Bir süredir Demokrat Parti İzmir ilçe kongreleri devam ediyor. 11 Ekim'de de il kongresi olacak.
Yeniden hareketlenen DP'de neler olup bittiğini merak edip Genel Başkan Yardımcısı Dr. Aytun Çıray'a sorduk, o da cevap verdi.
"Çıray, ANAP ile birleşmeden ne haber?"
"Genel Başkanımız Sayın Cindoruk buna (birleşme) değil (bütünleşme), diyor. Ekim sonunda bütünleşme kongremizi yapıyoruz."
"DP'nin ilçe kongreleri başladı, nasıl geçiyor?"
"Çok kalabalık ve diri... Dev uyandı, içimizdeki restorasyondan ve bütünleşmeden sonra Türkiye'ye sesimizi daha gür duyuracağız. Tüm kongrelere katılıp, değerli DP'lilerle hem kucaklaşıyorum hem de partimizin halka yansıtılması gereken görüşlerini iletiyorum. Bence kongrelerin en dikkat çekici yanı, gençlerin ve hanımların sayılarının çokluğu. Gençler bizden umut, hanımlar ise geçim bekliyor."
"Kongreler çoğunlukla tek adaylı oluyor galiba?"
"Ödemiş, birbirinden değerli iki adayın yarışmasına sahne olacak. Ödemiş demişken, bir dedikoduyu da aracılığınızla düzeltmek isterim: Ben kesinlikle eski ilçe başkanlarımızdan Nurettin Badem'e görev teklif etmedim. Tam aksine Nurettin Bey bana gelerek, Bilal Kahraman'ın yerine kendisinin göreve getirilmesini istedi. Bunu istediğinde yanımda Münir Bezmez de vardı. Yaptığımız çeşitli görüşmelerden sonra Ankara'nın görüşü ise Bilal Bey'in çeşitli nedenlerle eksilen kadrosunu güçlendirmekti. Ancak kendisi bu güçlendirmeyi ve yeni arkadaşlarımızı kabul etmedi. Görüşüne saygı duyarız ama bunun üzerine Genel İdare Kurulumuz istemeyerek de olsa, yeniden yapılanma kararı aldı ve hızla sandık getirildi."
"Seçilmesini istediğiniz kişi oldu mu?"
"Genel Merkez taraf tutmaz. Bu kırgınlık ve zayıflık yaratır. Parti kimsenin şahsi malı değil. Geçmişte seçilmeme rağmen hakları elinden almış biri ve Seçim İşleri Başkanı olarak taraf olmayı reddederim. Her aday arkadaşımızdır ve seçilen kim olursa olsun başımızın tacıdır."
gurbetten
Berlin'de bir Banaz'lı!
Almanya'dan emekli olmuş, ama hala Almanya-Türkiye arasında yaşayan gurbetçilere ara sıra şu soru sorulur: "Emekli oldun, neden kesin dönüş yapmıyorsun?"
Uşaklı Osman Bozkaya'nın son günlerde başından geçenler bu soruya bir yanıt niteliğinde.
* * *
Berlin'deki Potacı Hüdai Ülker'in bildirdiğine göre; Osman Bey, geçenlerde memleketi Uşak'ın Banaz ilçesinde rahatsızlanıyor ve sağlık kuruluşlarına koşuyor, ancak orada derdine derman bulamıyor. "Doktorlarımıza bir şey diyeceğim yok" diyor.
Birinci kuşak gurbetçi lafının ardını getiriyor: "Ancak kuyruklarda beklemek zor iş."
* * *
Osman Bey, bakıyor olacak gibi değil, tatilini yarıda kesip, uçağa atladığı gibi Berlin'e gidiyor.
Burada onu hemen hastaneye yatırıyorlar ve bütün muayenelerini yapıyorlar.
Gurbetçimiz birkaç gün sonra Banaz'a geri dönecek, şimdi kendini gayet iyi hissediyor.
***
Osman Bey, 1933 yılında Banaz'a bağlı Şaban köyünde doğdu. İlkokulu 2. sınıfa kadar okuyabildi. 1967 yılında Almanya'ya gelen gurbetçimiz, burada değişik işlerde çalıştıktan sonra emekli oldu.
Osman Bey, İzmir'de gümrük memurluğu yapan Mehmet Demirkan'a, Banaz'da belediyede görevli Hüseyin Durukan'a, hala oğlu Fahrettin Erdoğan'a ve İzmirli eski demiryolcu çalışanı İsmail Öztürk'e selam gönderdi.
küpe
Saadete erişmedikçe gönlümüzde arzular yaşar.
G. Hauptmann
günün fıkrası
İnlemek
İskoçyalının başı fena halda ağrıyor, para vermeden alacağı ilacı öğrenmek istiyordu:
"Ah doktor, bir arkadaşım var, başı öyle ağrıyor ki. Siz olsaydınız ne yapardınız?"
Adamı çok iyi tanıyan doktor cevap verdi:
"Ne yapayım, ben de inlerdim."