Çalışanları mutlu etmek

Bugün de iş hayatında kadının öneminden bahsedeceğim. Facebook'un tepesindeki isimlerden biri Operasyondan sorumlu genel müdür Sheryl Sandberg'in bir sözüyle başlayalım konuya. Diyor ki dünyanın en güçlü kadınları arasında yer alan Sherly: "Gerçek eşitlik erkeklerin, ülkelerin ve şirketlerin yarısını yönettiği, ev işinin yarısını üstlendiği bir dünyadır."
İsterseniz erkeklerin yerine kadını da koyabilirsiniz. Bu şu anlama geliyor: Günümüzde kadın işi erkek işi diye bir görev dağılımı yok. Ya da erkekler ülkeleri ve şirketleri, kadınlar da evi yönetir diye bir kural geçerli değil. Nasıl ki nüfusun yarısını kadınlar ve erkekler oluşturuyorsa ev işlerini de birlikte paylaşmalılar, iş dünyasını ve ülke yönetimini de.
Esas devrim budur. Bu gerçekleşirse dünyanın daha güzel olacağını söyleyebiliriz. En azından bugünkünden daha güzel olacaktır. Çünkü binlerce yıldır erkekler tarafından yönetilen dünyanın kimseyi mutlu etmediği ortada. Ne istikrar var ne refah. Ama nüfusun tüm yeteneği kullanılırsa, yani kadınlar da üretimi katılırsa ve üretimden pay alırsa ülkeler daha hızlı büyür, ekonomi gelişir ve refah artar.

İŞ HAYATINDA REFORM
Ülkelerin çoğu bu gerçeği görüyor ve büyümek için kadınları istihdama katmanın yollarını arıyor. Örneğin Japonya. O da bizim gibi geleneklerine bağlı bir ülke ve kadının yerinin evi olduğuna inanılan bir ülke. Ama sadece erkeklerin katkılarıyla büyüme de bir yere kadar. Kadınları katmazsanız tıkanıp kalırsınız. O yüzden Japonya başbakanı da kadınların ekonomiye katılımını sağlamak için reformlar geliştiriyor.
Sahiden de reform yapılması lazım. Koşulların kadınlara göre değişmesi gerekiyor. Evet, erkekler için işe gitmek bir yaşam biçimi. Erkek dediğin sabah kalkıp işe gider ve ne yatağın düzeltilmesi ne kahvaltının hazırlanması ne çocukların okula gönderilmesi ile ilgilenir. Bu işler kadına bırakıldığı için kadınların çoğu çalışma hayatının içinde olmayı istemiyor veya evlendikten veya anne olduktan sonra çalışma hayatından uzaklaşmak istiyor. Oysa bu işlere erkeklerin de el atması şart.

FARK YARATMAK
Tabii bu zaman isteyen bir geçiş süreci. Bu süre içinde kadınların durumuna göre değişimler yapılabilir. Örneğin Sehryl Sandberg, başarısını ve şirketin başarısını mesai saatlerini değiştirmesine bağlı. Eskiden ofiste çok uzun saatler geçirirmiş. O da herkes gibi sabah yedi akşam yedi çalışırmış. Ama anne olunca bebeğini göremez olmuş. Eve geldiğinde bebek uyuyor. O da mesai saatlerini değiştirmiş ve oğlu uyandığında yanında olmuş. Bu hem onun hem de işinin verimini artırmış. Çocuk da anne sevgisi ve ilgisinden mahrum kalmamış. "Bu çok büyük fark yarattı" diyor Sheryl. Aslında bu baba olan erkekler için de uygulanabilir. Önemli olan elemandan verim almak.
Günümüzde bir çok şirket çalışanlarından daha iyi verim almanın yollarını arıyor. Bunun için araştırmalar, çalışmalar yapıyor. Çalışan ne kadar mutluysa işteki verim de o kadar çok artıyor. Kadınların çalışma hayatına katılması için de kadınların mutluluğunu artırmak gerekiyor.