Seda Kaya Güler

Yalnızca anne suçlu!

İki aylık bebeğini evde yalnız bırakarak tatile giden ve onun ölümüne sebep olan anneye müebbet hapis cezası verildi. Bir yıl önce meydana gelen olayın ardından "Anne kötü ya baba?" başlıklı bir yazı yazmış ve anne kadar babanın, kadının ailesinin ve toplumun da suçlu olduğuna değinmiştim (24 Ekim 2013). Anne hatalıydı ama bunun nedenleri vardı: Gebelik sonrasında oluşan hormonal değişimler annenin psikolojisini bozmuş olabilirdi. Gebelik döneminde yükselen östrojen ve progesteron düzeylerinin, doğumla birlikte aniden düşmesi depresyona neden olabiliyor çünkü. Çocuğu isteyip istemediği de önemli bir konuydu. Bebek, yasak bir ilişki sonucu mu dünyaya geldi? Babayla ilişkiler ne durumda? Annenin en yakınlarıyla olan ilişkileri nasıl? Nitekim ortada baba yoktu. Gizli bir ilişkiydi. Kadının hamileliğinden en yakınlarının bile haberi yoktu ayrıca. Aylarca gizli yaşamış hamileliğini. Zaten bebeği evde bırakmasının nedeni de onunla ailesinin yanına giderse ailesinin ona kapıyı kapatması hatta öldürülebileceğini düşünmesi.

HAFİFLETİCİ NEDEN YOK MU!

Geçtiğimiz hafta dava görüşüldü ve anneye ömür boyu müebbet cezası verildi. Bu cezanın çok fazla olduğunu düşünüyorum. Benim gibi düşünenler de az değil. Biri Radikal yazarı Orhan Kemal Cengiz. Kendisi aynı zamanda hukukçu. 1996'da İzmir Barosu'nun insan hakları merkezinin direktörlüğünü yapan Cengiz, "Anneye verilen ömür boyu hapis cezasını çok ölçüsüz, çok acımasız" bulduğunu belirterek şunları söylüyor: "Karısını delik deşik ederek öldüren gözü dönmüş caniler için bile bin bir mazereti kabul eden adalet sistemimiz, Seçil öğretmen için hiç bir hafifletici neden bulamadı." Aynı soruyu ben de soruyorum hakimlere. Gerçekten de iki aylık bir bebeğin ölümüne giden yolda, yalnızca anne mi suçlu? Kadını hamile bıraktıktan sonra yüzüstü bırakıp çekip giden babanın hiç mi rolü yok bu dramatik sonda? Veya kürtaj başvurusunu reddedenlerin veya; "bebeğimi yanımda götürseydim beni öldürürlerdi" dediği ailenin? Orhan Kemal Cengiz, "Savcılar, yargıçlar cezayı kadın sanki İsveç'te, Finlandiya'da yaşıyormuş gibi basıvermişler" diyor haklı olarak. Sanki bu ülkede evlenmeden doğum yapan bir anneyle herkes kol kanat geriyor, komşular ses çıkarmıyor, devlet her türlü yardımı yapıyor?

TOPLUM KURALLARI

Anlattığı hikayeden de biliyoruz ki, çocuğunu evde sesi duyulmasın diye kuytu bir köşeye koyuyor, komşularından kapı bucak kaçırıyor... Yani öyle çok hafifletici neden var ki. Onu haklı görmeyeceğimiz ama anlayabileceğimiz nedenler bunlar. Yani korkular ve endişeler içinde geçirmiş hamilelik ve doğum sürecini. Bu nedenle savcılar ve yargıçlara, ülkenin korkunç ikiyüzlü ahlak kurallarını göz ardı ederek nasıl ceza verebildiklerini sormamız gerekiyor. Aynı toplum kuralları erkekler için her türlü indirimi uygun görürken kadınlar için neden uygun görülmediğini öğrenmemiz gerekiyor. Son sözü Cengiz'e bırakıyorum: "Bu cezayı isteyen savcılarımız, ömür boyu hapis cezası veren hakimlerimiz, kızları evlilik dışı bir çocuk doğursa torunlarını kucaklarına alıp gururla adliyeye götürecek gönül zenginliğinde insanlar mıdır? Eğer öyle olsalardı, bu ülkede 'namus' denen şeyin sadece apış arasına sıkışmış bir öğütme makinesi olduğunu ve evlenmeden çocuk doğuran bir kadına hayat hakkı tanımadığını görürlerdi. Eğer öyle olsalardı, öldükten sonra çocuğunu hastaneye götüren bu kadının, hem fail ve hem de mağdur olduğunu; hepimizin de, değer yargılarımızla, ahlak kurallarımızla bu dramatik oyunun bir parçası olduğumuzu bilirlerdi. Ömür boyu hapis cezası vermezlerdi..".

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.