İMKB haftanın son işlem gününde alım ağırlıklı bir seyir izledi. AB liderlerinin bütçe görüşmeleri takip edilirken, olumlu IFO verileri ve Euro Bölgesi Maliye bakanları toplantısına yönelik iyimserlik, endişeleri dengeledi, Avrupa'da yatay bir seyir izlendi. Yurtiçinde Suriye ile ilgili olarak yaşanan satış baskısının ardından toparlanma çabası gözlenirken, konuya ilişkin gelişmeler yakından takip edildi. Cuma günü 2'nci seansta gelen kar satışlarını 70 bin 200 civarında karşılayan Ulusal 100 Endeksi kapanışa doğru artan alım baskısıyla günü
71 bin 4.31 puan ile 1078.24 puan artıda tamamladı. Önümüzdeki hafta Kasım ayı imalat sanayi kapasite kullanım oranları ve Ekim ayı dış ticaret verileri açıklanacak.
Endeksin yükseliş trend desteği olan 69 bin 800'e tepki verdiğinin görüldüğünü belirtebiliriz. Trend desteğinin test edilmesi, kısa vadeli bazı göstergelerin aşırı satım seviyelerinden dönüş yönünde hareket etmesi önümüzdeki hafta içinde tepki hareketlerinin etkili olabileceğini gösteriyor. Kısa vadede 69 bin 800'ün altında kapanış yaşanmadıkça kısa vadeli tepki alımlarının yapılabileceğini düşündüğümüz endekste 71 bin ve 71 bin 500 gün içi dirençler olarak takip edilebilir.
FAİZDE GEVŞEK SEYİR
Türk Lirası tahvillerde faizler elverişli para politikası görünümü ve iyimser küresel risk iştahının etkisinde gevşemeye devam ediyor. Merkez Bankası gecelik borçlanma ve politika faizini sabit tutsa da 6 aydan uzun vadeli kıymetlerde faizler bankanın önümüzdeki dönem için faiz indirim sinyali vermesiyle düşüşlerine devam etti.
İyimser risk iştahının da desteğiyle uzun vadeli kıymetler önümüzdeki dönemde gelebilecek bir not artışını fiyatlayarak ciddi sermaye kazançları kaydediyor. 2 yıl vadeli gösterge kıymet faizi yatay yüzde 6.09 basit seviyesinde kapanışı yaptı. 16 Kasımda yüzde 6.43 olan gösterge bononun ortalama bileşik faizi ise bu haftanın son günü yüzde 6.20 ye indi.
Türkiye konusunda Fitch'in dışındaki diğer iki kuruluşla ilgili not artırım beklentileri artık seneye kaldı. Bu nedenle Merkez Bankası'nın Aralık ayı toplantısında ne tür bir karar açıklayacağı hakkında şimdiden bir şey söylemek zor olur. Merkez Bankası'nın Aralık ayında yeni bir faiz indirimi yapması beklentileri sürdüğü için faizlerdeki düşük seyrin devam edeceğini tahmin ediyorum. Gösterge tahvilin bileşik faizinin yüzde 6.10 - 6.30 arasında hareket edebileceğini düşünüyorum.
KURDA DEĞİŞİM YOK
Haftanın son gününde kurda önemli bir değişim olmadı. Dolar/TL 1.80'in hemen altında seyrederken, döviz sepetinin TL değeri 2.05'in üzerinde hareket etti. Sonuçta 16 Kasım'da Merkez Bankası gösterge kuruyla 1.8014 olan dolar/TL paritesi, Merkez Bankası kurlarıyla Cuma günü itibariyle 1.7988 TL ye indi. 2.2948 TL düzeyinde olan Euro/TL paritesi 2.3210 TL'ye yükseldi. Şu an için TL üzerinde bir baskı görülmüyor. Moody's'in de not artırımı konusundaki bir harekette bulunmamasının ve bu konu hakkında bir zaman vermemesinin TL üzerindeki baskıyı bir miktar hafiflettiğini söyleyebiliriz. Öte yandan Japon Yeni ise euro/dolar karşısında son yedi ayın en düşük seviyelerinde seyrediyor.
Önümüzdeki hafta piyasaların genel olarak yurtdışı gelişmelere ve küresel piyasalara odaklı olarak hareket edeceğini öngörüyorum. Özellikle AB'nin bütçe görüşmeleri Yunanistan konusundaki gelişmeler ve Katalonya seçim sonuçları izlenecek. ABD'deki mali uçurum görüşmeleri konusundaki gelişmeler de takip edilecek. Kurların daha çok euro/dolar paritesine göre şekilleneceğini düşünüyorum. Bu çerçevede döviz sepetinin TL değerinin 2.05 civarındaki seyrinin devam etmesini bekliyorum.