İzmir'de siyaset kazanı, yaklaşan DP kongresi ile iyice kaynamaya başladı.
Bir gün önce Turhan Arınç'ın DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ile yaptığı telefon konuşması hakkındaki açıklamaları yazmıştım.
Telefon konuşması önemliydi ve böyle bir konu sadece İzmir'i değil, Ege'yi de temsil eden Dr. Aytun Çıray'a sormadan olmazdı.
"Sayın Çıray, böyle bir telefon görüşmesi oldu mu?"
"Bir konuşma oldu, ben de oradaydım. Ama Turhan Bey'in günlerce süren görüşme talebi üzerine oldu. Yani, Genel Başkanımız Arınç'ın ısrarlı talepleri üzerine kendisini arattı."
"Peki Turhan Bey'in anlattıkları doğru mu?"
"Sayın Arınç doğru olmayan sözleri de aktarmış ama Sayın Cindoruk'un Arınç'a gençlerin önünü açmasını istediği doğrudur. Bunun neresi yanlış."
"Arınç'ın anlattıklarının eksik yanı ne?"
"Sayın Cindoruk, bu aşamada ortaya çıkacak kavga havasının ANAP-DP birleşmesini sabote etmek isteyenlerin ekmeğine yağ süreceğini ifade etti."
"Doğru olmayan nedir o zaman?"
"Sayın Cindoruk Demirel'in adını hiç anmadı. Daha fazla açıklama yapmam doğru olmaz. O zaman Sayın Arınç'ın düştüğü duruma düşerim. Siyasi teşhircilik insanı bitirir. Turhan Arınç'ın İl Başkanı olduğu dönemde DYP teşkilatının kutsal oyları ile ben ön seçim kazandım. Listeden çıkarıldığımda Arınç, Genel Merkezin kararına saygılı olduğunu söylemişti. Hani demokrasi? Darbe olacak korkusu ile bir zamanlar Tansu Çiller'i terk edip istifa eden kimdi? Biz kendisini Arınç'ı incitmek istemeyiz ama şu anda tarzıyla DP'ye zarar veriyor."
hayattan
Kendine iyi bak Nisa Abla!
Karanlık ve işkence günlerinin sığınma noktasıydı.
Cemal Süreya, Enis Batur, Oruç Arıoba, Ünsal Oskay, Perihan Mağden, Fatih Çekirge ve isimlerini sayamayacağım diğerleri...
Kendisi ile "Siyasetin yanı sıra biraz da sanat ve şiir ile uğraş" dediği bir kitap fuarında tanıştım.
Eğitim ve yılların getirdiği kültürel birikimin "Boy Friend (Erkek Arkadaş) müzikalinin ilk kez Devlet Operası'nın dışında sahneye konulması, Cemal Süreya'dan kitap çeviri ve yazımı ile edebiyatımıza damgasını vuran kişiliğini orada gördüm.
Rize'deki "Fırtına Vadisi"ni en gerçekçi olarak resmeden çok yönlü sanatçı Nisa Kadıbeşegil'in ağır hasta olduğunu öğrendim.
Oluşumunun yeni jenerasyonlara ufuk açması için "Kendine iyi bak" diyorum.
Atatürk sevgisini yüreğinden hiçbir zaman eksik etmeyen "Nisa Abla" ellerinden öpüyorum.
hop dedik
Yıldızname
Domuz derken, şimdide at gribi çıktı.
Jokeylerde ata binmeye korkacak!
AÇILIM
Kahveciler sigara açılımı istiyorlarmış.
Kurt dumanlı havayı severmiş.
FUTBOL
Diyarbakırspor maçlarında şiddet olayları artıyor.
Futbolun dostluk ve kardeşlik olduğunu unutmayalım.
BUZ
Deniz Baykal ile Adnan Keskin arasında buzlar erimiş.
Tıpkı küresel ısınmada olduğu gibi!
İŞSİZLİK
İşyerinde cinsel siteye girmek, işten atılma nedeni.
İşsizliğin artış nedenini sonunda anladık!
ÖNLÜK
Okullarda mavi önlük tarih oluyormuş.
Öğrencilerde tarih kitaplarında görecek desenize!
Mustafa Yıldız'dan
SAPAN TAŞI
Atık heykeli
Uşaklı iki öğrenci, strafor, köpük, eski gazete gibi atıklardan Seyit Onbaşı heykeli yapmış.
Bravo çocuklar! Atıklardan dağlar oluşturan büyüklerinize ne güzel bir ders verdiniz!
Muhittin Akbel
küpe
Hayatı boyunca okuduğu tek kitabı, dünyada yazılmış tek kitap zannedenlerden korktuğum kadar, hiçbir şeyden korkmadım.
R. Choate
günün fıkrası
Adam yok
Sadrazam Sinan Paşa, bir gün Yavuz Selim'e sordu:
"Padişahım, beni de öbür vezirlerin gibi öldüreceksin biliyorum. Ne zaman öldüreceğini haber ver de, işlerimi yoluna koyayım, vasiyetimi yapayım."
Sultan Selim şu cevabı verdi:
"Aklımdan geçmiyor değil, lakin yerine koyacak bir adam bulamıyorum."