Sözler değil savaş bitsin
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını askerde olan, özellikle Güneydoğu'da askerlik yapan herkes diken üstünde. Her çatışma haberi yüreklerini ağızlarına getiriyor, her şehit haberi kor bir bıçak gibi böğürlerine saplanıyor.
"Allah düşmanımın başına vermesin bu acıyı" deriz ya, öyle büyük bir acıdan söz ediyoruz. "Bugün kimin ocağına ateş düşecek?", "O ocak benim ocağım olabilir mi?" diye beklemekten daha büyük bir acı olabilir mi?
Hepsi televizyon başında. Her telefon çalışında "Acaba" mı diye endişeye kapılıyorlar.
Siirt-Pervari karayolunda, terör örgütünün pusu kurması sonucu şehit düşen Recep Beycur'un annesi Seyran Beycur da arıyor oğlunu.
Muhtemelen her gün arıyordu oğlunu. Belki de televizyonda Siirt'te kanlı pusu haberi duyar duymaz aradı, "Acaba oğlum var mı içlerinde?" diye.
MORGTA ÇALAN TELEFON
Ne var ki aradığında şehidinin cenazesi Siirt Devlet Hastanesi morgundaymış. Telefonu da cebinde. Komutanlardan biri telefonu çıkarınca 'annem' yazısını görmüş. Arayanın anne olduğu görülmüş. Kimse açamamış telefonu. Açılmayınca susmuş telefon. Ardından bir kez daha çalmış. Bir kez daha. Arayan hep "Annem". Her defasında komutan meşgule almış. Ne diyecekler ki?
O anı anlatan bir görevli, şunları söylemiş: "Oradaki insanların hakikaten diyebilecek hiçbir şeyi yoktu. Çünkü sözün bittiği yerdeyiz. Orada bulunan savcı da olsun, asker de olsun hiçbiri telefona bakamadı. Komutanın daha fazla dayanamayarak telefonu tümüyle kapattığını gördük. Çünkü cevap veremediğini gördük. Kimse de cevap veremeyecekti. Çünkü arayan annesiydi."
SÖZÜN BİTTİĞİ YER!
Sözün bittiği yer. Kaç kez söylendi bu cümle. Kaz kez dile getirildi? Bütün devlet görevlileri tarafından söylendi üstelik ama işte yine hala ve yeniden sözün bittiği yerdeyiz.
30 küsur yıldır yaşıyor ülkemiz insanları bu acıyı. 30 küsur yıldır bitmiyor bu acı. Sözler anlamını yitiriyor.
Artık bitmeli bu acı, bu keder. Ama nasıl?
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını şimdi askerde olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını yarın askere gidecek olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını gelecekte askere gidecek olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını askerde olmayan herkes bunun cevabını bilmek istiyor.
"Allah düşmanımın başına vermesin bu acıyı" deriz ya, öyle büyük bir acıdan söz ediyoruz. "Bugün kimin ocağına ateş düşecek?", "O ocak benim ocağım olabilir mi?" diye beklemekten daha büyük bir acı olabilir mi?
Hepsi televizyon başında. Her telefon çalışında "Acaba" mı diye endişeye kapılıyorlar.
Siirt-Pervari karayolunda, terör örgütünün pusu kurması sonucu şehit düşen Recep Beycur'un annesi Seyran Beycur da arıyor oğlunu.
Muhtemelen her gün arıyordu oğlunu. Belki de televizyonda Siirt'te kanlı pusu haberi duyar duymaz aradı, "Acaba oğlum var mı içlerinde?" diye.
MORGTA ÇALAN TELEFON
Ne var ki aradığında şehidinin cenazesi Siirt Devlet Hastanesi morgundaymış. Telefonu da cebinde. Komutanlardan biri telefonu çıkarınca 'annem' yazısını görmüş. Arayanın anne olduğu görülmüş. Kimse açamamış telefonu. Açılmayınca susmuş telefon. Ardından bir kez daha çalmış. Bir kez daha. Arayan hep "Annem". Her defasında komutan meşgule almış. Ne diyecekler ki?
O anı anlatan bir görevli, şunları söylemiş: "Oradaki insanların hakikaten diyebilecek hiçbir şeyi yoktu. Çünkü sözün bittiği yerdeyiz. Orada bulunan savcı da olsun, asker de olsun hiçbiri telefona bakamadı. Komutanın daha fazla dayanamayarak telefonu tümüyle kapattığını gördük. Çünkü cevap veremediğini gördük. Kimse de cevap veremeyecekti. Çünkü arayan annesiydi."
SÖZÜN BİTTİĞİ YER!
Sözün bittiği yer. Kaç kez söylendi bu cümle. Kaz kez dile getirildi? Bütün devlet görevlileri tarafından söylendi üstelik ama işte yine hala ve yeniden sözün bittiği yerdeyiz.
30 küsur yıldır yaşıyor ülkemiz insanları bu acıyı. 30 küsur yıldır bitmiyor bu acı. Sözler anlamını yitiriyor.
Artık bitmeli bu acı, bu keder. Ama nasıl?
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını şimdi askerde olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını yarın askere gidecek olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını gelecekte askere gidecek olan herkes...
Oğlu, kocası, nişanlısı, babası, kardeşi, yeğeni, kuzeni, yakını askerde olmayan herkes bunun cevabını bilmek istiyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.