu yana, iyi günde-kötü günde eşini asla yalnız bırakmayarak ve hatta bir lider eşi olarak temsil ettiği görevi en mağrur şekilde yerine getirerek bugünlere geldi.
Muhalefetin seçimi
Cumhurbaşkanlığı süreciyle ilgili yazılarımda sıklıkla "siyasette hiçbirşey 10 Ağustos'tan önceki gibi olmayacak" ifadesini kullandım, kullanmaya da devam edeceğim. Ama ilginç olan bir noktayı da dikkatinize sunmak isterim. Yapılan anketlere ve meydanlara, halkın nabzına bakarsanız, seçim ilk turda sonuçlanacak. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda aslında siyaseten en ilginç gelişmelerin AK Parti'de gerçekleşmesi bekleniyor ama, gelin görün ki; asıl fırtına muhalefet partilerinde kopacağa benziyor. Kemal Kılıçdaroğlu, geçenlerde katıldığı bir televizyon programında aynen şöyle dedi: "Siyasette her karar bir risktir. Ekmeleddin Bey seçilirse başarılıyız. Seçilemezse başarısız olduk anlamına gelir. Bütün sorumluluk bana aittir ve gerekirse kongreye de gideriz."
MHP'de de bu yılın sonunda kongre var normal şartlarda. Milletvekili seçimlerine göre CHP (yüzde 25) ile MHP'nin (yüzde 12) oy toplamı yüzde 37. Yerel seçimlerde aldıkları oy da yüzde 44.2. Çatı adayının alacağı oy oranı başarı ve başarısızlığı gösterecek ise eğer, yüzde 40 ila 44'ten aşağı alması başarısızlık göstergesi olacaktır. Bu durumda; özellikle ana muhalefet partisi için kongre kaçınılmaz olur. Milletvekili seçimlerinin Haziran 2015'te yapılacak olması, takvim sıkışıklığı bu durumu ne ölçüde etkiler bilemem ama; bilinen bir şey var ki; Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının en büyük yansıması en çok muhalefete olacak..
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.