Bu soruyu Ak Parti İzmir İl Başakanı Ömür Kabak'a soracak olursanız şu cecabı alırsınız:
"Bu gelişmeler önce 30 ilçede yaşanan teşkilat yapılandırması süreci ile ilgilidir. Bu süreçte kimseyi zorlamadık. Öncelikle durumu genel merkezimize anlattık. Teşkilat başkanımızla paylaştık. Uygun gördü, izin verdi. Ben ilçe başkanlarıma eğer kendileri isterlerse, zorlama olmadan, ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyelerine (istifa edebilirsiniz) dedim. Istifalardan sonraki görevlendirme yetkisinin de genel merkezde olduğunu söyledim. İlçe başkanımızla birlikte aldığımız bir karar. 17 ilçe başkanımız yönetimleriyle istifa etti. Özellikle 7 ilçeyi ayrı tutmuştuk. Çünkü onlar belediye seçimlerinden sonra kuruldular. Bu hafta içinde il ve bölge koordinatörlerimiz, muhtemelen 2 milletvekilimiz partimize görevli olarak gelecekler. Bütün ilçelerimizle ilgili bizlerle istişare edecekler. Bu süreci kardeşlik hukukunda yürütüyoruz. En ufak bir ayrı gayrı, en ufak fikir ayrılığı yok."
* * *
Ömer Kabak'ın yanında İl Yönetim Kurulunun Basından Sorumlu Başkan yardımcısı Bilal Doğan da var.
Gündemde şu yılan hikayesine dönüşen "metro" konusu vardı.
"N'olacak metromuz?" diyecek olanların da alacakları cevap şu:
" İzmir'e söz verdikleri seçim vaadlerinde metro hep vardı. Bu metro maalesef bitecek gibi gözükmüyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu önce ortaya çıkıp, (İzmir cezalandırılıyor, Ak Parti yaptı, hükümet yaptı) diye kendi hatasını gizleyerek başarısızlığını örtmeye çalıştı."
hayattan
Sinan'ın Rus hatunlu bira sözü!
Sinan Genç, gazetenin en sempatik elemanları arasındadır ve fanatik Göztepe taraftarıdır.
Bu sezon sarı-kırmızılı takımın İzmir'deki her maçına giderken "Allah...Allah" nidalarıyla iddialı gitti ama, hayal kırıklığı yaratan maçlar ve skorlardan sonra da gazeteye dönerken başını sallayıp, ellerini iki yana açarak "Allah...Allah...Allah Allah, nasıl oldu bu iş" diyerekten etrafa dert yandı.
* * *
Kötü sonuçlara rağmen Göztepe, kıyıdan köşeden play-off iddiasını yitirmiyordu. Sarı-Kırmızılıların play-off'a girebilmesi için son hafta bir mucize gerekiyordu. Turgutluspor, evinde Akhisar Belediyespor'la evinde, saha ve seyircisi önünde bir beraberlik bile yetiyordu.
Göztepe'nin gülebilmesi için hem Akhisar galip gelecek, hem de kendisi İstanbul'da Tepecik Belediyespor'u yenecekti ve gerçekleşme ihtimali çok çok zayıftı.
***
Sinan Genç ümitsizdi ama, bizim spor servisindeki hınzırlar yarayı kaşıyorlardı:"Sinan ağabey; ya Göztepe play-off'a çıkarsa bize ne ısmarlarsın ?" Sinan durdu, düşündü, nasıl olsa gerçekleşmez diye bol keseden attı:"Çıksın, hepinize Rus dilberlerinin servis yaptığı birahanede bira ısmarlayacağım..."
Ve mucize gerçekleşti, olmayacak sonuçlar ortaya çıktı. Turgutlu evinde Akhisar'a 2-0 yenildi, Göztepe de gitti Tepecik'i 4-3 mağlup etti ve play-off'a adını yazdırdı. Sinan Genç sevinçten bayıldı ama, Pazar İlavesi'nin bitmesine yakın servistekiler bastırdı:"Hadi Sinan ağabey, bizi birahaneye götür..."
* * *
Sinan kıvırmaya çalıştı ama, sözü bir, iki kişinin önünde değil, 15 kişinin önünde vermişti ve kurtuluşu yoktu. Bol keseden attığına pişman oldu ve "Zararın neresinden dönülürse kardır" hesabı, ilginç bir manevra yaptı:"Şurdan 2.5 litrelik bir Cola alayım da sözümüzü yerine getirelim." Bizimkiler cepteki akrebi bildikleri için ona da razı oldular.
ders
Başarının çan eğrisi
Rıza Evcim'den
4 yaşında başarı: Pantolonuna işememektir.
12 yaşında başarı: Arkadaş bulabilmektir.
16 yaşında başarı: Araba kullanabilmektir.
20 yaşında başarı: Aşk yaşayabilmektir.
35 yaşında başarı: Para kazanabilmektir.
50 yaşında başarı: Daha da çok para kazanabilmektir.
60 yaşında başarı: Aşk yaşayabilmektir.
70 yaşında başarı: Araba kullanabilmektir.
75 yaşında başarı: Arkadaş bulabilmektir.
80 yaşında başarı: Pantolonuna işememektir.
küpe
Yaşayan eskiyi severiz, ama bizi yaşatacak olan yenidir.
T. Fontane
günün fıkrası
Beklenti
Abdullah Cevdet, Süleyman Nazif'in mezarını ziyarete gitmiş.
Nazif mezardan başını kaldırarak demiş ki:
"Aramızdaki dargınlığa rağmen, eski bir hukuku riayetle beni ziyarete gelmene çok memnun oldum. Fakat bu kadarcık olmaz, seni gece yatısına da beklerim..."