Zümrüt Yılmaz

İsveç NATO’ya ne kazandırır?

İsveç'in NATO üyeliği konusu uzun süredir başta Türkiye olmak üzere uluslararası basında geniş yer buluyor.
Dün Başkan Erdoğan'ın Ukrayna'nın NATO üyeliği ile ilgili, "Üye olmayı hak ediyor" ifadeleri üzerinden üretilen spekülasyonlardan bahsetmiştik. Sanki Erdoğan'ın "Ukrayna NATO'ya üye olmaya layık değil" yorumu yapması daha normal olacakmış gibi son derece saçma bir algı yaratılmaya çalışıldı.
ÇATIŞMAYI KÖRÜKLEYEBİLİR
Elbette Ukrayna NATO'ya üye olabilir ancak bu Rusya Ukrayna arasındaki gerilimi, çatışmaları bitirmeyeceği gibi daha da körükleyecek bir adımdan öteye gidemez. Bugün Ukrayna'nın NATO şemsiyesi altına girmesi savaşın bitmesi değil, taraflarının çoğalması anlamına gelir ki bu da bir kıta, hatta dünya savaşına dönüşme eğilimi yaratır. Ve hiçbir NATO üyesinin gerçek bir savaşın açık bir tarafı olmak istediklerini sanmıyorum. Onlar sadece yanıbaşlarında tehdit oluşturan ve giderek güçlenen Rusya'ya karşı savaştıracak bir başka ülke arıyorlardı ki Sovyetler'in dağılmasından bu yana tartışmalı bölgeler üzerinden gerilimin sürdüğü Ukrayna bu konuda biçilmiş kaftandı. Şu anda da savaşın devam etmesinden aslında memnuniyet duyan, bu nedenle de Ukrayna'ya silah desteğini artırarak sürdüren bir Batı var.
FİNLANDİYA'NIN TUTUMU
Gelelim, benzer gerekçelerle birliğe üye olmak isteyen İsveç'in durumuna... NATO üyelikleri aynı zaman diliminde gündeme gelen Finlandiya, başvuru sürecinde Türkiye dahil tüm diğer ülkelerin desteğini alırken İsveç, Türk hükümetinden aynı desteği alamadı. Süreç içinde son derece yapıcı bir tutum takınan Finlandiya hükümeti, ülkesinde terör gruplarına gereken mesafeyi koyarken İsveç aynı tutumu sergilemedi çünkü. Aksine Müslümanları rencide edecek, Türkiye'nin tepkisine neden olacak eylemlere bizzat polis koruması altında destek verdi. Alenen 'beni üye yapmayın' demekten başka bir anlama gelemeyecek bu tarz girişimlerin elbette bir bedeli olacaktı. Sonuçta İsveç'e Finlandiya ile aynı prosedürü uygulamıyor bugün Türkiye.
Bunun için sayılabilecek daha çok haklı nedenleri de var. Avrupa'da terör örgütü PKK yandaşlarının en rahat olduğu ülkelerden biri İsveç. O nedenle bugünkü mevcut durumundan ödün vermeden birliğe üye olması NATO'nun stratejisine de aykırı. Çünkü bugün gerçekleşecek NATO liderler zirvesinin ana gündem maddesi bile, "terörizm başta olmak üzere NATO tarafından tespit edilen temel tehditler karşısında ittifakın savunma yapılanmasının ve caydırıcılığının güçlendirilmesine yönelik planlamalar" olacak. Hal böyle olunca terör destekçisi İsveç'in tutumunu sözde değil özde değiştirmesi birliğin itibarı için bile gerekli.
AVRUPA BİRLİĞİ KARTI
Şimdi önümüzdeki süreçte Türkiye'nin önünde ise yeni bir Avrupa Birliği kartı var. Başkan Erdoğan'ın Türkiye için yıllardır sürüncemede bırakılan en son hükümetlerin de halkın da neredeyse gündeminden çıkan AB üyeliğini tam da Avrupa'nın Türk vatandaşlarına uyguladığı resmi olmayan ambargonun ayyuka çıktığı bir zamanda yeniden gündeme getirmesi ve şart koşması manidar. Ülkemizin de Türk vatandaşlığının da itibarına zarar veren uygulamalara son verilmesinin önünü açacak bir süreç başlayabilir NATO toplantısından çıkacak sonuca göre. Türkiye için hem ekonomik hem de diplomatik manada bu hamlenin sonuçlarının olumlu yansımalarını görmemiz muhtemel.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.