Altınordu için Play-Off iddiasını artırma adına son derece önemliydi Şanlıurfa'daki maç... Bu maçtan alınacak puan veya puanlar İzmir'deki Manisaspor ve Ümraniyespor, deplasmandaki Elazığspor maçlarındaki sonuçlarla Şeytanlar'ı çok farklı yerlere taşıyabilecekti.
Tabii ki rakip her kim veya hangi konumda olursa olsun maçlar sahada kazanılır ama Altınordu bunu başaracak kalitede bir takımdı. 4 maçtan alınacak 10 puan da Altınordu'yu 39 puana taşıyabilirdi ki; bu da İzmir ekibini ligdeki her takımın ürkebileceği bir pozisyona getirebilirdi.
Ama güvendiğimiz dağlara kar yağdı. Ben Altınordu'nun Şanlıurfa'da bu kadar kötü oynayacağına ve rakibe bu kadar kolay teslim olacağını hiç düşünemezdim ama gerçek oldu.
Yenilgiye davetiye
Şanlıurfaspor bu maç öncesinde Ünal Karaman'ın yerine birçok İzmir takımını çalıştıran, İzmirlilerin yakından tanıdığı Kemal Kılıç'ı getirmişti.
Kılıç'ı tanırım, takımını çok iyi motive eder, maceraya girmez, haddini bilerek rakibini altetmeye çalışır. Nitekim de öyle oldu. Neredeyse düşme potasına giren takımına ilk maçında hayat verdi. Şanlıurfa belki de sezonun en iyi futbolunu Altınordu'ya karşı oynadı.
Altınordu adına sonuç talihsizlik mi yoksa yenilgiye davetiye mi bilemiyorum ama bir gerçek varki Şeytanlar dün beklentileri boşa çıkarttı. Kaleci Erce'nin sakatlanması, Yusuf Abdioğlu'nun cezalı oluşu etken olabilir ama futbol için bahane olamaz. Altınordu maça öyle kötü başladı ki ilk dakikalarda orta sahadaki üstünlüğü rakibe bıraktı, şuursuz ataklarla rakip kaleye giderken ani kontralarla kalesinde tehlikeler yaşadı. Ne varki Üstün'ün formsuzluğu, Göksu'nun vasat oyunu, Erdoğan'ın gününde olmayışı da buna eklenince son kaçınılmaz oldu. Oyuna sonradan giren bir gol atıp, bir de asist yapan Batuhan Karadeniz maçın yıldızı oldu. Ne diyelim Altınordu şaşırtmaya devam ediyor..