Şenol Hoca’m, kutlarım ama(!)

Maça girmeden... Yarım asırı geçgin gezdiğim yeşil alanlarda, topa vurulduğu anda çıkan o 'dup!' sesinden, havasının inik olup olmadığını... Yanımda forma alanlar başta olmak üzere, tüm ekipdekilerin hangisi topu ayağına, hangisi önüne istediğini... Velhasıl, kimin ekmek kadayıfından, kimin sütlaçtan hoşlandığını sine sine öğrendik, geçen bu uzun süreç içinde...
Hak verin ki, bu kadar tecrübemizden dolayı futbolcunun keleğinden de, olmuşundan da az biraz anlarız..
İnanılmaz hızlı başlayan, her saniyesi adrenalin yaratan ve erken dakikalarda Talisca'nın müthiş ortasını tabelaya 'Babel'i' gol olarak yazdırırken bile Tolgay Aslan'ın değil kenarda oturtulması, gönderilmesiydi tüm öğrendiklerimi allak-bullak eden(!) Pardon! Orta alanda Atiba'yı hariç tutarsam diğer orta alan oyuncuları Tolgay'ın, ayakkabısını mı bağlar veya formasını mı giydirir, bilemiyorum(!) Ama bu Tolgay, her koşulda oynar arkadaş!
Oynaaaar! Quaresma'nın ortasını gole çeviren Oğuzhan'ın ikinci gol öncesi, çok belirgin Rangelov'a yapılan o faule, gözlerini kapattı bana göre Özgür Yankaya(!) Kapattıııı(!) Hakem meselelerinin ayyuka çıktığı şu son günlerde futbol yorumcuları, ellerinde değneklerle pozisyonları göstere göstere, anlaşılan epey yorulacaklar!
İktidar zehirlenmesi var
Hakem, makem!.. İşin futbol lezzetine gelirsem eğer, şahane bir havada, her iki ekibin oyunu ağırlaştırmadan... Sahanın, her metre karesini kullanarak...
Özellikle geriye düşmelerine karşın oyunu çirkinleştirmeyen ve hala kafa atmaya çalışan Konyalı'ların dirençlerini takdir etmezsem, gönlüm sızlar. Cenk'in, hele hele dönerek vurduğu ve Quaresma'nın müthiş ortasına kafa koyduğu iki gol sonrası bekledim Tolgay, girsin içeri... Tosic'in kendi kalesine yapıştırma sonrası, orta alanı canlandırması adına 'kerhen!' attığı çocuğu, oyun alanına...
İşte üç dakikalık Tolgay, işte penaltı! Ammaaan, fazla kafa ütülemeyiyim... Sonucun ötesinde, keyif aldığım bir karşılaşmaydı ancak; elinde süper malzemeye sahip Şenol Güneş'in, iktidar zehirlenmesi yaşadığını görüyorum. Yok mu yanında, ikaz edecek bir adam?