Seda Kaya Güler

Doğayı kurtarabiliriz!

Bazen kitaplığınızda varlığını bile unuttuğunuz veya kimden ve nerden geldiğini hiç hatırlamadığınız çok değerli hazineleri gün ışığına çıkarmanın keyfini yaşarsınız. Keyif derken bile utanıyor insan. Öylesine acılar ve felaketlerle dolu bir dünyada yaşıyoruz ki, küçük mutluluklar bile bizi insanlığımızdan utandırıyor. Şehit ailelerinin yürekleri dağlayan haykırışları, içimizi sızlatan durumları... Bir ayakkabısı olmayan analar, bir ceketi bulunmayan babalarla dolu bu topraklar. Ve evinin bahçesinde oynarken sele kapılıp giden çocuklar.
Aslında bütün yaşadığımız felaketlerin sebebi biziz. Biz insanlar. İhmaller, bilgisizlik, umursamama, insan hayatını hiçe sayma, doğaya değer vermeme. Sonuncusu intikamını fena alıyor işte. Taşırıyor dereleri. "Benim yolumu keserseniz, ağaçlarımı yok ederseniz, topraklarımı betonla doldurursanız, olacağı bu" diyor. Ama ders alıyor muyuz? Hayır. Oysa yapacağımız şeyler çok basit.
ÇÖZÜM BİZİM ELİMİZDE
İşte kitaplığımda bulduğum kitap da bunu anlatıyor: 50 basit önlemle doğayı nasıl kurtaracağımızı...
Kitap 1991 yılında Borusan tarafından basılmış. Ve yeniden değerlendirilmiş kağıda. Yazanlar Earthworks Grubu üyeleri. İçlerinde bilim insanları da var, doğa ve çevreyle ilgili sivil toplum kuruluşları da. Amaçları doğayı korumak.
"Sorun bizlerden kaynaklanıyorsa, çözüm de yalnız bizim elimizdedir" denilerek dünyada neler olduğuna dikkat çekiyorlar. O tarihlerde bizi uyarıyorlar: Sera etkisi, hava kirliliği, ozon tükenmesi, zararlı atıklar, asit yağmuru, kaybolan doğal yaşam, yeraltı suları kirliliği ve çöpler... Bütün bunlar dünyamızı yok edecek olan sebepler.
Peki, ne yapabiliriz? 50 basit yöntem var yapılacak. O tarihlerde muhtemelen yazdık, çizdik, yazılmaya ve söylenmeye de devam ediliyor. Aslında bildiğimiz şeyler. Ben yine bir hatırlatmada bulunayım, bakalım neleri yapmışız ve yapmaya devam ediyoruz ve yapmadıklarımız neler?
50 BASİT ÖNLEM
Gereksiz yazışmaları durdurmak. Durdurduk sayılır. Artık elektronik postayla hallediyoruz yazışmaları. Plastik torba kullanmamak ve çöpleri ayrıştırmak, pet şişeleri atmamak. Dikkat ediyoruz ama hala hafta sonları piknik ve plaj keyfinden sonra geride bıraktığımız çöplere bakınca durumun vahameti ortaya çıkıyor. Su tasarrufu yapmak. Pek çok yolu var. Bulaşık ve çamaşır makinesini sık sık çalıştırmamak, daha az miktarda ve temiz deterjan kullanmak. Bu elektrikten de tasarruf etmemizi sağlar. Pilleri çöpe atmamak veya yeniden doldurmak. Daha az otomobil kullanmak. Kişisel olarak yapabileceğimiz böyle küçük ama etkisi büyük önlemler. "Sadece benim yapmamla ne olacak!" da dememek lazım. Örneğin beni öldürseler kızartma yağını lavaboya dökemiyorum. İsterse bütün komşular döksün, ben bir şişeye koyup biriktiriyorum.
Tabii en önemlisi devletin ve hükümetlerin yapacakları. Ve sanayi şirketlerinin. Dere yatağına ev yapmamak, betonlaşmadan vazgeçmek, kirli atıkları doğaya salmamak, yıkıp yeniden yapma sevdasından vazgeçmek ve ağaçları kesmemek. En önemlisi de bu...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.